ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI-Ege Denizi’nde son günlerde art arda depremler meydana geldi.
Yoğunlaşmaya başlayan depremlerin sayısı 400’ün üzerine çıkarken, uzmanlar Türkiye kıyılarındaki yerel yönetimleri uyardı.
Yaşanan depremlerle ilgili İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın ev sahipliğinde CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökan Zeybek, Murat Bakan, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın katılımıyla acil durum toplantısı gerçekleştirildi.
Toplantıda Gökan Zeybek, afetlere ilişkin Ege Bölgesi için yol haritasının oluşturulduğunu ve alınacak önlemleri aktardı.
EGE'NİN BAŞKANLARI TOPLANDI!
CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, "Ege Denizi'nde meydana gelen sismik aktiviteler bölgemiz için ciddi bir problemdir. Yunanistan önemler alırken ülkemizin eksik olduğunu gördük. Biz CHP olarak, İzmir, Aydın, Muğla, Manisa, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlarımızla birlikte 12.00'dan sonra bir değerlendirme toplantısı yaptık. 2 gün sonra Kahramanmaraş merkezli depremin ikinci yıl dönümü. En büyük yıkıma neden olan ve yurttaşlarımızın hayatını yitimesine yol açan depremin ikinci yıl dönümde depremler için alınması gerekenlerle ilgili toplantı gerçekleştirdik" dedi.
6,7 MİLYON RİSKLİ YAPI VAR...
TBMM'de depremler sonrası hazırlanan raporlara dikkat çeken CHP'li Gökan Zeybek, "2020 yılında İzmir depremi sonrasında komisyon kuruldu. 278 sıra sayılı bir rapor hazırlandı. TBMM'de görüşülen ve kabul edilen rapor tam 500 sayfadır. Kahramanmaraş merkezli depremin ardından da bir rapor yayınladı. 2023 yılı sonunda yayımlana bu rapor ile birlikte bin 400 sayfalık rapor TBMM'de görüşüldü. Türkiye'de tüm kurumlar, İçişleri'ne bağlı AFAD, Çevre ve Şehircilik ve sorumlu tüm kurumlar ve belediyelerimiz durum tespitini yaptı. Ülkemizde bulunan riskli alanlar belirlendi. 6,7 milyon riskli konutun 20 yıl içerisinde dönüştürülmesi için görev de bakanlıklara tanımlandı. Kahramanmaraş merkezli depremden sonra yıkılan 670 binden fazla konutun 201 tanesi teslim edildi. Biz yılda 350 bin konut dönüştürmeyi sağlayacağımıza ilişkin yol haritası belirlemişken deprem sonrası Türkiye'de yalnızca 2 yıl içinde 201 bin konut deprem bölgesinde eksikleriyle tamamlanmamış kısımlarıyla hak sahiplerine teslim edildi. Bu sürecin eksiksiz olması için yöntemlerin dışına çıkılması ve bu konularla ilgili aksiyon alınması gerekiyor. Bugün burada toplandık ve Ege'de yaşayan yurttaşlarımızı ilgilendiren mesele ile ilgili ama daha bu sabah Ancak Resmi Gazete'de AFAD başkanının değiştiğini gördük" ifadelerine yer verdi.
DÖNÜŞÜM İÇİN REÇETE: 15 YIL FAİZSİZ KREDİ VERİLSİN
1999 depreminden sonra 'deprem vergisi' adı altında vergilerin toplandığını hatırlaran CHP'li Zeybek, "2023 yılı raporlarında 40 milyon dolar kaynak toplandığını görüyoruz ancak bugüne kadar deprem için toplanan paraların kentsel dönüşüm iyileştirilmesi yerine bütçe açıklarının azaltılması ve tarımsal üretim için destek verildiği açıklandı. Oysa deprem riskinin azaltılmasının altında yatan temel nedenlerinden bir tanesi riskli yapı stoklarının azaltılmasından geçiyor. Türkiye'de 1980-2000 yılları arasında kırsaldan kente göç yayınlaştı. Bu dönemlerde mühendislik hizmet almamış ve 40 yaşın üzerinde olan yapılar risk oluşturmaktadır. Bu binalarda oturan kat malikleri de emekli olması ve emekli maaşı dışında geliri olmadığını dikkate aldığımızda binalarla ilgili kaynak analizinin doğru yapılması gerekiyor. Konutunu dönüştürmek isteyen dar gelirlilere 15 yıl faizsiz kredisini hazine tarafından sağlanmalı. Bugün bankaya gidip kredi almanın maliyeti aylık yüzde 4 seviyesindeyken kentsel dönüşümün yapılması zordur. Yüksek enflasyon ve yüksek faiz sarmalı olduğu dönemde kentsel dönüşümün yapılması yurttaşlar açısından olağanüstü zorluk taşıyor. Bu dönemde kentsel dönüşümden yararlanmak isteyen vatandaşların barınma meselesini çözmesi için ucuz kiralık konuta ulaşması ya da sosyal konuta ihtiyacı olduğu çok açık. Ancak ne İzmir ne de Kahramanmaraş depremi sonrası bu konularla ilgili atılmış adım yok" diye konuştu.
