EGE POSTASI - DSP İzmir İl Başkanı Ramazan Solmaz ve İl eski Başkanı, DSP İzmir 2. Bölge Milletvekili Adayı Selçuk Karakülçe KRT FM’de Ege Postası İle Gündem Programı’nın konuğu oldu.
SOLMAZ: YÜREĞİMİZLE SİYASET YAPIYORUZ Türkiye’de şekillenmiş bir siyasetin yürüdüğünü ifade eden İl Başkanı Solmaz, “4 yıl gelmek için oy istiyorlar. Kullandıkları bütçelerin 10 da birini DSP’ye verin bakın Türkiye’de siyaset nasıl yapılır. Türkiye’de siyaset adil yapılmıyor. Bütün ilçeleri dolaştık. Halka dokunduğumuzda halk “Ülkenin DSP’ye ihtiyacı var” diyor. Umarım bu düşünce sandığa yansır. İnsanlar bir umutla bekliyor. 2007’de ki bir birleşim bizi geriye götürdü. Yılmadık, çalışıyoruz. Veterinerinden hukukçusuna halk adamından iş adamına adayımız var. Halka dokunan adaylarla yola çıktık. Ekonomiden çok yürek var bizde. Yüreğimizle siyaset yapıyoruz” dedi.
VATANDAŞA DOKUNACAĞIZ “Mutlu insan güçlü Türkiye” sloganıyla sahada olduklarını ifade eden İl Başkanı Solmaz, . Genel Başkanımız sahayı karış karış geziyor. Vaatlerimiz belli. Medyayla bir yere gelen bir parti değiliz. Halkın içinden geliyoruz. Bugün işçi hakları diye bir şey kalmadı. Patates ithal ediyoruz. Bir de çıkıp şunu yapacağız diyorlar. Bir de çıkın halka sorun. Soran yok. İktidarın ve ana muhalefet partisini söylediklerini inanan yok. Genel Başkanımız karış karış geziyor. Halkın sorununu dinliyor. Seçime kadar vatandaşa dokunmaya devem edeceğiz. Ne istediklerini soracağız. Sorunlarını soracağız” dedi.
KARAKÜLÇE: SOLDA BİRLİKTELİK ÖNEMLİYDİ AMA… Seçim takvimi öncesi CHP'yi ziyaret ederek Yunanistan'daki Syrza gibi model oluşturmak, soldaki partileri toplamak için götürülen önerinin kabul edilmeyişiyle ilgili konuşan DSP İzmir Milletvekili Adayı Karakülçe, şunları söyledi;
“İl ve ilçelerimizde sürekli yaptığımız meydan çalışmalarında görüyoruz. Sol iktidara ihtiyaç var. Türkiye’de de Syrize modelinin denenmesi olurdu. Genel Başkanımız CHP Genel Başkanı’nı ziyaret etti. “Biz egomuzu yendik buraya geldik” dedi. DSP’nin bu yaklaşımı CHP tarafından basitçe geçiştirildi. ‘Güvercin’i ‘Altok’un altına koyalım dedik. Kongrelerimizi toplayalım. Sizler güvercini koyma kararı alırken bizler de partimizi kapatma kararı alalım dedik. Genel Başkanımız da bilgi birikimi tecrübesiyle ülkeyi yönetmeye talipti ama tüm egolarından arınarak bir el uzattı. Sol da birliktelik projesi önemliydi. Domino etkisi yapabilirdi. Sol iktidarı yakalamanın arifesindeydik. CHP’nin Genel Başkanı bunu elinin tersiyle itti. Fırsat kaçtı. DSP’liler olarak bundan vazgeçmiş değiliz. Türkiye’de 81 il de sahadayız. Sol olduğunu söyleyen CHP’li adaylara sesleniyorum. Sadece örgütlerinize gitmeyin halka gidin. Adaylarımız yürekleriyle mücadele ediyor. Sahada buraya gelen ilk milletvekili adayı sizsiniz diyorlar. Hem sevinçliyim hem de devletten devasa bütçeler alan siyasi partilerin adaylarının hala halka gitmemeleri beni üzüyor. Vatandaş yazar kasa atıyordu. Şimdi vatandaş bakanlığın önünde sütüne benzin döküyor. Canından bezmişler. Vatandaş böyle bir durumdayken solun iktidarı için model önerdik. Maalesef kötü cevap aldık. Halka umut olmaya devam edeceğiz.
