ANKARA- Mustafa Kemal Atatürk'ün, 1925'te kurduğu 1937'de ise vasiyet mektubu ile Hazine'ye emanet ettiği Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisinin bir bölümü, canlı bomba saldırısının ardından daha güvenli bir alana taşınmak isteyen ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'ne tahsis edildi.
Saldırıdan sonra yeni yer arandı
ABD'nin Ankara Büyükelçiliği, DHKP-C'nin 1 Şubat'ta gerçekleştirdiği canlı bomba saldırısının ardından şehir merkezinde kalan elçilik binasının çevresindeki güvenlik önlemlerini üst seviyeye çıkarsa da daha güvenli bir alana taşınmak için harekete geçti. Büyükelçilik, bu kapsamda Türkiye'den arazi talebinde bulundu. Türkiye'nin de Atatürk'ün 1925'te kurduğu ve 1937 de "hiylesiz ve nefis gıda maddeleri temin eylemek" amacıyla kullanılması şartı ile Hazine'ye devrettiği Atatürk Orman Çiftliği arazisininin içindeki bir bölümü büyükelçiliğe önerdi.
Eskişehir yolu üzerinde
Ankara Mimarlar Odası Başkanı Ali Hakkan'ın veridği bilgiye göre; Ankara'nın Çukurambar semtindeki 6 bin 400 metrekarelik alan AOÇ tarafından 1983 yılında GAzi Üniversitesi'ne devredilmişti. 2010 yılına kadar boş kalan arazi ticari tesis kurulması için TOKİ'ye devredildi. TOKİ de sözkonusu araziyi ABD büyükelçiliği'ne tahsis etmek için anlaştı.
Tahsis edilen arazi; Ankara Eskişehir yolu üzerinde; Marriott Otel, Armada Alışveriş Merkezi, AKP, ATO Kongre merkezinin bulunduğu bölge içinde yer alıyor. Bölge, arsa değeri açısından Ankara'nın en gözde yerleşim yerleri arasında bulunuyor.
Mücadele kampanyası yürüteceğiz
Ankara Mimarlar Odası Başkanı Hakkan, AOÇ alanının ABD Büyükelçiliği'ne tahsis edilmesi için gerekli yazışmaların tamamlandığını iddia etti. Duruma tepki gösteren Hakkan, "O bölge TOKİ'ye devredildiğinde durumu yargıya taşıdık. 'AOÇ alanına ticari işletme kurulamaz' dedik. Ama şimdi görüyoruz ki, TOKİ ile ABD Büyükelçiliği arasında tüm yazışmalar tamamlanmış. AOÇ, tüm mücadelemize rağmen ABD'ye peşkeş çekiliyor. Bunun bilgisini aldık. Ciddi bir mücadele kampanyası yürüteceğiz" dedi.
Yapılaşmaya açılmıştı
Atatürk Orman Çiftliği'nin daha önce bazı kurumlara şartlı devredilen bazı bölümleri bir süre önce yapılaşmaya açılmış, arazi içinde yeni Başbakanlık Binası yapılması için inşaat çalışmaları başlamıştı. Bu durum siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları tarafından tepkiyle karşılanmıştı.