TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Menemen’de Serdar Aksoy’un tutuklanması ile başlayan Belediye Başkan Vekili seçim krizi, 13 Ocak tarihinde gerçekleşen kura çekimi ile sona ermişti.
Kuranın gerçekleştirilmesi ve yeni Belediye Başkan Vekili Aydın Pehlivan’ın göreve başlamasıyla ilçede yeni krizler gündeme gelmişti. Kuranın bitmesinin ardından ilçede yeni konular gündeme gelmişti. Bunlardan biri de belediye iştirakleri olan Meta-Su ve Menaş’ta personelin maaşlarının ödenmemesi olmuştu.
Başkan Vekili Pehlivan, şirketlerin yetkilisinin Millet İttifakı adayı Deniz Karakurt olduğunu ve maaşların ödenmemesinin nedeninin Karakurt’un görevinden istifa etmemesi olduğunu söylemişti.
İddialara yanıt veren Karakurt ise, konunun istifasıyla ilgili olmadığını ve mali işlerin belediyeye ait olduğunu belirtmişti.
Yaşanan tartışmaların ardından Pazartesi günü gerçekleştirilen Menemen Belediye Meclisi Şubat ayı ilk oturumunda Meta-Su ve Menaş şirketlerinin yetkisinin Deniz Karakurt’tan Aydın Pehlivan’a devredilmesi hususu meclis üyelerinin oylarına sunulmuştu.
Ancak önerge, Millet İttifakının ret oyu kullanması ile oy çokluğu ile reddedilmişti.
Şirketlere ilişkin sorun meclisten şantiyeye taşmış ve dün Menaş ve Meta-Su işçileri şantiyeye alınmadı.
İşçilerin şantiyeye alınmamasının ardından Cumhuriyet Halk Partisi alana inerek işçilerin direnişine destek verdiler.
CHP İzmir İl Başkanlığı, bugün Menemen Belediyesi önünde şirket işçileriyle bir araya geldi ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in yanında CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, CHP Menemen İlçe Başkanı Turan Erdoğan, Menemen Belediye Meclis Üyesi, şirketlerin yönetim kurulu başkanı Deniz Karakurt ve il yönetim üyeleri yer aldı.
“BU ZORBALIKTIR”
Şirketlerin Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karakurt, şirket yetkilerinin işçileri işten çıkarmka için istendiğinin altını çizdi ve “Maalesef iki gündür buradayız. Pazartesi günü bizden hakkaniyet uygun olmayan bir yetki istediler. Ankara’da İstanbul’da ve beş büyük şehrimizde büyükşehir belediye başkanlıkları kaybedilince çıkarılan bir genelge vardı. Bu genelge neticesinde de belediye şirketlerinin yetkileri meclise verildi. Çünkü meclislerdeki çoğunluklar kendilerindeydi. Biz de buna dayalı olarak Pazartesi günü bu yetkiyi çoğunluk bizde olduğu için vermek istemedik. Vermek istemedik çünkü işçilerimizin kapının önüne konmasına müsaade etmek istemedik. Biz biliyoruz ki biz bu yetkiyi verdiğimiz anda işçilerimiz mağdur edilecek. Oldukça zorba bir yöntemle Salı günü işçilerimiz işe kabul edilmediler. Bugün 2. gün yine işe kabul edilmediler. Ev sizin evi siz kullanıyorsunuz ama ‘abonelikler bana ait değil’ diye doğalgazı elektriği ödemiyorsunuz. Hizmeti siz alıyorsunuz ama ‘Abone sahibi filancadır Ben bu hizmeti alırım ama parasını ödemem’ diyorsunuz. Emekçilerin parası ödenmedi, işe alınmadılar. Bu bir zorbalıktır. Buna karşı direneceğiz. İşe alınmadıkları müddetçe her gün işi arkadaşlarımızla birlikte olacağız” dedi.