SIRTIMIZDAN EKSİK OLMAYAN SOPA Alanda “Neden birleşmiyorsunuz…Neden bölüyorsunuz” diye tepkilerle karşılaştıklarını ifade eden Karakülçe, “ Sırtımızdan eksik olmayan bir sopa gibi bu eleştiriler. Tabi ki güceniyoruz. Bu ülkeye CHP’liler ne kadar hassasa biz de o kadar hassasız. Hatta bu son seçimde biz daha hassasız. Bu bir sitem değil. Heyecan ve arzu edilenin yapılamaması. İzmir’de 28 ilçeye sahip olan CHP Türkiye’ye ışık olmayı başaramadı. Biz bu görevi bize bırakın demiyoruz. Ülke AKP’den inim inim inliyor. Biz solun iktidarı için adım attık ancak karşılık bulmadı” dedi.
2014’TE CHP ÖNSEÇİM YAPSAYDI BÖYLE OLMAZDI Yerel seçimde CHP’nin 8 ilçeyi kaybetmesinde faturanın DSP’ye kesilmesini haksızlık olarak değerlendiren Karakülçe, “ Bir gerçek ortaya çıkardık yerel seçimlerde. Siyasette iktidar olduğunuzu hissedip insanların biat etmesini isterseniz faturasına hazır olmanız gerekir. Bornova’da Kamil Okyay Sındır’ın suçu günahı neydi. Neden aday olmadı. Bu dönem nasıl milletvekili adayı oldu. Üyelerin tercihini alarak. Eğer ki DSP yerel seçimde o çıkışı yapmasaydı bugün bunlar olmazdı. 2014’de inandırıcılıktan uzak siyaset üretenler kendilerine çeki düzen vermek zorunda kaldı. 20 yıldır önseçim yapmayan parti bütün üyeleriyle önseçim yaptı. CHP, önseçimi 2014’te uygulasaydı bu arkadaşlar zaten bize gelmezdi. O dönem bize gelenler birer demokrasi neferidir. CHP neden oldu diye kendisine bakması lazım. DSP üzerinden siyaset yapmak kolay. Halka mazeret göstermek kolay. Olay hiçte söylenildiği gibi değil. Kendilerine baksınlar. Pişmanlık duyması gereken biz değiliz. CHP olmalı…Asıl geçmişte bir çok başkanımızı transfer ederek bizi kurtuluş yolu görmeleri siyasi nezaketsizliktir. Bazı birleşmeler vardır çoğunluk yaratır bazı birleşmelerde azınlık yaratır. Biz bütün her şeyi geride bıraktık. Genel seçimlerde ‘gelin’ dedik. Oluşacak eksikliğin mazeretlerini kime bulacaklar bu sefer'
DEĞERLERİNİ GÖZDEN GEÇİRSİNLER Yerel seçimlerde CHP’den DSP’ye giden bazı isimlerin genel seçimlerde CHP için çalışacaklarını açıklamalarını değerlendiren Karakülçe, “ Böyle düşünüyorlarsa kendi etik değerlerini, kimlik değerlerini gözden geçirmeleri gerek” dedi.
DEVLET YARDIMI İÇİN YÜZDE 3 “Hedefimiz sandıktan çıkmak” diyen Karakülçe, “ Siyasi realitelerle karşı karşıya kaldığımızda seçim barajı Türkiye’de yüksek ve anti demokratik. Bunla mücadele etmiş yegane parti DSP’dir…İnsanlar dört parti üzerinden kendilerini ifade etme şansı var mı…Korku barajları var. İstikrar sürsün, oylar bölünmesin gibi…Bizim iddiamız hep iktidar oldu ancak yaşanan bir yığın olayı göz önüne aldığımızda DSP yeniden kendini kuran bir parti. 5 yıl içinde 3 kurultay yaptık. Kurumsallaşmaya çalışıyoruz. Devlet yardımları içinde yüzde 3 barajı var. Bunun çabası içindeyiz. Yüzde 10’u da aşmak istiyoruz” dedi.
BİR KİŞİ DE OLSA SESLENECEĞİZ 29 Mayıs’taki miting hakkında bilgi veren Karakülçe “ Mitingimizi yapacağız. Adaylarımız Genel Başkanımız halkın elini sıkacak. Vaatlerimizi anlatacağız. Partiler binlerce lira harcıyor. Bizim böyle bir durumumuz yok. Alanda olacağız. Yüreklice sesimizi duyuracağız. Bir kişi de olsa…Ses düzenimizin olmadığı yer de manav kasalarına çıkacağız. Bunu bize Ecevit öğretti” dedi.