Cevdet Yılmaz, TOBB Türkiye Ekonomi Şurası toplantısının ardından açıklamarda bulundu.
Eylül ayının ilk yarısında açıklamayı planladıkları Orta Vadeli Program (OVP) hazırlıkları çerçevesinde, son dönemde iş dünyası temsilcileriyle istişareleri sürdürdüklerini, aynı şekilde 2023-2028 dönemini kapsayan 5 yıllık 12. Kalkınma Planı'nı da sonuçlandırmak üzere olduklarını ve ekim ayında Meclise sunacaklarını belirten Yılmaz, Türkiye'nin her köşesinde sahanın, sektörlerin güncel durumuna ve en önemli sorunlarına vakıf, 81 il ve 160 ilçedeki 365 Oda ve Borsa'nın sahadan gelen görüş ve taleplerini son derece önemsediklerini vurguladı.
Yılmaz, son dönemlerde dünya ekonomisinin sağlık krizleri, ticaret gerilimleri, jeopolitik riskler, Rusya-Ukrayna Savaşı ve doğal afetler başta olmak üzere pek çok güçlükle sınandığını, bu zorlu sürecin, ülkeler ve bölgeler düzeyinde arz ve talep dengelerinin bozulmasına yol açtığını söyledi.
"Bu yıl deprem harcamaları 762 milyar lira olacak"
Bir yandan ortaya çıkan enerji ve emtia fiyatları artışı kaynaklı küresel enflasyon sorunuyla baş etmeye çalışılırken, diğer yandan tedarik zinciri bozulmalarıyla karşılaşıldığına dikkati çeken Yılmaz, Türkiye'nin de tüm dünya gibi bu gelişmelerden olumsuz etkilendiğini, sert ve belirsiz küresel ekonomik ve finansal koşulların üzerine deprem felaketinin eklendiğini ifade etti.
Yılmaz, sadece bu yıl merkezi yönetim bütçesinden depremin yaralarını sarmak için yapılacak harcamanın 762 milyar lira olacağını belirterek, Türkiye'nin tüm bu zorluklara rağmen güçlü üretim ve ihracat kabiliyetiyle olumlu ayrışan bir konuma gelmeyi başardığını, Türkiye ekonomisinin 2023 yılının ilk çeyreğinde yüzde 4 büyüdüğünü kaydetti.
Yılmaz, "Makroekonomik istikrarın sağlanması, enflasyonun düşürülmesi ve cari açığın azaltılmasında başarıyı yakalayacağız" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Türkiye'nin "güçlü" üretimle diğer ülkelerden "pozitif" ayrıştığını belirtirken Türkiye'nin borçlanma maliyetini gösteren CDS'in 700 baz puandan 400'lere gerilemesine bir kez daha vurgu yaptı.
"Resesyona düşmeden büyümeliyiz"
Enflasyonda hedefin tek haneler olduğunu yineleyen Yılmaz, "KOBİ'ler başta olmak üzere finansman konusuna çok önem ve öncelik verdiklerini belirten Yılmaz, "Son dönemlerde yeni para politikası çerçevesinde, Merkez Bankamızın yaptığı miktarsal sıkılaştırmada, tüketimle üretim arasında bariz bir farklı uygulama yapılmaktadır. Tüketimde daha dengeli bir yapı öngörülürken, üretimi, ihracatı, yatırımı destekleyici bir çerçeve oluşturulmaktadır. Burada da KOBİ'lere ayrı bir vurgu yapıldığını, önem ve öncelik atfedildiğini da ifade etmek isterim. Bütün bunları niçin yapıyoruz?
Biz bir taraftan enflasyonla mücadele ederken, elbette daha düşük, tek haneli enflasyonu hedeflerken, bir taraftan da resesyona düşmeden, üretimimizi, gücümüzü, ihracatımızı koruyarak devam etmek durumundayız. Bu politikalarımızı uygun bir kombinezonla hayata geçiriyoruz." sözlerini kullandı.Bir taraftan daha düşük enflasyon ve tek haneli enflasyon hedeflerken bir taraftan da resesyona düşmeden üretimimizi koruyarak büyümeliyiz" açıklamasını yaptı.
