Ender Yorgancılar, yaptığı yazılı açıklamada, salgın sürecinin sürdürülebilir büyüme ve istihdam açısından sanayi sektörünün önemini çok açık bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti.
Türkiye'nin sanayileşmekten ve sanayi sektörünü bilgi çağıyla uyumlu hale getirmekten başka çaresi olmadığına işaret eden Yorgancılar, "Yüz yılda bir görülen salgın koşullarında ekonomide yılın son çeyreğinde yüzde 5,9 ve yılın tamamında gerçekleşen yüzde 1,8 oranındaki büyüme adeta bir mucizedir. Dünya geneli ve birçok ülkede küçülme yaşanması bu büyümeyi çok daha anlamlı kılmaktadır. Büyüme verileri, Türkiye sanayisinin ve ekonomisinin gücünü ortaya koymaktadır." ifadelerini kullandı.
Yorgancılar, büyüme mucizesinin arkasında ise zor yılda yüzde 2 büyüyen sanayi sektörünün bulunduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Ancak son iki yılda ekonomide ortalama büyümenin yüzde 1,3 ile potansiyelin çok altında kalması söz konusudur. Bu durum ise ekonomi yanında sosyal boyutta başta işsizlik olmak üzere bazı sorunları derinleştirebilecektir. Dolayısıyla 2021 ve sonrasının iyi planlanması, yeni ekonomik programın gözden geçirilmesi, yeni ve işlevsel önlemler alınması gerekmektedir."
Tarım sektöründeki büyümenin önemi
Salgın nedeniyle beklenmedik gelişmelerin yaşandığı 2020 yılında büyümeyi sanayi, tarım ve finans sektörlerinin sürüklediğini belirten Yorgancılar, salgına karşı alınan önlemlerin yoğunlaştığı ikinci çeyrek dışında sanayi sektörünün oldukça yüksek bir performans gösterdiğini vurguladı.
Yorgancılar, gıdanın öneminin çok belirgin bir şekilde arttığı, herkesin önceliği iç talebe verdiği bir dönemde Türkiye'nin tarım sektörünün yüzde 4,8 oranında büyümesinin de sevindirici olduğunun altını çizdi.
Yorgancılar, mart ayı içinde açıklanması beklenen ekonomik reform paketinin merkezine de sanayi sektörünün alınmasını gerektiğini savunarak "Salgın sürecinde nicel göstergelerin anlamı azalmış, nitelik önem kazanmıştır. Türkiye'de her alanda bir nitelik sıçramasına ihtiyaç bulunuyor. Bu ihtiyaç sadece yatırım, üretim, istihdam değil aynı zamanda insan-doğa ve üretim-ekoloji boyutlarını da içermelidir. Bunların yanında ahlaki standartlar, eğitim sistemi, liyakat konuları da önem taşıyor. Ayrıca demokrasi, hukuk ve özgürlükler konusundaki eksikliklerimizi de bir an önce gidermeliyiz." ifadelerini kullandı.
POLİTİKA
Sayfa başına git