KENTSEL DÖNÜŞÜM TALİMATINA SGK BORCU HATIRLATMASI
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yerel yönetimlere ilişkin 'kentsel dönüşüme' kaynak ayırın talimatına değinen CHP'li Zeybek, "Cumhurbaşkanı açıklamasında, yerel yönetimlerin bu konularla ilgili adım atmasını talep etmektedir. Devletin kurumları arasındaki iş birliği en üst seviyede sağlanması açıktır. Geçmiş dönemden kaynaklanan vergi ve SGK borçlarını bir yapılandırma ile tahsil etmek yerine belediyelerin hazineden aldığı parayı yüzde 40'lar oranında kesiyorsunuz, ancak ardından 'kentsel dönüşüme kaynak ayırın' diyorsunuz. Bu büyük bir çelişkidir. Devlet kentsel dönüşüm için yerel yönetimlerin etkin olarak yer almasını istiyorsa SGK borçlarının faizsiz olarak 120 ay uzatmaya gitmeli. Belediyelerin iştirakleri açısından da yapılandırma şarttır" diye konuştu.
TOKİ'YE DEVREDİLİYOR, BELEDİYELER PAY ALAMIYOR...
Hazine'nin yaptığı satışlara dikkat çeken Zeybek, "Dönem içerisinde Hazine'nin yaptığı arazi satışlarından belediyelere aktarılması gereken payının TOKİ'ye devredilmesi ve TOKİ'nin yaptığı satışlardan da belediyelere kaynak ayrılmaması da başka bir sorundur. Muğla'da, Aydın'da satılan milyarlarca liralık hazine arazilerinin belediye altyapı ve yollarını yapmasına rağmen tek kuruş kaynak aktarılmamaktadır" ifadelerini kullandı.
KAYNAKLAR YANDAŞA GİTTİ!
Kamu arazilerinin yandaşa peşkeş çekildiğini ileri süren CHP'li Gökan Zeybek, "1999 depremi sonrası kentsel dönüşüme tabi olacak alanlardaki yapıların dönüştürülmesi için kaynak ihtiyacını büyük bir oranda şehir merkezindeki kamu arazilerinin dönüştürülmesinden ve buradan elde edilen gelirle riskli yapı stoku azaltılması gündeme alınmışken, bu alanlarda kamusal hizmet yapmak yerine bu arazilerin yandaşlara peşkeş çekilmesi sonucu elde edilen kaynaklar yandaşa aktarıldı. Şehir merkezindeli askeri alanlar, yeşil alanların, sanayi tesisleri imara açıldı ve yerel yönetimlere pay aktarılmadığı gibi buralardan elde edilen rant kentsel dönüşüm faaliyetlerinde kullanılmadı. Türkiye dönüşüm için önemli bir fırsatı iktidar eliyle kaybetti" ifadelerine yer verdi.
KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALIŞMALARI BAKANLIK TARAFINDAN ENGELLENİYOR!
Kentsel dönüşüm çalışmalarının 'engellendiğini' iddia eden Zeybek, "Yerel yönetimlere verilmesi gereken imar planı ve uygulama yetkisi, Çevre Şehircilik Bakanı tarafından verilmemesi sebebiyle kentsel dönüşüm çalışmaları engellenmektedir. Bu yasanın doğru uygulanması ve yerel yönetimlerin yetkilerinin arttırılmasıyla önemli mesafe katedilirken, bakanlık sınırlı sayıdaki büyükşehir belediyesine yetki aktardı. Bu da önümüzdeki engellerden birisidir" dedi.
YENİ KAYNAK AYRILMASI ŞART!
Depremde yapı stoklarının önemine dikkat çeken Zeybek, "Deprem bir şehircilik meselesidir. Depremin büyüklüğünü ve fay hattından tartışıyoruz ancak esas olan depremin etkilediği yerleşim alanları, sanayi tesisleri, demiryolları geri planda bırakılmaktadır. Bugünden tezi yok, ulaştırma faaliyetinde bulunan demiryolları, havaalanları, metro istasyonlarında ya da karayollarının kavşaklarında güçlendirme çalışmaları ile ilgili yeni bir kaynak ayrılması şarttır. Buradaki belediye başkanlarımızın ifadesiyle Büyükşehir sınırlarına dahil olan köy statüsünde olan yerleşkelerin alanlarının belirlenmemesi ve yaşanan zorluklar kaçak yapılaşmanın artmasını ve bu bölgelerde sadece merkezlerde değil kırsaldaki yapıların da risk oluşturduğu ortadadır. Büyükşehir'in yerleşim yerleri belirlenmesinde mevzauttan kaynaklanan problemler çözülmeli" dedi.
