Dervişoğlu Samsun'da MHP'lilere seslendi
Milliyetçi Hareket’in lider adayı Türk dünyasının yeni umudu D. Müsavat Dervişoğlu, Samsun da dava arkadaşlarıyla buluştu. Yeniden kurtuluşun ilk adımları Türk Milliyetçilerinin ve Ülkücülerin adayı D. Müsavat Dervişoğlu’nun Samsun ziyaretinde hissedildi.
SAMSUN -Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Adayı D. Müsavat Dervişoğlu , Samsun’a girişinde yaklaşık 300 araçlık konvoyla karşılandı. Bin kişiye yakın bir partili grubun karşıladığı Dervişoğlu’na büyük sevgi ve ilgi seli vardı.
AKP, TÜRKİYE’Yİ ÇATIŞMA ORTAMINA SÜRÜKLÜYOR
Milliyetçi Hareket Partisi Samsun il başkanlığına kadar konvoyun eşlik ettiği Dervişoğlu’na Samsunlu vatandaşlarda bozkurt işareti yaparak selamladı. Samsun İl binasında İl Başkanı Şaban Kılıç tarafından karşılanan Dervişoğlu, partililere ve genel kurul delegelerine seslendi.
4 Kasım’da icra edecekleri 10. Olağan Genel kurulun önemini anlatarak başladığı konuşmasında şuana kadar bir ülkücüden beklenen saygı ve sevgi çerçevesinde demokratik yarışın sürdüğünü belirten Dervişoğlu, Samsun’a özel 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı arifesinde gelmesinin planlı ve önemli olduğuna dikkat çekti. Kurtuluş mücadelesinin başlangıcının yapıldığı Samsun’dan Türk Milliyetçilerine seslenen Dervişoğlu, hükümetin Milli bayramlara kısıtlama getirerek Türkiye’yi bir çatışma ortamına ittiğini ve bu ısrarını sürdürdüğünü belirtti.
Bir taraftan Milli Bayramlara kısıtlama getirildiğine dikkat çeken Dervişoğlu, diğer taraftan asırlardır bir Türk bayramı olan Nevruz’un şimdi PKK tarafından newroz olarak kutlanıldığını söyledi. Dervişoğlu, “1 Mayıs İşçi Bayramımız artık resmi tatil ilan edilerek sol örgütler tarafından olaylı şekilde kutlanmaktadır. Nevruz ve 1 Mayıs gibi örnekler göz önündeyken Cumhuriyet Bayramı'na yapılan sınırlandırmalar Türkiye'ye yakışmamaktadır” dedi.
ÜLKEYİ KÜRŞAD’LARLA, ALPER’LERLE, EREN'LERLE ALPERENLERLE, ALPARSLAN’LARLA YÖNETECEĞİM!
Dervişoğlu’nun parti içerisindeki birlik ve beraberliğin kongre sürecinde bozulmaması için özen gösterdiğini belirttiği konuşmasını şöyle sürdürdü; “Biz birbirimize sadece 4 Kasım’a kadar lazım değiliz. Biz 4 Kasım’dan sonrada bir birimize lazımız. Adaylar arasında yaşanan rekabet adayların ekibine nüfus etmiştir. Gerçekçi olmak mecburiyetindeyiz. Öfkeyle hareket edemeyiz. Öfke hesaplaşmayı getirir. öfke küskünlükleri getirir. dargınlıkları getirir” dedi.
Alp’in, Eren’in, İşbaran’ın, Yantar’ın, Kürşat’ın, Oğuz’un, Yavuz’un, Fatih’in Tayyip Erdoğan’ın kadrolarında olmasına gönlünün rıza göstermediğini vurgulayan Dervişoğlu, “Yalvarıyorum Allah’a onlarla bu ülkeyi yönetmeyi nasip et diye dua ediyorum. Çağrılarla, Alplerle, erenlerle, alperenlerle bana devlet yönetmeyi nasip et yarabbi . bu çocukların onun bunun kapısında olmasına gönlüm rıza göstermiyor” dedi.
ÜLKÜCÜLER ARTIK İKTİDAR İSTİYOR
İl Binasında partililerin ve genel kurul delegelerinin sorularını cevaplayan Dervişoğlu, “neden aday oldunuz'” sorusuna Ülkücülerin artık iktidar istediğini ve bunu hak ettiğini ancak mevcut yapının toplum tarafından siyaseten etkisizliğini ve başarısızlığını konuştuğunu dile getirdi. Milliyetçi Hareket’in yeni bir lidere ihtiyacı olduğunu belirterek soruları cevaplamayı sürdüren Dervişoğlu, Ülkücülerin 4 Kasım’da basiret kalemlerini eline alarak en doğru kararı vereceğine inandığını söyledi.
