Erdoğdu, yazılı açıklamasında, hükümetin sopayla enflasyonu düşürme çabasının, bu ay 0,40 puan düşüş ile yıllık enflasyonu yüzde 20,30’a çektiğini ileri sürdü.
Enflasyonun beklentilerin bile altında açıklanması nedeniyle çalışan ve emeklilerin yaşadıkları enflasyon oranında değil, TÜİK tarafından makyajlanmış rakama göre zam alacaklarına dikkati çeken Erdoğdu, alt ve orta sınıfın bütçesini kapsayan gıdada yıllık enflasyonun yüzde 25, konutta yüzde 24, ev eşyasında ise yüzde 32 olduğuna değindi.
Normal şartlarda enflasyon düştüğünde döviz kurunun da düşeceğine, ulusal paranın değer kazanacağına dikkati çeken Erdoğdu, şöyle devam etti:
“Oysa tam tersi bir durum var. Çünkü herkes yalan söylendiğini, istatistiklerle oynandığını biliyor. Hiçbir ekonomik verinin, istatistik bilginin doğruluğu ve güvenilirliği kalmadı. TÜİK’in enflasyon rakamları ile pazar tezgahları ve market raflarındaki enflasyon rakamları arasında büyük fark var. Resmi rakamlar ne söylerse söylesin halk enflasyonun ne oranda yükseldiğini yaşayarak biliyor.
Tek gerçek, vatandaşın markete gittiğinde aynı alışverişe 4 ay öncesine göre 2-3 katı para ödediği. Devletin vergilerde yeniden değerleme oranı yüzde 23’ün üstünde iken, köprülere yüzde 43 oranında zam yapılmışken, enflasyonun yüzde 20 olduğuna kimseyi inandıramazsınız.”
“Halkımız değerlendirsin”
Erdoğdu, enflasyon rakamları ile oynamanın, yalan söylemenin dar gelirlinin cebinden çalmak, kul hakkı yemek olduğunu vurgulayarak, “Açıklanan enflasyon rakamı milyonlar için hayal kırıklığı oldu. Ücretlere düşük zam yapmak için resmi enflasyon rakamları, gerçek enflasyondan düşük açıklandı.” ifadesini kullandı.
Seçimlere 87 gün kala açıklanan bu düşük enflasyon oranı ile maaşlara yapılan yüzde 10 civarındaki zammı halkın değerlendirmesini isteyen Erdoğdu, ücretlilerin, zaten maaşlara yapılan refah payının kesilmesi nedeniyle devletten alacaklı olduğunu, gerçek enflasyonun altında belirlenen zam ile bu alacakların büyüdüğünü kaydetti. AA