CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin ekonomi performansıyla dünya çapında bir efsane olduğunu belirterek vatandaşlara “Varlık Barışı” çağrısı yaptı. Erdoğan, “Evinizde yastık altında tuttuğunuz dövizlerinizi, paralarınızı, altınlarınızı bankalara yatırarak lütfen sisteme sokun ve ülkemizin büyümesine katkıda bulunun. Gel Varlık Barışı’nda hem kazan hem de ülkeye kazandır” dedi.
Erdoğan, işadamları, esnaflar ve şehit ailelerinin de katıldığı ATO iftarında şu mesajları verdi:
“Türkiye geçtiğimiz 16 yılda ortaya koyduğu ekonomi performansı ile dünya çapında bir modeldir, efsanedir. Ülkemizi 16 yılda 3,5 kat büyüterek gelişmekte olan ülkeler arasında en ileriye çıkartarak gelişmiş ülkeler sınıfına bir adım mesafeye taşıdık. Bu dönemde Türkiye yıllık 5,7 büyüme ortalamasıyla dünyanın iki katı bir gelişme gösterdi. Satın alma paritesine göre 18’inci sırada olan ülkemizi 13’üncü sıraya çıkardık. Bundan 16 yıl önce bir Türk vatandaşı AB vatandaşlarının üçte biri kadar gelire sahipti. Bugün üçte ikisi kadar bir gelire sahip hale gelmiştir. Hedefimiz 2023’e kadar bu oranı eşitlemektir.
SABOTE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR
Türkiye 10 yılda 8 milyon istihdam ile Avrupa ülkelerinin tamamından daha fazla iş alanı açmıştır. Bir yandan geliri, bir yandan istihdamı artırarak eşine az rastlanır bir başarı hikayesine imza attık. Son günlerde kurlar ve faizler üzerinden oynanan bir oyunla ekonomimiz sabote edilmeye çalışılıyor. Türkiye’nin ne gelirlerinde ne giderlerinde ne borçlanmasında ne borçlarını ödemesinde en küçük sıkıntısı yoktur. Tam tersine makro rakamlara bakınca Türkiye bırakınız gelişmekte olan ülkeleri, gelişmiş ülkelerin çoğunun dahi ilerisinde bir fotoğrafa sahiptir. Bütçe açığından, borç stokumuza, döviz varlığımızın borçları karşılama oranından bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik oranına, büyüme rakamlarına kadar ekonomi ile ilgili ne kadar gösterge varsa hepsi de çok iyi düzeydedir. İhracatımız 36 milyar dolardan, 162 milyar dolarla rekor kırdı. Turizmle vurmak istediler. Bu yıl 40 milyon turisti ağırlayacağız tüm zamanların rekoruna gidiyoruz. Tüm zamanların rekoruna gidiyoruz. Bu yılın ilk çeyrek rakamları açıklanacak göreceğiz bakalım Türkiye büyüyor mu, küçülüyor mu'
AMA ÇÖKERTEMEYECEKLER
Ekonomimize bakarak değil, ülkemiz aleyhinde oluşturulan havayı körüklemek için açıklamalar yapan kredi derecelendirme kuruluşları büyüme rakamlarımızı görünce bakalım mahcup olacaklar m? Onların derdi ne biliyor musunuz, 24 Haziran. 24 Haziran’da acaba AK Parti’yi, Erdoğan’ı çökertebilir miyi? Bütün hesapları bu. Ama çökertemeyecekler, başaramayacaklar. Öyle sipariş üzere kredi derecelendirme kuruluşlarının verdikleri oranlarla bir yere gidemezler. İşte komşumuz Yunanistan’da batmışlar adamlar, bitmişler. Batmış, bitmiş adamları dört kat dereceyi yükseltiyor. Ya bunlar batmış. Çökmüşler. Sen oradan onu yükseltmekle kurtarıyor musu? İşte buyur sokakların hali. Ne haldeler görüyorsunuz. Kur, faiz ve enflasyon sarmalıyla bozulmak istenen ekonomimiz 24 Haziran’ın ardından yeni ve çok daha güçlü bir yükselişe geçecektir. Onun da müjdesini şimdiden veriyorum. Biz yatırımları 16 yılda 11 kat arttırmıştık. Son yıllarda küresel ekonomideki finansal daralmanın etkisiyle uluslararası yatırımlarda bir gerileme yaşadık. Ancak Türkiye’nin cazibesi öylesine büyük ki küresel düzeydeki sıkıntılara rağmen yatırımları yeniden arttırabileceğimize inanıyorum. Seçimlerin hemen ardından bu konuda kolları sıvayacak ve daha çok gayret göstereceğiz. Bugüne kadar Türkiye’ye güvenip yatırım yapan hiç kimse pişman olmamıştır, olmayacaktır.
YASTIK ALTINDAKİLERİ ÇIKARIN
Buradan tüm vatandaşlarıma çağrıda bulunuyorum. Evinizde yastık altında tuttuğunuz dövizlerinizi, paralarınızı, altınlarınızı bankalara, katılım şirketlerine ve diğer yatırım mecralarına yatırarak lütfen sisteme sokun ve ülkemizin büyümesine hep beraber katkıda bulunun. Biz Varlık Barışı’nı bunu için çıkarttık. Gel Varlık Barışı’nda hem kazan hem de ülkeye kazandır. Maliye Bakanım oradan uyarı yapıyor, vergi de yok diyor. Vergi de yok, gel kazan. Bundan daha güzel imkan olur m? Hem kayıt dışından da kurtuluyorsun, her şeyi kayıt altına alıyorsun. Dolayısıyla Türkiye’nin kayıt dışı ekonomiyle yürütülmediğini de ispat ediyorsun. Bu adımı atmamız lazım. Türkiye’nin kaynağa ihtiyacı var. En büyük kaynak milletimizin, işadamlarımızın, sanayicimizin, tüccarımızın kendisidir. Gelin İmar Barışı’nda da hep beraber yerimizi alalım. İmar Barışı ile birlikte halkım çok şeyler kazanacak. Tüm vatandaşlarımızın bu imkanları kullanarak kendisine, geleceğe daha güvenle bakabileceği bir iklim oluşturmasını diliyoruz. İşte bunun için vakit Türkiye, vakit ekonomi vakti diyoruz.” HÜRRİYET