CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’un sözlerine tepki gösteren Özkoç, şöyle konuştu:
“Bize ahlak öğretiyor, diyor ki Numan Kurtulmuş: ‘Devletin kendisine vermiş olduğu Türk lirasını gidip dövize yatırmak bir ahlaksızlıktır.' Ben sana ahlaksızlık nedir söyleyeyim Numan Kurtulmuş. Bir siyasi parti seni genel başkan yapıyorsa, sen genel başkan olduktan sonra milletin huzuruna çıkıp da ‘bu AKP’ye dünya laf söylüyor, kendi seçmenlerine ben buradayım, bana güvenin' diyorsa, ondan sonra da bir bakanlık uğruna kendi seçmenini ve partini satıyorsan, işte tam ahlaksızlık budur. Ahlaksız bir siyasetçinin söylediğine kimse güvenmez. Ahlaksızlık, yol arkadaşlarını satmaktır. Ahlaksızlık, partini satmaktır. Sadece bu yeter mi? Bak sana bir ahlaksızlık daha söyleyeyim: Senin kendi partini satarak geldiğin AKP’nin politikaları doğrultusunda vatandaştan Türk lirası olarak vergileri toplayıp, beşli çeteye ve yandaşlara dolarla ihale vermek ahlaksızlığın dik alasıdır. Bir insanda birazcık utanma olur. Sen kimsin de millete ahlaksız diyorsun? Sen hiç aynaya bakmıyor musun? Sen hangi yüzle millete ahlaksız diyorsun? Türk lirasını yerle yeksan etmişsin, insanlar çaresiz, bir lokma ekmek peşindeler. Sen televizyonlara çıkmışsın, ahlak dersi veriyorsun. Senin ahlak dersi verecek halin mi var? Biz söylüyoruz… ‘Efendim stokçular, depocular, bilmem neler suçludur.' Depoculuğu hortlatan sizlersiniz, stokçuluğu hortlatan sizlersiniz. Biz diyoruz ki, çiğ süte yüzde 47 zam geldi, bunu kim yaptı? Üreticiler mi? Yem fiyatlarını arttırıyorsun, girdi fiyatlarını arttırıyorsun, üreticiler ne yapacağını bilemiyor. Bu koydukları zamla bile kendilerini kurtaramaz hale gelmişler. Yumurta öyle, ekmek öyle, simit öyle, her şeye zam geliyor, ‘efendim suçlu marketçi…' Suçlu marketçi değil, senin gibi ahlak yoksunu iktidardakilerdir. Suçlu AKP iktidarıdır. Sen kimsin de millete ahlaksız diyorsun?
“T.C.’YE SİZ DÜŞMANSINIZ”
“Türkiye Cumhuriyeti devleti hemen acilen Türkiye Cumhuriyeti’nden neden rahatsız oluyor açıklamalı” diye devam eden Özkoç, “Neden T.C.’den rahatsızsınız? T.C.’nin yerine ne getirmek istiyorsunuz? Şimdi bir gazetede, ‘camilerde bundan sonra tabelalarda T.C. olmayacak.' Ne olacak? Cumhurbaşkanlığı forsu olacak. Ne demek ya? Cumhurbaşkanı Türkiye Cumhuriyeti’nden daha yüksek bir yerde mi? Cumhurbaşkanı başka bir ülkenin cumhurbaşkanı mı? Cumhurbaşkanı Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı değil mi? Buradan Sayın Devlet Bahçeli’ye de sesleniyorum: Hatırlıyorum bir konuşmanızı, ‘T.C. ile uğraşanların hepsinden hesap soracağım' demiştiniz. ‘O tabelaların hepsine T.C.’nin tekrar mührünü vuracağım' demiştiniz. Ortağınızın yaptığı bu gerçekten T.C.’ye düşmanlığa karşı söyleyecek bir sözünüz var mı? Bunu lütfen açıklayın. Ne istiyorsunuz? Öğrenciden ne istiyorsunuz? T.C. damgasından ne istiyorsunuz? Türkiye Cumhuriyeti’ndeki yurttaşlardan ne istiyorsunuz? Açık net, uyuşturucu baronları sizin dostunuz. Açık net, mafyalar, Çakıcı’lar sizin dostunuz. Onlar sizin için yorum yapıyorlar, kolluyorlar. Cezaevinden çıkarttığınız katiller sizin dostunuz, El Kaide militanları sizin dostunuz. Ama Türkiye Cumhuriyeti öğrencileri sizin düşmanınız; T.C.’ye siz düşmansınız” diye konuştu.
“ASGARİ ÜCRETTEN VERGİYİ KALDIRIN”
TBMM Genel Kurulu’nda devam eden bütçe görüşmelerine değinen Özkoç, şöyle sürdürdü:
“Türkiye Cumhuriyeti’nde şu anda Meclis Genel Kurulu’nda bütçeyi konuşuyoruz ve siz, bize konuşacak bütçe bırakmadınız, vatandaşın bütçesini yerle bir ettiniz. Şimdi diyorsunuz ki: ‘Biz asgari ücreti açıklayacağız millet bayram edecek' Milletin belini kırmışsınız, ‘öyle bir yapacağız ki, millet şaşıracak…' Yahu millet düştüğü durumda size artık şaşıracak hali kalmadı. Siz asgari ücreti 180 dolar aşağıya çektiniz. Şu anda karşılığı 5 bin liradır. Şu anda getirmeniz gereken rakam 5 bin TL’dir. Gerçi siz 5 bin TL verseniz dahi vatandaşı geçinemeyecek duruma getirdiniz. Ev kiraları bin 500, 2 bin, 2 bin 500 TL… Peynir, süt, simit, ekmek, almış başını gidiyor. Bir de çıkmışlar, gülerek, insanların yüzüne bakarak, yüzleri kızarmadan diyorlar ki: “Efendim biz size öyle bir asgari ücret vereceğiz ki…” Asgari ücretten vergiyi kaldırın. Asgari ücretten vergiyi kaldırın; işvereni de, işçiyi de, emekçiyi de, emekliyi de memnun edecek asgari ücret, 5000 liranın üzerindeki asgari ücrettir. O da ancak telafi eder, ancak telafidir, başka bir şey değildir. O yüzden bu iktidar bir an önce ayağını denk alsın.”