Erdoğan, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) nezdinde kurulacak "Donör Fonu"na ilişkin işbirliği anlaşması imza töreninde, EBRD Başkanı Suma Chakrabarti ile en son 2013'te ev sahipliği üstlenilen EBRD yıllık toplantıları vesilesiyle bir araya geldiklerini dile getirerek, bu zaman süresince bankayla ilişkilerin daha da geliştiğini ve kuvvetlendiğini memnuniyetle gördüğünü ifade etti.
Türkiye'nin kurucu üyelerinden olduğu EBRD'nin 2009'dan bu yana ağırlıklı olarak özel sektör olmak üzere, çok önem verilen kalkınma konusunda bir ortak olduğunu vurgulayan Erdoğan, bugüne kadar Türkiye'ye yaklaşık 10 milyar avro gibi ciddi bir finansman sağlandığını kaydetti.
Türkiye'nin son 3 yıldır EBRD'nin en fazla yatırım yaptığı ülke konumunda olduğunu belirten Erdoğan, finansman miktarından öte bankanın Türkiye'deki yatırımlarının kalitesinin de oldukça yüksek olduğunu anlattı.
Türkiye'nin yatırımlarının EBRD'nin kalkınma hedefleri açısından son derece başarılı bir performans sergilediğini dile getiren Erdoğan, "Bu durum bankayla olan ilişkimizin her iki taraf için de ne kadar verimli olduğunu gösteriyor. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'nın Türkiye'deki başarı hikayesinin arkasında şüphesiz ki bir çok unsur bulunuyor. Bunların başında ülkemizin sunduğu iş ortamıyla birlikte dinamik gelişime açık ve üretken bir özel sektöre sahip olmamız geliyor. Diğer bir destekleyici unsurun ise Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası'yla ülkemiz arasındaki etkin iş birliği olduğunu belirtmek isterim." değerlendirmesini yaptı.
Bu noktada bankanın Türkiye stratejisiyle hükümetin reform programının aynı çizgide olmasının özelikle de iki taraf arasında sağlıklı ve başarılı bir ortaklık zemini oluşturduğunu vurgulayan Erdoğan, ortaklığın aynı zamanda her daim açık tutulan iletişim kanallarının varlığıyla da güç kazandığını söyledi.
"Kalkınma yardımı politikası daha da çeşitlenecek"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin gösterdiği özverili ve kararlı tutumun da bu sürece katkı sağladığına inandığını belirterek, "Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile süregelen sağlam iş birliğimizi bugün imzalanacak olan anlaşma ile yeni bir safhaya taşıyoruz. Bu fon ikili kalkınma yardımlarımız bakımından da önemlidir. Özellikle resmi kalkınma yardımlarına büyük önem veriyoruz. Dünyanın en fazla insani yardım yapan ülkelerinden biri Türkiye'dir. Eğer bunu milli gelire oranla alırsak Türkiye 1 numaradır. Geçtiğimiz yıl insani yardımlarda Amerika'dan sonra milli gelire oranla ikinci sırada yer almamız sıradan bir olay değildir." diye konuştu.
Oluşturulan işbirliği fonuyla kalkınma yardımları politikasını daha da çeşitlendirdiklerini ifade eden Erdoğan, bu alanda 25 yıllık tecrübeye sahip EBRD ile kendilerinin belirledikleri sektör ve ülkelerde kalkınma yardımları yapmaya devam ettiklerini, bankaya yaptıkları bu yatırımın geri dönüşünün oldukça verimli olacağına inandığını belirtti.
İmza törenini, sadece işbirliği fonunun tesisi için atılan bir adım olarak görmediğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bugün burada aynı zamanda ülkemizin ekonomi ve finansman alanında ulaştığı noktaya da şahitlik yapıyoruz. Bir zamanların IMF kapısı önünde borç bekleyen Türkiyesi artık geride kalmıştır, bu yok. Yabancı yatırımcıların gelmekten çekindiği o eski Türkiye, artık geçmişte kalmış acı bir hatıradır. Türk ekonomisi o denli sağlam temellere dayanıyor ki işte üçüncü çeyrekte yüzde 11 gibi bir büyüme yakalamak suretiyle nasıl bir toparlanma süreci içerisinde olduğunu ortaya koymuştur. Bunun yıl sonu itibarıyla 2017'nin genelinde yüzde 7 civarında bir büyümeyle noktalanacağını da şu anda görüyoruz. 2018'i çok daha kararlı bir şekilde yürüyerek, bu yakaladığımız büyümeyi asla geriye düşürmeden kararlılıkla devam ettireceğiz. Bu konuda inancımız, kararlılığımız tamdır ve bize inanan, bizimle beraber bu yolculukta kararlı adım atmak isteyenlerle inanıyorum ki ne onlar mahcup olacaktır ne de biz."
Kredi derecelendirme kuruluşları
Bir gerçeği söylemek istediğini dile getiren Erdoğan, "Bazı kredi derecelendirme kuruluşlarının hala ideolojik yaklaşımlarından kurtulabilmiş değiliz. Bunlar yine o ideolojik yaklaşımlarına devam ediyorlar." dedi.
"Hala Türkiye'nin bu noktada istikrar ve güven vermediğini söyleyecek kadar ideolojik yaklaşım içerisinde maalesef patinaj yapıyorlar. Bunlara ya bu işi öğreteceğiz ya bu işi öğreteceğiz. Zira Türkiye böyle bir ülke değil." diyen Erdoğan, Türkiye'nin yatırımlarıyla da üretimiyle de şu anda dünyadaki müstesna ülkelerden biri olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 Temmuz darbe girişimi de bölgemizdeki çalkantılar da dünya finans sistemindeki sorunlar da ekonomimize etki etmemiştir, etki etmiyor. Hamdolsun Türk ekonomisi 2017 yılında dünyanın en çok büyüme kaydeden ekonomilerinin başında yer aldığına göre, bütün sıkıntılara rağmen, 2018 çok daha farklı olacaktır." ifadelerini kullandı.
Yatırımcılara ve iş insanlarına "Türk ekonomisi büyümeye, Türkiye'ye yatırım yapanlar da kazanmaya devam edecektir." diye seslenen Erdoğan, EBRD'nin Türkiye'ye güven duyan, Türkiye'nin ekonomik potansiyelini layıkıyla tahlil etmiş bir kuruluş olarak takdir kazandığını, bankayla Türkiye arasındaki güçlü işbirliğini taçlandıran anlaşmanın banka ve fondan faydalanacak ülkeler için hayırlara vesile olmasını temenni etti.
İmza törenine Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, EBRD Başkanı Suma Chakrabarti, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ve çok sayıda davetli katıldı. Konuşmaların ardından Şimşek ve Chakrabarti işbirliği anlaşmasını imzaladı. Program aile fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi. (HÜRRİYET)