Ekonomik verilere dikkat çeken Yılmaz, "Türkiye ekonomisi 2023 yılının ilk çeyreğinde yüzde 4 büyümeyi başarmıştır. Toplam istihdam 2023 Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre 265 bin kişi artarak 31,7 milyon kişiye ulaşmıştır.
İhracatımız 2023 yılı Temmuz ayında 2022 yılı Temmuz ayına göre yüzde 8,4 artışla 20,1 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Böylelikle tarihin en yüksek Temmuz ayı ihracat değerine ulaşılmıştır." şeklinde konuştu.
"Israrla, sabırla doğru politikalar izlediğinizde başarılı oluyorsunuz"
"Sabır" çağrısı yapan Yılmaz, "İçeriden ve dışarıdan kaynaklanan ne badireler atlattık. Ancak Türkiye Yüzyılı’na ilerlerken, yerli ve milli politikalarımızdan ödün vermedik. Hiçbir şey bir gecede olmuyor ancak ısrarla, sabırla doğru politikalar izlediğinizde başarılı oluyorsunuz. Sonuçta ortaya çıkan refahı hep birlikte paylaşacağız." açıklamasını yaptı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, teşvik sistemi üzerinde çalıştıklarını sözlerine ekledi. Yılmaz, etki değerlendirmeleri yaparak, hedef odaklı bir sistem üzerinde çalıştıklarını belirterek "bir takım yeni adımlar"ın düşünüldüğünü ifade etti.
Verimlilik vurgusu yapan Yılmaz, "Türkiye’nin elbette kendi ihtiyaçlarını hiçbir şekilde ihmal etmeden bunu yapıyoruz. Serbest piyasa ve rekabet ortamında verimliliği artırmak temel hedefimizdir. Gerek kamuda gerek özel sektörde toplam tasarruflarımızı artırarak yatırımlarımızı sağlıklı kaynaklarla finanse ederek yolumuza devam ediyoruz." dedi.
Kamuda tasarruf mesajı
Kamuda tasarruf mesajı veren Yılmaz, şunları söyledi:
"Deprem harcamaları tek seferlik harcamalar 3-4 yıl sürecek belki ama her yıl tekrar etmeyecek harcamalar, bunlar bütçede yapısal bozulmaya yol açmıyor. Her yıl harcama gerektiren kalemler yapısal bozulmaya yol açıyor. Deprem harcamalarını arızi bir durum olarak görüyoruz. Bir takım gelir tedbirleri aldık. Kamuda harcama adında adımlar atmayı planlıyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığı çalışma yürütüyor."
Yapısal reformlara vurgu yapan Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
"Para ve maliye politikalası ile yapısal reform adımlarını kademeli bir şekilde devreye alarak yatırım ortamının iyileşmesini istiyoruz.
Yatırımcılar ve diğer aktörler için öngörülebilirliği artıracak politikalar ve yapısal reformlar ile sorunların üstesinden geleceğiz"
Bu hedef doğrultusunda yeşil dönüşüm ve dijitalleşmeyle gelen yeni dönemin gerekliliklerine uygun yetkinliklerin belirlenmesi, eğitim modellerinin dönüştürülmesi ve sürdürülebilir ilerleme adına toplum genelinde yetkinlik gelişiminin sağlanması için çalışacaklarını anlatan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yüksek teknoloji yoğunluklu ürünlerin ihracatı için kapsamlı ihracat destek programları oluşturacağız. İhracat bu dönemin en önemli öncellikleri arasındadır. Biliyoruz ki baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz. Aksaklıkları, sorunları beraberinde çözüm önerileriyle birlikte sunmanızı bekliyoruz. Ara malında yerlileşme ve millileşmeye öncülük etmenizi önemsiyoruz. Etik dışı fiyatlamalardan ya da kötümser senaryolara göre pozisyon almaktan kaçınacağınıza inanıyoruz. Yatırım ve üretimde verimlilik için daha fazla yurt dışı pazara, daha yüksek rakamlarda ihracat yapabilmeniz için ve daha fazla istihdam imkanı sağlamak için ihtiyacınız olan sonuç odaklı politikalarla yanınızda olacağız. Bu kapsamda ihracatın menzilini artırmayı ve daha fazla uzak ülkelere odaklanılmasını, pazar çeşitliliği bağlamında önemli görüyoruz. Her birinizin potansiyelini, geçmiş başarılarını biliyoruz." (T24)