AYAKTA ALKIŞ TUFANI VE GÖZYAŞI
Ülkücülerin Başbakan adayı Dervişoğlu için Samsun İl Başkanlığı ziyareti sonrası Neco Sultan Salonunda Ülkücülerin deyim yerinde ise hislerine ve duygularına tercüman oldu. Konuşması sık sık ayakta alkışlarla kesilirken salonda bazı partilerin gözyaşlarını tutamadığı görüldü.
“İlk adımın atıldığı Samsun’dan Türkiye Cumhuriyeti’nin daha ileri gitmesinin ve onun yaşama iradesini sergilemek üzere huzurunuzdayım” diyerek konuşmasına başlayan Dervişoğlu, “Bizim için Milli ve Manevi değerler her zaman önemlidir. Bu milli değerler siyasi partilerin ve siyasi teşkilatların inhisarına alınamaz. Ama Türkiye’de uzun zamandan beri Maalesef yanlış uygulamalara şahitlik etmekteyiz.
Milliyetçiliği bir siyasi partiye, mübarek ve mukaddes dinimizi başka bir siyasi partiye, Cumhuriyetimizi başka bir siyasi partinin imtiyazına terk ederek milli ve manevi değerlerimiz çatıştırılmak istenmektedir.
Bu tartışma bataklığından beslenen siyasi kurumlarda bunun siyaseten rantını devşirmek suretiyle tartışmadan statü oluşturarak rantını sürdürmeye devam etmektedir.
Hepinizin bildiğini, hepinizin yürekten desteklediği ve hepinizin inandığı değerlerin kişilerin ve kurumların intizarına terk edilmeyeceği toplumun ortak kabulüne taşınmalıdır” diyerek konuşmasını sürdürdü.
“İYİKİ VARSINIZ, İYİKİ MİLLETİN HUZURUNDASINIZ”
İşte Türk milliyetçiliğini kuran felsefe olan Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran felsefe olan Türk milliyetçiliği davasının günümüzdeki yegane siyasi organizasyonu Milliyetçi hareket Partisinin misyon üstlenmesi icap eden diğer bir noktanın burası olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, konuşmasına şöyle devam etti; Millet ayrıştırmaktan kutuplaştırmaktan çatıştırmaktan beslenirken Milliyetçi Hareket’in Türkiye’yi kuran felsefenin yegane temsilcisi olma kimliğiyle milletle kucaklaşabilecek bir iradeyi sergilemesinin zamanı gelmiştir. Bırakın isteyen ayrıştırsın. Bırakın isteyen kutuplaştırsın. Bırakın isteyen çatıştırmaya gayret sarf etsin. Şimdi Türk Milliyetçileri olarak büyük Türk milletinin birlik ve beraberliğinden aziz Türk vatanının bölünmez bütünlüğünden mesul insanlarsınız. iyi ki varsınız ve iyi ki var olma kararlılığı ile milletin huzurundasınız. Bu kararlılığın artan bir biçimde kendisini hissettirmeye devam etmesi icap etmektedir. Aziz milletimiz, karşı Karşıya bulunduğu büyük problemlerin aşılabilmesi noktasında Milliyetçi Hareket’e önemli görevler yüklemiştir. Milliyetçi Hareket’in değerli mensupları bu görevi deruhte edebilecek ciddiyete ve yeterliliğe sahip olduğu gibi siyasi tecrübeye ve enerjiye de sahip insanlardan oluşmaktadır. Türk Milliyetçiliğine gönül verenleri, karşı karşıya bulunduğu problemlerin aşılması noktasında doğru önermelerde bulunanları ve yine bin yıllık hısımlık ve kardeşlik hukukunun yaşatılmasının temini için gayret sarf edenleri Türk siyasetinin dışında tutmaya özen gösteren bir anlayışı kabullenebilmemiz mümkün değildir. Millet, Milliyetçi Hareket’e önemli görevler üstlenmek üzere vazife vermişken Milli görevi yerine getiremeyecek bir görüntü ile milletin huzura çıkmak kabul edilebilecek bir şey değildir. Aziz milletimiz geleceğinin yegane temeli olarak gördüğü Milliyetçi Hareket Partisi’nden artık üstlenmesi icap eden sorumluluğu