Aort damarının kalpten ilk çıkan, en büyük atar damar olduğunu ifade eden Dr. İdil Yağız, “Aort damarı oksijenden zengin kanı, kalp aracılığıyla vücudun tüm bölümlerine dağıtır. Damarlar kanın bedenimizin tüm birimlerine ulaşmasını sağlayan boru sistemidir. Aort damarı da bu sistemin ilk ve en büyük başlangıcıdır. Kısacası aort damarı en hayati ve önemli damarımızdır” dedi.
Aort damarının yapısal açıdan diğer damarlardan çok daha sağlam ve dayanıklı olduğunun altını çizen Dr. Yağız, yırtılmanın önceden zaman içinde hasar görmüş damarlarda meydana geldiğini vurguladı.
Aort damarı yırtılması yaşayan hastalarda ölümlü vakaların yüksek seviyede göründüğü konusunda uyarıda bulunan Dr. Yağız, yırtılmanın ardından her geçen saatte ölüm riskinin yüzde bir arttığını söyledi. Aort yırtılmasında ilk 48 saatin hayati önem taşıdığını söyleyerek, ameliyatların bile çoğu zaman olumlu sonuç vermediğini belirten Dr. Yağız, en önemlisinin aort yırtılmasına neden olan koşulların önceden belirlenerek yırtılmaya sebep vermemek olduğunu dile getirdi.
SİGARA VE TANSİYON HASTALIĞI TETİKLİYOR
Aort damarının zarar görmesinin başlıca sebeplerinin hiper tansiyon, damar sertliği, şeker hastalığı, sigara kullanımı ve aşırı kilo olduğuna değinen Kardiyoloji Uzmanı İdil Gökçen Koçağra Yağız “Yüksek tansiyona bağlı damar iç basıncının artması, damar sertliği ve ani gelişen travmalar aort yırtığının başlıca nedenleridir. Ayrıca aortun belli kısmının yeteri kadar gelişememesi, damar yapısında farklık olması, aort damarını ilgilendiren ameliyat geçirilmesi ve genetik faktörler ile bağ dokusu hastalıkları da yırtılma sebepleri arasında yer alır” diye konuştu.
Ailesinde aort genişlemesi olan kişilerin 45 yaşından sonra düzenli kontrol olması gerektiğini bildiren Dr. Yağız, ilerleyen yaşlarda herkesin düzenli kontrol ile aort yırtılmasına sebep olan nedenlerden kendisini koruması tavsiyesinde bulundu.