ACİL EYLEM PLANI HAZIRLANIYOR
'Eşgüdümlü çalışma noktasında karar alındığını duyuran Zeybek, "Belediye başkanlarımızın çağrısına gerek olmadan İtfiaye Daire Başkanlarımız, Kentsel Dönüşüm, Afet İşleri Daire Başkanları, İlçe belediyeleri eş güdüm içerisinde çalışacakları yol haritası belirlendi. Belediyenin birimleri de teyakkuz içerisinde olacak. 5 belediyemiz acil eylem planını yarın hazırlayacaklar. Ege Bölgesi'nde olası bir problemde acil eylem planı devreye girecek" ifadelerine yer verdi.
SİT ALANINDA KALAN YAŞLI YAPILAR İÇİN ÇAĞRI
İzmir’in bazı ilçelerinde bazı yapılarla ilgili Kültür Varlıkları Koruma Kurulları’nın olumsuz rapor vermesi risklerin yayılmasına neden olduğuna dikkat çeken Zeybek, "Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı yöneticiler hızlı aksiyon almalı ve kentsel SİT alanı içinde yaşlı yapı stoku içindeki yerlerle ilgili olumsuz cevap verme uygulamasından vazgeçme çağrısını yapıyorum" ifadelerini kullandı.
ERKEN UYARI SİSTEMİ YOK
İzmir ve civarında tsunami noktasında erken uyarı sistemi olmadığını aktaran Zeybek, "Bu konu ile ilgili Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Araştırma Enstitüsü yetkilidir. Bazı şehirlerde erken uyarı sistemi var ama bu Ege Kıyıları’nda bütün büyükşehir belediye sınırlarımızda mutlaka hayata geçmeli. Aydın ve Denizli arasında canlı fay hattı vardır. Menderes ovasından geçmektedir. İzmir’de aktif fay hatları vardır ve çalışmalar yapılmıştır. Bu konuda da derhal ülkede yetkililerle eşgüdüm toplantı yapılmalı. Finansman modellerinin nasıl hayata geçirileceği konuşulmalı. Jeotermal tesislerinde sıcak suyu taşıyan borularla ilgili oluşan risklerin azaltılması için AFAD çalışma yapmalı. İtfaiye birimlerimiz tüm illere destek olmak için hazırdır. Bugün burada 5 büyükşehir belediye başkanımız vardır ama başkanlarımızın tamamı daha önce yapılan çalışmalarda belirlendiği üzre kimin nereye yardım yapacağı noktasında acil eylem planı vardır" dedi.
HANGİ ÇEVRELERİN BASKISIYLA GERİ ADIM ATTINIZ?
Resmi Gazete'de yer alan yapılarla ilgili 'çıkma' değişikliğinin riskine dikkat çeken CHP'li Zeybek, "Park ve Bahçeler, deprem toplanma alanları, rekreasyon alanları günlük toplanma değil yurttaşların ihtiyaçlarını giderilmesi için konteyner modeli ile birtakım hizmetlerin yapılması için acil çalışma uyarısı yaptık. 24 saat esasına göre tüm büyükşehirlerde kriz masalarını oluşturduk. Önümüzdeki süreçte yurttaşlarımızın tedirgin olmasını engellemek istiyoruz. Kahramanmaraş Depremi’nden sonra hazırladığımız raporlarda şu konuya dikkat çekmiştik; yapılarda dikkat edilmesi gereken hususları söylemiştir. Bu yönetmeliğe göre bazı yapılara kısıtlama geldi. İzmir’de yıkılan 9 binada gördüğümüz gibi yüksek yapılarda çıkıntı yapıyorsanız salınım etkisi fazla oluyor. Zemin katında dükkân olan binalarda kısa kolon binalarda yıkımın en önemli nedeni. Bu riski belgeledik, ortaya çıktı. Resmî Gazete’de yapılan değişiklikle sanki bu ülkede deprem olmamış gibi rantın isteği noktasında düzenlemelerden geri adım atıldı. Önlemler koyduğumuzda bir müddet sonra gündem azaldıkça böyle şeyler oluyor. Burada Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na ve yönetmeliğe katkı yapan uzmanlara söylüyorum; risk ortadayken nasıl oluyor da doğruluğu raporlar ile tescillenmiş yönetmelikten geri adım atıyorsunuz? Bu konuda hangi çevrelerin baskısı sizin geri adım atmanıza yol açtı?" dedi.
İKTİDAR HAREKET ETMİYORSA BİZ EDERİZ!
Böyle bir toplantının İzmir’de yapılması doğru olduğunu dile getiren Zeybek, " Ancak bu bakanlık ve AFAD tarafından yapılmalıydı. Sorunlar noktasında iktidar hareket etmiyorsa biz ederiz. Biz her ay düzenli toplantı yapıyoruz ancak hangi ilin hangi ile sevk edileceği ile ilgili yetki doğrudan AFAD’ta. Biz yine herhangi bir belediyemizde sıkıntı olduğunda ilgili birimlere aktarılmasını istedik" ifadelerine yer verdi.