CHP'li Balbay'dan Almanya Başbakanı Merkel'e mektup

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Ali Balbay, Suriyeli mültecilerin durumunu görüşmek üzere pazar günü Türkiye’ye gelecek olan Almanya Başbakanı Angela Merkel’e kamuoyuna açık bir mektup yazdı. Balbay mektubunda, ‘’Sayın Merkel önce anne olarak geliniz. Önümüz kış, milyonlarca insanın topraklarından kopup ölüm yolculuğuna çıkmasının sorumluluğu küresel aktörlerin de sırtındadır’’ dedi.

Haberler / Politika

16 Ekim 2015 Cuma 14:29

PAYLAŞ

Balbay’ın Merkel’e gönderdiği mektup şöyle:

‘’Sayın Merkel,
İkinci Dünya savaşından sonraki en büyük insanlık dramı ile karşı karşıyayız. Bunun ne anlama geldiğini en iyi bilen kişilerden birisiniz. Yaşadığı toprakları terk ederek yaşamda kalma savaşı veren Suriyelilerin ilk umut kapısı Türkiye oluyor. Biraz soluklandıklarında da umudu bir üst çıtaya çekip Avrupa hayalleri kuruyorlar.
Avrupa deyince de ilk akla gelen Almanya oluyor. Almanya deyince de sizin adınız öne çıkıyor.
Siz artık onların, Merkel annesisiniz. Ege’deki sahil kasabalarında ilk dalgaya teslim olacak lastik botlarla karşıya geçiş hazırlığı yapanlar, kamplarda her sabah başka bir umutla uyananlar, Türkiye içinde il il dolaşıp yerleşik bir hayat arayanlar Avrupa’ya ulaşabilmiş olanların öyküsünü birbirlerine anlatıp hayal kuruyorlar.
‘Anne Merkel’ söylemini de işte bu insani olmayan ortamlarda tanık olduk. Bu söylemin bir anda yükselmesi Suriyelilerin insanlık arayışından kaynaklanıyor. Türkiye bu konuda bütüncül bir plan yapamadığı için kriz çatallanarak büyüyor.

Sayın Merkel,
Kesin olmayan istatistiklere göre son dört yılda Türkiye topraklarında doğan çocuk sayısı 100 binin üzerinde. Okul çağında olup okula gidemeyen çocuk sayısı 300 binden fazla. Sadece bu rakamlar bile konunun ne kadar yakıcı hale geldiğini ortaya koyuyor.
Ege’den her gün ölüm haberleri gelirken sizin yaptığınız insani çıkışın politik ve bencil hesapların gölgesinde kalmamasını diliyoruz. Türkiye’ye bir miktar para verelim, sorunu sınırlarımızın dışında tutalım yaklaşımı sorunun daha da derinleşmesine neden olacaktır.

İnsanlık pazarlığa tabi olmamalı.
Batı sınırlarının sımsıkı kapatılması, doğu sınırlarının da sonuna kadar açılması istemi Türkiye’yi tam anlamıyla tampon bölge haline getirecektir. Ancak AB yöneticilerinin ortak yaklaşımı bu.
Sizin konunun insani yanını öne alan duruşunuz bu nedenle önemli.
Milyonlarca insanın topraklarını terk edip ölüm yolculuğuna çıkmasının sorumluluğu küresel aktörlerin de sırtındadır.
Pazar günü Türkiye’ye gelirken sonbaharın başladığını ve Ege Denizi’nden su sıcaklığının 10 derecenin altına düştüğünü unutmayın. ‘’

BALBAY'IN 'KARDEŞLİK MEYDANI' ÖNERİSİ KABUL EDİLDİ
CHP İzmir Milletvekili Mustafa Ali Balbay’ın 10 Ekim Cumartesi günü Ankara’da ki patlamanın meydana geldiği yere bu olaya karşı duruşa ilişkin bir isim verilmesi önerisi kabul edildi. Balbay’ın kardeşlik meydanı yapalım dediği Gar önüne Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi Demokrasi Meydanı adını verdi. Balbay bu değişikliği olumlu karşıladığını belirterek, “ Bu da güzel Demokrasi kazandı. Ben bu olayın unutulmamasını ve bu büyük acıdan ortak bir değer çıkmasını dilemiştim, demokrasi güzel şey” dedi.

Patlamanın ertesi günü 11 Ekim’de olay yerine giden Balbay bölgedeki görevlilerden bilgi almış, kırmızı karanfil bırakmıştı. Çevrede ki insanlarla da sohbet eden ve bu büyük acıdan büyük bir kardeşlik duygusu çıkması dilediğini vurgulayan Balbay orada şu değerlendirmeyi yapmıştı:

“ Sevgili arkadaşlar hepimiz Ankara’ya Anadolu’nun değişik kentlerinden geldik. Burada barış için haykırmaya gelenlerde öyleydi. Artvin’den, Antalya’dan, Diyarbakır’dan, İstanbul’dan, İzmir’den, Malatya’dan Anadolu’nun dört bir yanından gelmişlerdi. Barış türkülerini haykıramadan burada can verdiler. Bu büyük acıdan büyük bir kardeşlik çıkaralım. Ben buraya Kardeşlik Meydanı denmesini öneriyorum. Gar önündeki heykelin hemen yanına da büyük bir Kardeşlik Anıtı çok güzel yakışır. Bunun gereği için çalışmaya şimdiden başlayacağım.”

Balbay’ın aynı gün medyada da yer alan bu değerlendirmelerinin ardından pek çok milletvekili Gar önünün demokrasi, kardeşlik, eşitlik, barış gibi adlarla anılması gerektiği yönünde değerlendirmeler yapmış, girişimlerde bulunmuştu. Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclisi dün akşam toplanarak Başkent’te Gar’ın önü olarak bilinen olay yerine Demokrasi Meydanı adının verilmesini kararlaştırdı. İsim değişikliği bir süre devam eden tartışmadan sonra gerçekleşti. Meclisin CHP’li üyeleri buraya Barış Alanı denmesini önerdiler. AKP’li üyeler buna karşı çıktılar. CHP’li üyeler bunun üzerine Barış ve Demokrasi Alanı adını önerdiler. AKP’liler buna da karşı çıkarken Demokrasi Meydanı denmesini teklif ettiler bu öneriye CHP’de evet deyince, öneri MHP’li üyelerin hayır oylarına karşı AKP ve CHP’li üyelerin evet oyları ile oy çokluğu ile kabul edildi.