Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na “Kendine göre Cumhurbaşkanı tanımı yapıyor. Ya sen bu tanıma en uyan insansın ya. Niye olmadı? Senden daha iyisi olur m? Sen bu tanımın ta kendisisin. Yumuşaksın, ekonomiyi iyi biliyorsun. Gel aday ol” diyerek yüklendi. Erdoğan, dün partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda şu mesajları verdi:
DİKTATÖR GÖRMEK İSTEYEN: Genel Başkan olarak görevim partimizin ve milletimizin ortak hissiyatına ve beklentilerine en uygun çözümleri bulmak ve formüle etmektir. Siz bakmayın bazılarının Ak Parti’yi, ‘tek adamlıkla’ suçlamalarına. Bu ülkede diktatör görmek isteyen, bir gecede 15 milletvekiline; partisine, kamuoyuna ve milletimize hiçbir makul gerekçe göstermeden, siyaset mühendisliği ürünü yöntemlerle zorla parti değiştirtenlere bakmalıdır. Bunları sen seçmedi? Bunları kim seçt? Millet. Ve sen bunları ağlatarak, kendi evinden kabul edemeyeceği bir yere ihraç ediyorsun, gönderiyorsun. Böyle bir anlayış olabilir m? Ama diktatörler bunu yapar.
KİRLİ PAZARLIK: Seçim ittifaklarını hukuki zemine kavuşturduk. Bu süreçte ana muhalefet partisi ve artık onun tabii müttefiki haline gelmiş bölücü örgütün güdümündeki partiyle, onlara sonradan eklemlenen bir başka partinin örtülü ittifakıyla da karşılaştık. Biz milletimizin gözü önünde ittifak yaparken onlar kapalı kapılar ardında kirli pazarlıklarla bu süreci sürdürmeyi tercih ettiler.
GÜNDEMİNİZE ALMAYIN: 7-8 günde yaşanan hadiseler dahi milletimize, kimlerin kendisi için çalıştığını, kimlerin sürekli kumpas, tezgah peşinde koştuğunu göstermiştir. Herhalde bunların isimlerini vesaire açıklamaya gerek yok. Her şey zaten meydanda, hiç gerek yok. Bunun en güzel cevabını 24 Haziran’da vatandaşım, halkım, milletim kimi görürse bu meydanda onlara gerekli dersi sandıkta demokratik şekilde verecektir.
BU TANIMIN TA KENDİSİ: Bakıyorsunuz ana muhalefetin başındaki zat kendilerine göre cumhurbaşkanı tanımı yapıyor. Ya sen bu tanıma en uyan insansın. Niye olmadı? Senden daha iyisi olur m? Sen bu tanımın ta kendisisin. Yumuşaksın, ekonomiyi iyi biliyorsun. Gel aday ol, niye olmadı? Halen arayıştasın. Bulamadın mı bir tan? Bulamazsın çünkü senden daha iyisi yok. Sende her numara var, akşam başkasın, sabah başkasın. SSK’yı ne hale getirdiğini bilmeyen yok. Asabiyet, sinirlenmek buysa nurun ala nur sende var. Rahatlıkla grup toplantından bütün partililerini kovup dışarı atabiliyorsun. Çok yumuşaksın. Herhalde bir tane bulacaktır. Bunların ne projeleri ne vizyonları ne de renkleri var.
‘Demokrasi, huzur, daha çok özgürlük’
Önümüzdeki dönemde daha çok demokrasi diyoruz, daha çok özgürlük diyoruz, daha geniş haklar diyoruz. Daha fazla refah diyoruz, daha fazla zenginlik diyoruz, daha büyük, ileri atılımlar diyoruz. Önümüzdeki dönemde daha çok huzur, daha çok güven, daha çok yatırım diyoruz. Türkiye’nin yeni döneminin; yürütmenin daha etkin, yasamanın bu noktada daha itibarlı, yargının daha bağımsız çalıştığı bir dönem olacağını da özellikle hatırlatmak isterim. Peki diğerleri milletimize ne vaat ediyorla? Hep söylüyorum, bunlara kalsa İstanbulBoğazı’nda bir inci gibi dizili köprüleri yıkarlar. Bunlara yine Allah göstermesin, kalsa Marmaray’ı, Avrasya’yı imha ederler. Bunlar böyle. Çünkü bunların dikili ağacı yok. Dikili olanı da ne yaparla? Yıkarlar. Bunlara kalsa ekonomimizi IMF’ye yeniden teslim ederler, döviz rezervini tamamıyla yeniden sıfırlarlar, maharetleri bu olanı tüketmek.
‘Ekonomi üzerinden vurmaya uğraşıyorlar’
Bu mücadele, yerli ve milli anlayışla ülkemizin ve milletimizin çıkarlarına karşı olmayı siyasetteki varlık gayeleri haline getirmiş olanlar arasındaki mücadeledir. Türkiye’de sosyal fay hatlarını derinleştirmek için uğraştılar. Başaramadılar. Türkiye’yi bölücü terör örgütünü kullanarak çukurlara mahkum etmek istediler. Yine başaramadılar. Türkiye’yi FETÖ ihanet çetesiyle teslim almak istediler. Bunun için yüzlerce vatandaşımızın kanını dahi döktüler, her seferinde başarısızlığa uğradılar. Türkiye’yi güney sınırları boyunca bir terör koridoruyla kuşatmaya çalıştılar. Yaptığımız hamlelerle bu oyunu da kökünden kazıyarak bozduk. Türkiye’yi her fırsatta ekonomi üzerinden vurmak için uğraştılar. Bir olup buna da fırsat vermedik.
MUHALEFETİN SOROS’LARI ÇOK: Ellerinin, ayaklarının birbirine dolaşmasından anladığımız kadarıyla şimdi tüm umutlarını 24 Haziran’a bağladılar. Şunu unutmayın, muhalefetin bu ülkede Soros’ları çoktur ve bunlar sadece içeriden değil, aynı zamanda dışarıdan destekli Soros’lardır. Tüm güçlerini Türkiye’yi yönetmeye talip olmak üzere değil, sadece ve sadece şahsıma ve AK Parti’ye olan husumetlerini ortaya dökmek için seferber etmiş durumdalar ama işte buradan ilan ediyorum, yine başaramayacaksınız. Hangi kumpasları kurarlarsa kursunlar, şunu bilmeleri lazım ki en büyük tezgah Rabbimin onlar üzerindeki oyunudur.
HEDEF 25 BİN DOLAR: AK Parti iktidarlarında, biz Türkiye’yi 3.5 kat büyüttük. Senin ortaya çıkaracağın aday ne diyecek' Cumhurbaşkanlığı dönemimizde inşallah ülkemizi şu anda geldiğimiz noktanın iki kat daha üzerine koyacağız. Ak Parti iktidarlarında milli gelirimizi 3 bin 400 dolardan 11 bin dolar seviyesine çıkardık. Önümüzdeki dönemde inşallah bunu da 25 bin dolara kadar ulaştırmayı hedefliyoruz.
İMZA PAYLAŞIMI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimleri için adaylık muvafakatnamesini imzalayarak, partisine teslim etti. Bu ana ilişkin fotoğrafı, Twitter hesabından paylaşan Erdoğan, “24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri için adaylık muvaffakatnamemizi imzalayıp Akparti’mizin Grup Başkanvekillerine teslim ettik. Hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı.