POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Başbakan Davutoğlu ile Yunan mevkidaşı Çipras, Çankaya Köşkü'ndeki görüşmelerin ardından düzenlenen basın toplantısında konuştu. Çipras, Kıbrıs sorununa ilişkin değerlendirme yaparken, "41 yaşımdayım kendimi bildim bileli Kıbrıs sorununu tartışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras bir araya geldi.
Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen görüşme sonrası iki lider kameralar karşısına geçti.
Basın toplantısının gündeminde Avrupa'ya mülteci ve Kıbrıs sorunu vardı.
İlk sözü Davutoğlu aldı. "Yunanistan ile kalıcı dostluğu inşa etmekle yükümlü olduklarını" söyleyen Davutoğlu, "Kıbrıs'ta bir fırsat penceresi var, görüşmeler yoğun şekilde devam ediyor. Türkiye ve Yunanistan olarak Kıbrıs'taki müzakerelere pozitif katkıda bulunma noktasında ortak bir yaklaşımımız var. Artık sorunları çözmek için orta sahada top çevirmeyeceğiz" dedi.
Ardından mülteci sorununa değinen Davutoğlu, "Suriye'deki baskıcı rejim olmasaydı mülteciler ülkelerini terk etmemiş olurdu. Mülteciler söz konusu olduğunda Türkiye'yi bağlayan uluslararası hukuk herkesi kaplar. Sorunun çözümü için ikili teknik çalışma yapılacak. Mülteciler sorunu Türkiye ile Yunanistan'ın omuzlarına atılmamalı. Tüm külfetin bu 2 ülke tarafından yüklenilmesine yönelik çabaları uygun görmeyiz" diye konuştu.
Davutoğlu, "Türkiye ile Yunanistan aynen Suriyeli mülteciler gibi Suriye sorununun mağdurlarıdırlar, müsebbipleri değildirler" diyerek şöyle devam etti:
"Biz de bir mağdur olarak yani bütün bu sorunlardan etkilenmiş taraf olarak bugün aldığımız kararlar çerçevesinde ikili bir teknik çalışma yürüteceğiz. Yunanistan Sahil Güvenlik Komutanı Türkiye'de. Ege'de alınabilecek tedbirleri ele alıyor muhataplarıyla. Bu konuda daha düzenli bir istişare olacak. Ayrıca ilgili bakanlıklarımızın katılımı ile bir ikili mekanizma, bir çalışma grubu da oluşturacağız. Böylece yapılabilecek ve atılabilecek adımları önceden görüp, insani trajediyi engellemek konusunda da büyük bir gayret içinde olacağız."
ÇİPRAS'TAN İŞBİRLİĞİ ÇAĞRISI
Davutoğlu'dan sonra sözü Çipras aldı. "Kritik bir dönemde gerçekleşen bu ziyaretim yeni ve iki ülke arasındaki ilişkilerde ümit veren bir çerçeveyi sembolize ediyor" diyen Çipras, "Dün bir dostluk maçı oldu ama bundan bir sonuç çıkmadı. Ege'de meydana gelen insanlık krizleri terörizm maalesef etrafımızda olumsuz bir atmosfer doğuruyor. Bu konuda işbirliği yapmalıyız" ifadelerini kullandı.
Çipras, mülteci sorunu konusunda Türkiye'nin son yıllarda büyük bir yükün altına girdiğini belirtti.
Soruna ortaklaşa bir çözüm bulunması gerektiğini kaydeden Çipras, "Bu sadece Türkiye'nin sorunu değil. Yunanistan da son 8 ayda devasa bir mülteci akınına maruz kaldı. Yunanistan'a 650 bin civarında göçmen geldi. Halkımız büyük bir misafirperverlikle karşıladı. Burada insan tacirleriyle mücadele etmemiz lazım. İnsanların hayatını tehlikeye atmakta hiç tereddüt etmiyorlar. İnsanlık dramını sonlandırmak bizim sorumluluğumuz" şeklinde konuştu.
"41 YAŞINDAYIM HALA KIBRIS'I TARTIŞIYORUZ"
Çipras, Kıbrıs sorunu için "Ben 41 yaşındayım kendimi bildim bileli Kıbrıs sorununu tartışıyoruz. Artık iki toplumu da çözüm için cesaretlendirmenin zamanı geldi" ifadelerini kullandı ve bu konuda Davutoğlu ile anlaştıklarını söyledi.
ABD DIŞİŞLERİ BAKANI KERRY'NİN AÇIKLAMASI
Soru-cevap kısmında Davutoğlu'na, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin, Suriye'nin kuzeyinde sınırın 98 kilometrelik bölümünün güvenliğinde Türkiye ile birlikte çalışacaklarına yönelik açıklaması soruldu.
Davutoğlu'nun, kamuoyunda "kara operasyonuna yeşil ışık" olarak algınanan soruya yanıtı şöyle oldu:
"Suriye krizi çözülmeden, dünyanın bu mülteciler sorunu başta olmak üzere
meseleleri halletmesi de mümkün değil baş etmesi de mümkün değil. Her türlü
alınabilecek tedbiri uluslararası koalisyon çerçevesinde ve tek taraflı olarak
gerektiği zaman atarız. Bu bağlamda bizden gelecek açıklamalar esas teşkil eder."
"SORUNUN ÇÖZÜMÜ ŞAM'DAN GEÇİYOR"
Suriye sorununun "kökeninde" durdurulması gerektiğini belirten Davutoğlu, "Biz bu yükü en fedakarhane şekilde taşıdık. Bu mesele Türkiye ile Yunanistan arasında bir mesele değildir. Birlitke uluslararası toplumu harekete geçmeye çağıracağız. Nihayetinde bu sorunun çözümü Şam'dan geçmektedir" diye konuştu. 
Davutoğlu, BM Güvenlik Konseyi gereğini yapmadığı için 4 yıldır milyonlarca insanın, aç ve susuz şekilde yollara dökülüp bir an önce güvenli yerlere ulaşmak istediğini belirterek, "Dolayısıyla Türkiye'ye dönüp 'bu mültecileri Türkiye'de nasıl muhafaza edeceksiniz' sorusundan daha çok, Türkiye ile Yunanistan olarak biz birlikte dünyaya dönüp, 'başımıza bu sorunu niye açtınız veya açılmasına niye göz yumdunuz' diye BM Güvenlik Konseyi'ne sormamız lazım. Alamadıkları kararların bedellerini bugün hem Suriyeli mağdur mülteciler hem de Türkiye ve Yunanistan gibi mülteci sorunundan etkilenen ülkeler ödüyor" ifadelerini kullandı.

İSTANBUL'DAN ATİNA'YA HIZLI TREN
Davutoğlu'nun açıklamaları özetle şöyle: "Birbirlerini üzmeden bizleri de üzmeden galip ve mağlup olmadan maç bitti 0-0. Türkiye ve Yunanistan arasındaki sorunlu ilişkilerden mutlu olanlar çıkabilir ama bizler Atina'da ve Ankara'da sorumlu devlet adamları olarak Türkiye ve Yunanistan arasında kalıcı bir dostluğu inşa etmekte yükümlüyüz.  Samimi bir şekilde var olan sorunları konuşmamız önemli, çok güzel bir diyalog imkanı oldu. 4 ana sütun üzerinde ilişkilerimiz için aynı kahveyi aynı tarihi paylaşan iki komşu ülke olarak turizmde, ticarette, yatırımlarda, enerjide ve ulaşımda iki ülkeyi birbirine entegre hale getireceğiz. İzmir’den Selanik’e feribotta seyahat edebiliriz. İstanbul'dan Atina'ya hızlı trenle gidebiliriz. Şubat ayının ilk haftasında Türkiye’de yeniden toplantı yapacağız. Şimdiye kadar intikal eden sorunları karşılıklı konuşmamız; azınlıklar, Ege sorunları, Kıbrıs hangisi olursa olsun evrensel insan hakları ve geçmişteki yük çerçevesinde konuşabiliriz.

KIBRIS'TAKİ MÜZAKERELER
İki halkı komşu kılan tüm güzel durumları öne alacağız. Türkiye ve Yunanistan'daki seçimler, daha önce buluşmamızı engellemişti ama şimdi bu durumu düzelteceğiz. Türkiye ve Yunanistan olarak Kıbrıs'taki müzakerelere pozitif yaklaşacağız. AB sürecimizi Yunanistan destekledi. Akdeniz'in ve Güneydoğu Akdeniz'in gücünü Avrupa da artıracağız komşu ülke olarak. Bölgesel sorunlarda, Balkanlar'da bir huzur barış bölgesi olması için 90’lı yıllarda yaşanan sorunların yeniden yaşanmaması için adımlar atacağız. Mülteci krizinde ortak bir kaderi paylaşıyoruz Yunanistan ile. Avrupa, Türkiye ve Yunanistan'ı suçluyor ama kimse evrensel hukuk söz konusu olduğunda bu hakların yükümlülüğünü Türkiye üstlensin diyemez. Asıl mesele Suriye sorunudur, mülteci sorunu değil, dolayısıyla bugün dünya gündemini meşgul eden ve Aylan bebeğin cansız bedeninde kendisini gösteren sorun Türkiye ve Yunanistan sorunu değildir. Ne Suriye ne de Yunanistan mülteciler konusunda sorumlu değildir. Tüm dünya bundan sorumludur. İki ülke de Suriye mağdurudur. Bu kriz oradaki zalim rejim ve terörist grupların baskısı sebebiyle oluyor. Komşu iki ülke olarak Suriye sorununun mağdurlarıyız. Ege'de alınabilecek tedbirleri ele alıyoruz düzenli bir istişare olacak. İkili mekanizma ve çalışma grubu da oluşturacağız."

"EN KISA ZAMANDA AÇIKLAYACAĞIZ"
Türkiye gündemine yönelik değerlendirmelerde de bulunan Davutoğlu, 64. Hükümet'i kurma görevini dün Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan aldığını hatırlattı ve şunları söyledi:
İnşallah en kısa sürede hükümeti kurma çalışmalarını tamamlamayı düşünüyorum. Bugün MYK'yı toplantıya çağırdım, MYK ile istişare edeceğim. İstişarelerimi sürdüreceğim ve Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte tespit edeceğimiz bir zaman dilimi içinde inşallah buluşup, hükümetimizi kamuoyuyla paylaşacağız. Normal doğal süreci içerisinde inşallah milletimize hayırlı hizmetler sunacak bir hükümeti kamuoyuna ilan edeceğiz." 

'Ege'deki savaş gemilerini görüştük'

Başbakan Davutoğlu, "Çipras'ın ziyaretine büyük önem veriyorum. Açık yüreklilikle konuşmalarımız bizim için çok önemli. Çok güzel bir iletişim ve diyalog imkanı oldu. Olaylara nasıl yaklaştığımızı karşılıklı olarak paylaştık" dedi.

Davutoğlu ayrıca şunları söyledi:
Kıbrıs'ta bir fırsat penceresi var, görüşmeler yoğun şekilde devam ediyor. Türkiye ve Yunanistan olarak Kıbrıs'taki müzakerelere pozitif katkıda bulunma noktasında ortak bir yaklaşımımız var.

Türkiye ile Yunanistan, aynen Suriyeli mülteciler gibi Suriye sorununun mağdurlarıdırlar, müsebbipleri değildirler. Biz de bir mağdur olarak yani bütün bu sorunlardan etkilenmiş taraf olarak bugün aldığımız kararlar çerçevesinde ikili bir teknik çalışma yürüteceğiz. Yunanistan Sahil Güvenlik Komutanı Türkiye'de.

Ege'de alınabilecek tedbirleri ele alıyor muhataplarıyla. Bu konuda daha düzenli bir istişare olacak. Ayrıca ilgili bakanlıklarımızın katılımı ile bir ikili mekanizma, bir çalışma grubu da oluşturacağız. Böylece yapılabilecek ve atılabilecek adımları önceden görüp, insani trajediyi engellemek konusunda da büyük bir gayret içinde olacağız.

Çipras ise şu ifadeleri kullandı:

"Ahmet'in tekrar seçilmiş olması dört yıllık bir plan yapma imkanı sağladı. Kıbrıs konusunda da ortak bir çözüme ulaşmak istiyoruz. Elbette bu tüm tarafların uzlaştığı bir çözüm olmalı. Son iki yıl içerisinde Yunan hava sahası ihlallerini ve Türk savaş gemilerinin Ege'deki hareketlerini görüştük. Samimi bir diyalog sonucunda bunların hepsine çözüm bulunabilir."