ŞİLAN KOCADAĞ/EGE POSTASI- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, kentte art arda meydana gelen orman yangınları ve oluşan tahribatla ilgili İl Başkanlığında açıklama gerçekleştirdi.
“YETKİ VERDİK, HERKES AKRABASINI DOLDURDU!”
Özkan, “İzmir, 27 bin hektar ormanlık alanını kaybetti. Bu kayıp iktidarın orman politikalarının ve İzmir’e bakışına bir sonucudur. 20 yıl önce çıktıkları yolculukta milleti ormansız bırakarak, bu noktaya geldiler. İzmir’de 72 saat boyunca süren orman yangınlarında kaybettiğimiz alan 27 bin hektardır. Burada toplam söndürme maliyeti, 81 milyon liradır. Geri dönüştürme maliyetleri ile ilgili ele alırsak ise 130 milyon liradır. Bu maliyetleri göze alan ne yazık ki ormanlarımızı söndürmek için hava gücü yaratma, karadan müdahalelerde eğitimli ve donanımlı itfaiye erleriyle duruma müdahale etme gibi en küçük bir çalışma yok. İktidar yandaşlarını zengin etme ve zenginlerin 2030 yılına kadar odun ve kömür olmak üzere Biz büyük orman yangınların ardından TBMM’de bütçe görüşmelerinde bu yangınları önlemek konusunda sizin ne ihtiyacınız varsa talebinizi iletin dediler. Sınırsız yetki devrettik. Bir hüsranla sonuçlandı bu yetki devri. Herkes kendi akrabasını doldurdu. Hala envanterimizde bir tek uçak yoktur. Hava gücü bulunmamaktadır. Hala kiralanmaktadır. Bu kira işlemleri şeffaf olmayan ihalelerle yapılmaktadır. 2022’den bu yana sayın Cumhurbaşkanı ‘aldık alacağız’ diyor. Ama bir şey yok. ‘Orman yangınlarında olağan üstü bir artış olacak’ dediğimizde ‘biliyoruz’ dediler. Peki neden önlem almadınız? İzmir’de 27 bin hektar alan neden yandı? O kardeşlerimiz neden şehit oldu? Milletin ormanını yok edenler yarın da çocuklarımıza ormansız bir Türkiye bırakmak için ellerinden geleni yapıyorlar” dedi.

“ÇEŞME PROJESİ ALANININ YANMASI TESADÜF MÜ?”
Özkan savcıları göreve davet ettiğini belirterek, “Bu basın toplantısı aynı zamanda suç duyurusudur. Bu bir plansa mutlaka araştırılmalıdır. Bu projede Çeşme Projesinde gösterilen alanın yanarak kül olması bir tesadüf müdür? Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletiyse eğer bu tür sabotajların araştırılması gerekiyor. Sorunumuz şudur; Türkiye’nin ekolojisini ormanını, ağacını koruyacak bir siyasi iktidarla birlikte miyiz, değil miyiz? Türkiye’yi bu iktidardan korumak gerekir. Onun için de olması gereken şey erken seçimdir. Türkiye’yi bu tür kirli tezgâhtan kurtarmak istiyorsak olması gereken erken seçimdir” ifadelerini kullandı.
“İKTİDAR BÜYÜKŞEHİR’E UÇUŞ İZNİ BİLE VERMEDİ!”
Yangın söndürmede sorumluluğun kime ait olduğuyla ilgili Özkan, “Yamanlar yangınından sonra bölge imara açıldı. O günden bu yana büyükşehir belediyemiz yangın söndürme uçağı almak için Ankara’da çalmadığı kapı kalmadı. Ama ne yazık ki derdi propaganda olan iktidar nedeniyle uçuş izni bile alamadılar. Bu iktidarın tamamen bir oyunudur. Saray düzeni ormanların yok olmasını istemektedir. Yanandan da var olandan da rant elde etmeye devam ediyorlar. Yangın söndürmede sorumluluk iktidarın” dedi.
“ERKEN SEÇİM İÇİN TÜM MUHALEFETİN İSTİFA ETMESİ GEREKİR”
Özkan Gazeteci Fatih Altaylı’yı ziyareti sırasında ‘tüm milletvekilleri istifa ederse erken seçime gidilmek zorunda kalınır’ ifadelerini kullanmasının ardından açıklama yaparak, “Fatih Altaylı ve diğer arkadaşları ziyaret ettiğimde çözümle ilgili düşüncelerimi paylaştım. Düşüncem şudur ben tüm muhalefetin seçilmişlerinin istifa etmesi gerektiğini düşünüyorum. DEM Parti şu an Kürt sorununun çözümü için komisyon kurulması yolunda bir adım atıyor. O zaman gelin istifa edelim, 288 milletvekili istifa etmiş oluyor. Belediye başkanları, meclis üyeleri, tüm seçilmişler istifa ettiğinde düzenin demokratik meşruiyeti yok olur. Otokrasiye karşı en güçlü mücadele budur. DEM Parti bir otokrat sistemle mi yoksa demokrasiyle mi sorunu çözmek ister? Erken seçim tüm sorunların çözümüdür. 25 yılık bir otokrasinin Türkiye’de geleceği yer burasıdır. Ekonomi batmıştır, özgürlükler adalet ayaklar altındadır. Yasayı dahi uygulamayan, kişiye göre yasa uygulayan bir anlayışla karşı karşıyayız. İnsanı parasıyla rezil ediyorlar. Eğer devlette eşitlik yoksa bunun düzeleceği yer halkın vicdanıdır. Benim burada kastettiğim şey CHP istifa etsin bir ara seçim olsun değil, tüm muhalefet unsurlarının ‘burada adalet, demokrasi yoktur. Adalet için halka gidiyoruz’ diyerek istifa etmesidir. Benim söylediğim budur” diye konuştu.
ÖZKAN’DAN VALİ’YE TEPKİ: NEDEN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUYORSUNUZ?
Gediz elektriğin orman yangınlarındaki sorumluluğuyla ilgili Özkan, “Özelleştirmenin enerji sektöründe olması bir felakettir. Bugün geldiğimiz notada Vali Bey söylüyor. Ednan vekilimiz çok güzel söyledi. ‘Madem sorumluyu biliyorsunuz neden suç duyurusunda bulunmuyorsunuz?’” ifadelerini kullandı.