POLİTİKA
EGE POSTASI- Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, NEO Haber ekranlarında Senem Gökdağ'ın sorularını yanıtladı. Yerişkin, partisinin kongre sürecinden Seferihisar'daki projelere kadar birçok konuyu ele aldı.
Başkan Yetişkin, tek aday Çağatay Güç ile gidilen kongre sürecinin Genel Merkez tarafından uygun görüldüğünü vurguladı. Yetişkin, bu kararın alınma nedenini şöyle açıkladı:
"Cumhuriyet Halk Partisi, büyük bir çınar. Genel başkanımız böyle uygun gördü. ‘Tek adaylı bir seçime gidelim’ denildi. Birçok yerde kavga gürültü çıkmasın, diğer ilçeler gibi olmasın, iller gibi olmasın. Tek adaylı seçime gidelim dendi. Biz de genel başkanımızın çağrısına uyduk." dedi.
Yetişkin, o gün delegenin önüne hem blok hem de çarşaf listenin sunulduğunu ancak delegenin tercihini blok listeden yana kullandığını ifade etti. Yeni yönetimin İzmir ve parti adına güzel işler yapacağına inandığını belirten Başkan, "Bu saatten sonra yolları açık olsun. Biz, belediye başkanları olarak, partinin neferleri olarak, İl Örgütü’nün arkasında durmaya devam edeceğiz," diyerek desteklerini yineledi.
Tugay ve Aslanoğlu'dan Destek Mesajları
Başkan Yetişkin, yeni seçilen İl Yönetimi’nin İzmir Büyükşehir Belediyesi içinden gelen bir isim olmasının avantajına değindi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın da desteklerini ilettiğini aktaran Yetişkin, yeni yönetimin belediye sorunlarına vakıf olacağını dile getirdi.
Ev hapsi cezası nedeniyle kongreye görüntülü bağlanan eski İl Başkanı Şenol Aslanoğlu'nun da mesajına değinen Yetişkin, Aslanoğlu'nun "Bayrağı devrediyorum, bayrağı yere düşürmeyin," diyerek desteğini ilettiğini; kongredeki ana mesajın birlik ve beraberlik olduğunu sözlerine ekledi.
Yaz Felaketi: Seferihisar Yangını ve Turizme Etkisi
Başkan Yetişkin, programın ikinci bölümünde yaz aylarında Seferihisar’da yaşanan ve ilçenin tarihinin en büyük yangını olarak kayıtlara geçen felakete dair önemli açıklamalarda bulundu.
Tarihî Yangının Nedeni: Havadan Müdahale Mümkün Değildi
Yangın sırasında havada esen kuvvetli rüzgârın felaketin boyutunu artırdığını belirten Yetişkin, yangını söndürmenin karadan mümkün olmadığını ifade etti:
"Seferihisar'ın tarihinde yaşanan en büyük yangındı. O gün havada çok rüzgârlıydı, gerçekten söndürülmesi mümkün bir yangın değildi. Rüzgârın etkisiyle uçakları kaldıramadıkları için çok hızlı bir şekilde yayıldı. Ben hatta bir televizyon programında 'Havadaki rüzgâr durmazsa bu yangın denizde söner,' demiştim. Öyle de oldu, denizde söndü."
"Seferihisar Yandı Bitti Kül Oldu" Algısı Turizmi Baltaladı
Yangın sonrası medyada oluşan olumsuz algıya da tepki gösteren Başkan Yetişkin, bu durumun turizm açısından ciddi zararlar verdiğini vurguladı. Basında çıkan "Seferihisar’ın her yeri yandı, yandı bitti, kül oldu" şeklindeki izlenimin turizmi ciddi oranda baltaladığını belirtti.
Halkın İmece Ruhuyla Büyük Mücadelesi
Yetişkin, felaket anında belediye ekiplerinin gece gündüz sahada olduğunu ancak en büyük gücün vatandaş dayanışması ve imece ruhu olduğunu kaydetti. Çevre belediyelerden, Orman Bakanlığı’ndan, Valilikten ve özellikle İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi’nden gelen desteklere teşekkür etti:
"Bütün vatandaşlarımızdan destek aldık. Kimi kendi elindeki traktörünün arkasındaki tankeri bağladı geldi. Kimi kendi su taşıma araçlarını... Biz, inanın doğru dürüst gıda bedeli bile ödemedik. Vatandaşımız o kadar duyarlı ki. Gece gündüz sokakta bir imece vardı."