yerine getirebilecek kadrolarla ortaya çıkmasını bekliyor. Ama sizde biliyorsunuz bende görüyorum ki Milliyetçi hareket böyle bir durumdan uzakmış gibi algılanıyor. Ben dertleri çözmeye, problemleri ve engelleri aşmaya yeterli olmasına rağmen üstlenmesi icap eden sorumluğu yerine getirilmesi noktasında geri duran bir siyasi kurummuş gibi takdim ediliyor. Bazı arkadaşlarımız bizim bu eleştirililerimize çok sert diyorlar. Hayır! Ben bir gerçeğin altığını çizmek için konuşuyorum dava arkadaşlarım. Millet büyük bir sıkıntı ile karşı karşıyadır. Ekonomik yönden, sosyal yönden, siyasi yönden dış politika yönünden ciddi irtifa kayıpları gözlemlenmektedir. Bakınız burnumuzun dibinde savaş riski yaşanmaktadır. Çocuklarımızın geleceği için ciddi endişe ve kaygıların hüküm sürdüğü artık hanelerimizde konuşulur hale gelmiştir. Tencere kaynatmakta zorlanıyoruz. Sosyal yardımlarla ayakta kalan bir toplum olma özelliği ile kendimizi hissettiriyoruz. İşsizlik yoksulluk ve sefalet gibi kavramlar artık ekonomik kavramlar olmaktan çıkmış farklı bir argüman olarak kullanılmaktadır.
“9 IŞIK KİTABINI HER IŞIĞI AYRI CİLT”
Kongre sürecinde kendisi hakkında yapılan eleştirilere de cevap veren Dervişoğlu, yapmak istediklerini anlattı. Dervişoğlu, “Sizler destek verin Allah’ın izniyle biz tevekkül edelim. Üzerimize düşeni yapalım ve ondan sonra da kendimizi Cenab – ı Allah’a teslim edelim. 4 kasım’da sandıklar açılsın. Bu Müsavat Dervişoğlu kardeşiniz Allah izin versin oradan Milliyetçi Hareket Partisi’nin genel başkanı olarak çıksın. O birkaç yüz sayfaya sıkıştırılmış 9 ışık kitabını, her ışığı ayrı bir cilt olmak üzere Ülküdaşlarımızla ve milletle buluşturacağım. O zaman görecekler projelerimizi, o zaman görecekler Milliyetçi Hareket’i. Bunu siz yapabilirsiniz. Bu gencecik arkadaşlarımızla sizler gerçekleştireceksiniz. Benim için ne diyorlar biliyor musunu? Bunu diyorlar Milliyetçi hareket partisi genel merkezi, Milliyetçi hareket Partisi genel başkanı aday yaptı diyorlar. Benim yaptığım ideolojik eleştiriyi hiçbir aday yapmıyor. Bu hareketin içinde de söylediklerine de tek cevap verilen aday da benim değerli dava arkadaşlarım. Ama söyledim ya büyüklerimin huzurunda utanmamak küçüklerimin karşısında yere bakmamak niyazında bulunmuştum Allah’a. Gördüm ki dualarım kabul olmuş. Bana yolsuzluk yaptı diyemiyorlar. Hırsızlık yaptı diyemiyorlar. Kavgadan kaçtı diyemiyorlar. İhanet etti diyemiyorlar. Ülkücülüğüme laf söyleyemiyorlar. Boş yere konuşuyorlar. Onun bunun adayı diyorlar. Kimin adayı olduğumu Samsun’dan açıklıyorum. Ben Alparslan Türkeş’in vasiyetine dayanarak Milliyetçi Hareket Partisi genel başkanlığına aday oluyorum. Türkeş’in adayıyım. Bağbuğ’un adayım Allah’ın izniyle” dedi.
Şartlar ne olursa olsun son tura kadar adaylığını bırakmayacağını ifade eden Dervişoğlu "Beni ve dava arkadaşlarımı ilgilendiren oyları kimin fazla alacağı değil, Milliyetçi Hareket Partisi Başkanlığı'nı kimin daha iyi yapacağı olmalıdır. Bu süreçte MHPli arkadaşlarım da ellerini vicdanlarına koyarak ona göre oylarını vermelerini istiyoruz. Bugün Türkiye sadece terör belasıyla karşı karşıya değildir, oyun ve kumpaslarla siyasal bir kürt sorunu ile karşı karşıya bırakılmaktadır. Milletimizin bu sorunlardan evvel AKP ve Tayyip Erdoğan'dan kurtulması gerekmektedir." diye konuştu.