“İNSANLARA DİZ ÇÖKTÜRME VE TERBİYE ETME ÇABASINA ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ”
Yapılan işlemin hukuksuz olduğunun altını çizen CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, sözlü istişarelerde çözüm sağlanmadığı takdirde hukuk yoluna başvuracakların ve işçilerin haklarını sonuna kadar savunacaklarını belirtti ve şunları söyledi; “Menemen Belediye Başkan Vekili seçildikten sonra ilk icraatı Menemen’de çalışan şirket işçileriyle uğraşmak oldu. Menemen Belediyesi işçileri iki gündür işlerine alınmıyorlar. Nede? Çalışmıyorlar mı, görevlerini yapmıyorlar m? Meta-Su ve Menaş işçileri bu vatanın evladı değil m? Bir mahkeme kararı sonrasında 2. kuradan sonra görev başına gelen Sayın Aydın Pehlivan, belediye meclis kararıyla yönetim kurulu başkanı seçilen Deniz Karakurt’un görevi bırakması için emekçilerin rızkıyla ekmeğiyle ve aşıyla oynuyor. Yasal olarak belediye işçilerinin belediye şantiyesine, hizmet binalarına alınmamaları suçtur. Belediye işçilerinin maaşını belediye öder. Belediyenin kasasında para vardır. Belediye şirketi hizmet verir, faturasını keser, belediye parayı öder. ‘Sen şirket yönetim kurulu başkanlığını bırakmazsan ben bu işçilerin parasını ödemeyeceğim’ demenin hiçbir şekilde karşılığı yoktur. Burada 700’e yakın emekçi kardeşimiz var. Onları asla yalnız bırakmayacağız. Bu kış gününde İzmir sel felaketiyle uğraşıyor ancak Menemen Belediyesi işçi ve emekçi kardeşlerimizle uğraşıyor. Hukuki olarak eğer bu iş çözülmezse hukuki olarak Cumhuriyet Savcılığı nezdinde müracaatlarımız yapacağız. Hiçbir emekçi kardeşimiz açıkta almayacak. Menemen ve İzmir’in bu yapılan haksızlığı, usulsüzlüğü ve zulmü gördüğünü biliyoruz. Bunun altından kimse kalkamaz. İşçinin kış gününde rızkıyla oylamanın hiçbir haklı gerekçesi olamaz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni kaybettiler. Meclis çoğunluğu kendilerinde olduğu için bir genelge çıkardılar. Yılardır belediye başkanı şirket yönetim kurulu balkanını atarken bir genelgeyle bu yetkiyi belediye meclisine verdiler. Ve Menemen belediye meclisi de bir karar aldı ve Deniz Karakurt yönetim kutulu bakanı oldu. Bugüne kadar görevini kötüye kullanmadı. Menemen’in ve Menemen Belediyesi’nin hakkını ve hukukunu savunmak için mücadele etti. Bundan sonra da işçi kardeşlerimizin hakkını savunmaya devam edecek. Biz de devam edeceğiz. İşçi ve emekçi kardeşlerimize söz veriyorum. Sonuna kadar yanınızdayız. Bu zulme, haksızlığa, insanların ekmeğiyle oynayarak insanlara diz çöktürme ve terbiye etme çabasına asla izin vermeyeceğiz.”
MAHİR POLAT :“İŞÇİNİN EMEĞİNİ DE TOMBALA BAŞKANA YEDİRTMEYECEĞİZ”
Daha önce Aliağa’da yaşananları örnek göstererek Menemen’de yapılmaya çalışanlara dikkat çeken CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, “Burada geçtiğimiz günlerde hukukun arkasından dolanarak tombalayla başkam olan birinin işçi kıyımına ve işçin emeği üzerinden siyaset yapmaya çalıştığına tanıklık ediyoruz. Biz CHP olarak buna geçit vermeyeceğiz. İşçilerimiz örgütlü gücü ve sendikasıyla buna geçit vermeyecek. İnsanlarda biraz utanma, sıkılma olur. Geldiklerin 2. gününde tombaladan çıktığının 2. Gününde işçiyle oynamak hiçbir akla ve mantığa sığmaz. CHP tüm kurumlarıyla işçisiyle birlikte olacak. İşçinin emeğini hiçbir yerde ezdirmemeği gibi burada da hiç kimseye yedirtmeyeceğiz. Biz bu zihniyeti biliyoruz. Bu zihniyete geçit verirsek Aliağa’daki gibi işçi kıyımlarıyla karşı karlıya kalacağız. Biz buraya işçilerimizin alın terine sahip çıkmaya geldik. Bundan sonra da yanlarında olacağımıza söz veriyoruz Onların emeğini de tombala başkana yem etmeyeceğiz. Kapı arkasından bizi izlediğini biliyoruz. Bu ahlak CHP’de yoktur. Ağlaya ağlaya belediye başkanlarını gönderdiklerinde biz meclislerden dolanarak halkın iradesini gasp etmeye çalışmadık. Onlar hukukun arkasından dolanarak Menemen halkının iradesini gasp ettiler. O koltuklarda utanmadan oturuyorlar. Tombala başkan olarak tarihe geçti. İşçinin emeğini de o tombala başkana yedirtmeyeceğiz” dedi.
Açıklamaların ardından Başkan Yücel, Mahir Polat ve Deniz Karakurt işçiler ile birebir diyalog kurarak sıkıntılarını dinlediler.
İşçiler, tek dertlerinin evlerine ekmek götürmek olduğunu söylerken günün sonunda bugün verilen desteklerin verilmemesinden çekindiklerini ifade ettiler ve çözüm bulunmasını istediler. Başkan Yücel ise yaşanan durumun kendilerinden kaynaklanmadığını hatırlatarak hukuki mücadele de dahil olmak üzere sonuna kadar arkalarında olduklarının garantisini verdi.