Başkan, özellikle Ürkmez bölgesinde büyük bir mücadele verildiğini, çünkü bu bölgenin ormanla sınır olan en tehlikeli mahalle olduğunu sözlerine ekledi.
“Bu Proje Bana Göre Çok Anlamlı”
Son günlerde sosyal medyada kamuoyunun tepkisini çeken, okulda beslenme ihtiyacını karşılayamayan öğrencilerin görüntülerine değinen ve bu soruna dikkat çeken Yetişkin, geliştirdiği 'Beslenme Çantası Projesi'nden söz etti.
Yetişkin, “Çocuklarımız Van'da bir okulda, bir de Aydın'da bir okulda. Aydın'daki okulda, okul kantininden yemekhanesinden beslenmedikleri. ve evden yemek getirdikleri için hiçbir şekilde masada yemek yeme hakları yok. Sınıflarında yemek yeme hakları yok. Bahçede, kaldırım üzerlerinde yemek yemeye çalışan öğrenciler var. Van'daki daha da acıydı. Bir etkinlik yapılıyor, Sınıfta iki tane çocuk 100 lira veremedi diye resimlerini çekmişler. O çocuklar böyle oturuyor, ellerini arasına almışlar, başlarını. Diğer çocuklar etraflarında lahmacun yiyor. O kadar sinirlendim ki, inanılmaz sinirlendim. Bu çok anlamlı bir proje, bana göre. Çünkü okula aç giden milyonlarca çocuk var. Daha gelip bize ulaşamayan da var, bir o kadar daha insan. Biz ilk başladığımızda, kimse okula aç gitmesin diye düşündük.
Bizim Seferihisar'da dağıttığımız aileler vardı. Ailelerin çocuklarına ulaştık. ‘Okula öğle yemeği getirebiliyor mu’ diye bunları araştırdık. Birçoğu götüremiyor. Direkt onlardan başladık. Onlara işte hafta başlarında, Cuma günü beslenme çantasını getiriyor, bize teslim ediyor. Biz içerisine bir haftalık, onun yiyeceği işte balından reçelinden. meyvesinden aklımıza gelebilecek sütünden peynirinden ne gerekiyorsa bir haftalık yiyeceğini onun çantasının içerisine bırakıyoruz. Annesi geliyor bizden akşam üzeri teslim alıyor çantayı tekrar evine götürüyor. Artık şu anda bu aşağı yukarı 500'e çıktı. Yani 120 artı 500. Şu anda bu beslenme çantasından.faydalanan 620 çocuk var.” şeklinde konuştu.
“Herkes Hem Öğreniyor Hem Öğretiyor”
3.Yaş Üniversitesi’ projesinden de söz eden Yetişkin, yaşlı nüfus için öğrenme odaklı bir proje olduğunu belirterek, “Üçüncü yaş üniversitesi projesi biz Ege Üniversitesi'nden bir grup hoca ile oturduk. ‘Burada bizim yaş alma merkezimiz var.’ dedik. Yaş alma merkezinde de üçüncü yaş üniversitesi ile ilgili bir proje getirdiler.‘Üçüncü yaş üniversitesi diye bir şey var’ dediler. Bunu gerçekleştirelim hep beraber. Nedir diye sordum da, bayağı bildiğiniz hem hocalar sizden ders alıyor, hem de siz hocalara ders veriyorsunuz. Hem de siz hocalara gelen hocalara ders veriyorsunuz. Bayağı eğlenceli bir şekilde karşılıklı, 65 yaş üstündeki kişilerin hayata tekrar bağlandığı ve öğrenmeye başladığı, bilmediklerini hocaların da bilmediklerini öğrencilerinden öğrendikleri bir. sistem diyebilirim. Bunun sözleşmesini imzaladık hocalarla beraber.
Şimdi işte kayıt dönemi. Kayıtlar bittikten sonra artık başlıyoruz. Seferihisar’daki Çağan Irmak Salonu’nda üniversite öğrencilerimiz başlayacak oraya. Çok samimi bir ortamda herkes hem öğreniyor hem öğretiyor. İkinci baharında hayal kırıklığına uğrayanlar, 3. baharını 3. yaş üniversitesinde gerçekleştirebilirler.” ifadelerini kullandı.
Sayfa başına git
