Özelleştirilen limanların işletme sürelerinin 49 yıla kadar uzatılmasını da içeren Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, TBMM Genel Kurulu'nda dün kabul edildi. Genel Kurul’daki görüşmeler sırasında söz alan Murat Bakan, dünyada küresel egemenlik savaşlarında en çok limanların yer tuttuğunu, sadece ticari değil askeri alanda da limanların çok önemli olduğunu belirtti.
"Liman meselesi, milli meseledir. Sadece bizim için değil, tüm dünya için milli meseledir. Liman huduttur. Liman, en önemli stratejik altyapıdır. Liman, dış egemenliğin en önemli unsurudur. Zerre vatan sevginiz varsa kamu işletecek, devlet işletecek; olmuyorsa milli sermayeli şirketlerinize işleteceksiniz kendi limanlarınızı. Ona buna peşkeş çekmeyeceksiniz. Liman vatandır, vatanların satılmasına hayır” diyen Murat Bakan, şunları söyledi:
“AMERİKA’DA KONGRE ONAYLIYOR, YUNANİSTAN’DA PARLAMENTO ONAYLIYOR; BİZDEKİ GİBİ İHALEYİ YAPIYORSUN, BİTMİYOR”
“İngiltere’de, Daily Mail Gazetesi’nde yayınlanan yakın tarihli bir görüş yazısında, eski İngiliz Savunma ve Uluslararası Ticaret Bakanı Dr Liam Fox ve eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Robert McFarlane, Çin’in şu anda dünya çapında 96 limana sahip olduğunu kaydediyor ve ‘Bu limanlarda tek bir asker, tek bir gemi ve hiçbir silah olmadan dünyadaki hâkimiyetini limanlar üzerinden sağlıyor Çin’ diyor. ABD’de durum nasıl? Orada da limanların satışı ABD Kongresi’nde onaylanıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde 6 tane limana sahip olan bir İngiliz şirketini, Dubai Ports World şirketi satın alıyor. Amerika Kongresi’nde, ciddi tartışmalardan sonra o sözleşmeyi iptal ettiler. Yunanistan, 2016’da Pire Limanı’nı Çin’e sattı. Yunanistan’da inanılmaz tartışmalar, grevler oldu. Olaylı bir oylamayla zoraki Meclis’ten geçirdiler, Çin’e sattılar. Arkasından Amerika Birleşik Devletleri, Pire Limanı Çin’e satılınca Dedeağaç ve Kavala limanlarına yatırım yapma kararı aldı. Amerika’da Kongre onaylıyor, Yunanistan’da parlamento onaylıyor; bizdeki gibi ihaleyi yapıyorsun, bitmiyor. Çünkü bunu milli mesele, ulusal güvenlik meselesi olarak görüyor dünya. Çok yakın zamanda Birleşik Arap Emirlikleri’nde Çin, Abu Dabi’ye 80 kilometre mesafede yine bir liman yatırımı yaptı. ‘Liman yatırımına askeri tesis yapıyor’ diye Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Arap Emirlikleri’ne baskı yaptı, liman yatırımını durdurdu. Yani ‘liman’ dediğimiz şey, dünya ekonomisi için dünyadaki egemen güçlerin savaşı noktasında en önemli unsurlardan bir tanesi."
"KENDİ LİMANINIZI KONTROL EDEMİYORSUNUZ"
Çin'in liman yatırımlarını anlatan Murat Bakan, şöyle devam etti:
"Uluslararası güç olmaktan, bölgesel güç olmaktan, küresel güç olmaktan bahsediyorsanız önce kendi limanınızı kendiniz işleteceksiniz ya da ulusal sermayeli bir şirketinize işlettireceksiniz. Eğer uluslararası bir yatırımcı geliyorsa da o limanın sözleşmesi sizin parlamentonuzda onaylanacak. Eğer siz bunu yapamıyorsanız kendi limanınızı kontrol edemiyorsunuz. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Rotterdam modeli var dünyada; iskele iskele satıyor, limanın tamamını bir kişiye satmıyor. Orada fiyatları da belirliyor; alt rakam, üstü rakam, en yüksek kâr marjını sağlıyor ve onun üzerinden cirodan pay alıyor. Aynı yöntem bizim limanlarda da uygulanabilir. Mersin Limanı gibi yapamazsınız. Mersin Limanı’nı sattınız 800 milyon dolara, ilk yatırım bedeli dahil. Mersin Limanı’nı alanlar, 12 sonra yüzde 39’unu 800 milyon dolara sattılar Avustralyalı şirkete. Yani İzmir’deki limanların 4 katı, 5 katı, monopol şeklinde para kestiler; o parayı yığınla yığdılar, 10 sene işlettiler, 10 sene sonra 800 milyon doları ceplerine koydular, gittiler."
"LİMAN VATANDIR, VATANLARIN SATILMASINA HAYIR"
Murat Bakan, limanların işletme sürelerinin uzatılmasına tepki göstererek sözlerini şöyle tamamladı:
"Türkiye’nin yapması gereken, bırakın imtiyaz sözleşmelerinin süresini uzatmayı, eğer zerre vatan sevginiz varsa, zerre milliyetçiyseniz, zerre vatanseverseniz önce bu imtiyaz sözleşmelerinin süresinin dolmasını bekleyeceksiniz; arkasından kamu işletecek, devlet işletecek, olmuyorsa milli sermayeli şirketlerinize işleteceksiniz kendi limanlarınızı. Ona buna peşkeş çekmeyeceksiniz, uluslararası sermayeye peşkeş çekmeyeceksiniz. Oyumuzun rengi için söz aldık, oyumuzun rengini söyleyelim: OHAL Komisyonu’nun devamına hayır, sendikalarla ilgili düzenlemeye hayır, korsan bütçeye de hayır. Liman vatandır, vatanların satılmasına hayır.”