Doğumda ölen bebek davasında flaş gelişme
AYDIN'ın Nazilli İlçesi'nde 2008 yılında, doğum sırasında Selma Usul'un bebeğinin başını koparıp ölümüne neden oldukları iddiasıyla haklarında 'ihmalli davranarak ölüme neden olmak' suçundan Nazilli Ağır Ceza Mahkemesi'nde 25'er yıl hapis cezası istemiyle dava açılan 2 doktor ile 3 hemşire beraat etti. Bu konuda Sağlık Bakanlığı'na açılan tazminat davasında ise mahkeme anne babaya toplam 100 bin lira ödenmesine karar verdi.
Bozdoğan İlçesi'nde yaşayan inşaat ustası Hasan Usul, 30 Kasım 2008 tarihinde, doğum sancıları tutan hamile eşi Selma Usul'u Nazilli Devlet Hastanesi'ne götürdü. Genç kadını muayene eden kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Cemile Özen, 'iri bebek' ve 'sezaryenle doğum' notunu düşerek hastaneye yatırılmasına karar verdi. Selma Usul, kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Beyazıt Ersoy'un sorumluluğundaki bölüme yatırıldı. Ersoy, hemşerilere normal doğum yapılmasını söyledi. Selma Usul'un öğleden sonra sancıları başlayınca, nöbetçi kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Haluk Uçkan doğuma aldı. Yaklaşık 5 kilo olduğu belirtilen bebeğin başı çıktı, ancak omuzları ve gövdesi bir türlü çıkarılamadı. Telaşlanan doktor Uçkan, hastanedeki diğer doktorları çağırdı, anneyi kurtarmak için sezaryene karar verildi. Annenin karnı açıldı, ancak bu kez bebeğin rahme dönüşü sağlanamadı. İddiaya göre bu sırada bebek yaşamını yitirdi ve doktorlar anneyi kurtarabilmek için bebeğin başını operasyonla alarak gövdeyi anne karnından çıkardı. Selma Usul yoğun bakıma alınırken, kapıda heyecanla bekleyen Hasan Usul'a ise "Anneyi kurtardık, ancak bebeği kaybettik" denildi. Ancak bazı hastabakıcılardan bebeğinin başının kesildiğini duyan baba Hasan Usul, soluğu savcılıkta aldı. Doğumu yapan Dr. Haluk Uçkan ile bölüm sorumlusu Dr. Beyazıt Ersoy ile üç hemşire hakkında, suç duyurusunda bulundu.
Nazilli Devlet Hastanesi eski Başhekimi Fikri Özçetin, annenin hayatının kurtarmak için bebeğin başının operasyonla alındığını söyleyerek, "Olayı duyunca irkildim. Hem emniyet tedbiri aldırdım, hem ilgili makamlara bildirdim. Olay savcılığa intikal etti. Hastane olarak çok üzgünüz" dedi. Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden 5 kişilik adli tıp ekibinin ilk raporunda anne ve bebeğin doğuma sağlıklı girdiği, ancak zor doğum sonunda bebeğin öldüğü ve başının operasyonla alındığı belirtildi.
Ailenin şikayeti üzerine Nazilli Cumhuriyet Başsavcılığı, tarafından önce iki doktor hakkında iddianame hazırlandı. Dr. Beyazıt Ersoy ve Dr. Haluk Uçkan hakkında 1. Asliye Ceza Mahkemesi'ne 'gebe kadını rızası dışında doğum yaptırma' suçundan dolayı 5-10'ar yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. Ancak mahkeme 'ağır cezada yargılanmalı' diyerek dosyayı ağır cezaya gönderdi.
Ağır Ceza Mahkemesi'de işlenen suçun asliye ceza mahkemesi kapsamında kaldığını belirtip, davayı kabul etmedi. İki mahkemenin uyuşmazlığına Yargıtay 5. Ceza Dairesi son noktayı koydu. Ceza Dairesi davanın ağır ceza mahkemesinde görülmesine karar verdi.
Daha önce haklarında takipsizlik kararı verilen üç hemşire hakkında da yargılanmaları yönünde karar verildi. Nazilli Ağır Ceza Mahkemesi'nde Dr. Beyazıt Ersoy, Dr. Haluk Uçkan ile hemşireler Serap Avcı, Suna Dereli ve Havva Baytemir hakkında 'ihmalli davranarak ölüme neden olmak' suçundan 25'er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Daha önceki duruşmada İstanbul Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi'nden gelen iki raporda da sanıkların olayda kusuru olmadığı belirtildi.
Yapılan karar duruşmasına Dr. Haluk Uçkan ile Dr. Beyazıt Ersoy'un avukatı İlhan Avcı, katılırken diğer sanıklar katılmadı. Dr. Haluk Uçkan, olayda kusuru olmadığını belirtip beraatini istedi. Dr. Beyazıt Ersoy'un avukatı İlhan Avcı da "İddianamedeki suç kasten işlenebilen bir suçtur. Sağlık çalışanlarının hastalara yaptıkları müdahalelerde kasıt yoktur. Tıbbi müdahale varsa ihmal vardır. İhtisas dairesinden gelen iki raporda da kusurlu olmadıkları belirtildi. Eğer bebeğe o şekilde müdahale edilmeseydi anne ölebilirdi. Burada anneyi kurtarmak için böyle bir müdahale yapılmıştır. Benim müvekkilim de sadece hastanın yattığı bölümden sorumludur. Doğuma da girmemiştir. Beraatini talep ediyorum" dedi.
Mahkeme heyeti kısa bir görüşmenin ardından beş sanığın da olayda kusuru olmadığını belirtip beraatlerine karar verdi.
Ailenin Sağlık Bakanlığı'na karşı Aydın 1. İdare Mahkemesi'nde 100 bin lira tazminat istemiyle açtığı dava da sonuçlandı. Mahkeme, Bakanlığı, anne ve babaya 50'şer bin lira olman üzere toplam 100 bin tazminat ödemeye mahkum etti. (DHA)