Gazeteci Bünyamin Aygün Istanbul'da
Faik KAPTAN/İSTANBUL,() SURİYE'de kaçırılan ve 40 gün rehin tutulduktan sonra özgürlüğüne dün akşam saatlerinde kavuşan Milliyet gazetesi foto muhabiri Bünyamin Aygün, bugün saat 14.15’de THY’ye ait bir uçakla Adana’dan...
Faik KAPTAN/İSTANBUL,() SURİYE'de kaçırılan ve 40 gün rehin tutulduktan sonra özgürlüğüne dün akşam saatlerinde kavuşan Milliyet gazetesi foto muhabiri Bünyamin Aygün, bugün saat 14.15’de THY’ye ait bir uçakla Adana’dan İstanbul’a geldi.
Atatürk Havalimanı İçhatlarda oğlu Batuhan, akrabaları ve Gümüşhaneli hemşehrileri tarafından coşkuyla karşılanan Bünyamin Aygün’ü kucaklayan yakınlarından biri, kendisini havaya kaldırarak gelişini kutladı. Karşılamaya gelen Gümüşhaneli hemşehrileri de “ Gümüşhane seninle gurur duyuyor” sloganları attı.
Meslektaşlarının da yoğun ilgisi karşısında yaşadıklarını anlatan Bünyamin Aygün, Suriye’nin kuzeyi için sorulan bir soru üzerine, “Suriye’nin kuzeyinde Türk istemiyorlar. Buraya gelmeyin, diyorlar” dedi. Aygün, şöyle konuştu: “Açıkçası savaş bölgesindesin ve casuslukla sorgulanıyorsun. Biraz yorucu oldu. Fiziksel bir zulüm görmedim. Türklerin yanında bulunduğum süreç çok güzeldi. Türkçe konuşabildiğimiz ve birbirimizi anladığımız için daha iyi davrandılar. Sonra onların yanından ayrılınca ve orada iç savaş başlayınca biraz daha sıkıntılı oldu.
Bu arada İHH vakfı 10 gündür orada bir şey için mücadele ediyor. Bir gazeteciyi kurtarmak için mücadele ediyor. Türkiye foto muhabirleri derneği sürekli yürüyüşler düzenliyor ve oradakiler 'sen ne kadar önemli bir insanmışsın ki senin için miting yapıyorlar' demeye başladılar. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti yürüyüş düzenliyor Gümüşhaneli hemşehrilerimiz yürüyüş düzenliyor. Bunlar orada hepsi olumlu yansıyor. Meslektaşlarımın o dayanışmasına onlar da şaşırdılar. Sürekli internetten takip ediyorlar onlardan bir tanesi bana gelip söylüyorlardı bu yaşananları.”
KÜÇÜCÜK BİR ODADA BİR DİLİM EKMEĞE MAHKUMDUK
Bünyamin Aygün dışarıda devam eden çatışmaları devamlı duyduklarını ancak ne olduğunu anlamadığını belirterek sözlerine şöyle devam etti:
“ Muhaliflerin kendi arasındaki iç çatışma hepsi bana belki 20 metre belki 10 metre yakınımızda ağır makineli tüfeklerle uçaksavarlarla çarpışıyorlar. Ben dışarıda ağır çatışmaların olduğunu biliyorum ama bir iç çatışma olduğunu bilmiyordum.
İnfaz olayını bizim yanımızda yapmıyor başka yerde karar veriliyor. Ben onu bilmiyorum çünkü benim gözlerim kapalıydı. Bunlardan haberimin olması mümkün değil. Yanımda son alındığımda Suriyeliler vardı. Onlar da kurtulmuştur herhalde. Tek gazeteci bendim.”
Eşinin ve ailesinin kendisini evlerinde beklediğini söyleyen Bünyamin Aygün bir gazetecinin, “Serbest bırakılacağının haberini nasıl aldını? “ şeklindeki sorusuna işe şu cevabı verdi:
“ Serbest bırakılmadım ki ben. Üç gün çatışmalar devam etti. Ama ben bunun bir kurtarma operasyonu olduğunu bilmiyorum yada bir iç çatışma olayı olduğunu bilmiyordum. 3'üncü günün sonunda içeriye girdiler ve 'artık özgürsün' dediler" diye konuştu. Kurtaranların, kendilerini Özgür Suriye ordusuna bağlı bir grup olarak tanıttıklarını belirten Aygün, "Suriyelilere de 'siz de özgür kalacaksınız' dediler. Beni tutanlarla 3-4 gün çatıştılar sanırım kan dökülmeden teslim oldular beni tutanlar. Türkçe bilen vardı” dedi.
KAÇIRILDIĞIM 20 GÜN KAMUOYUNU DUYURULMADI.
Bünyamin Aygün, kaçırılışının profesyonelce olduğunu belirtti ve “ Bu iş sanıyorum Türkiye’de profesyonelce yürütülmüş bir operasyon. O 20 gün çok profesyonelde atılmış adımların sonucu. Bunu ben bilmiyorum. Belki iyi olurdu belki de daha kötü olurdu. O yüzden profesyonel yönetildiği için o konuda yorum yapamıyorum” dedi.
Bir gazetecinin,” Suriye’nin kuzeyi nasıl neye benziyor' sorusuna ise Bünyamin Aygün, "Bana oradaki gazeteciler, şunu söylediler. 'Buraya Türk gazeteci gelmesin artık. Türk gazetecileri özellikle burada istemiyoruz. Buraya gelmeyin buraya geldiğiniz zaman başına bunların daha da ağırları gelecek. İstemiyoruz sizi' dediler" şeklinde yanıt verdi. Rehin tutulduğu süre içinde Killim diye bir kasabada bir evin deposunda kaldığını söyleyen Aygün, “Beni kurtarmak için oraya gelen Özgür Suriye Ordusu ..... bütün yolları kestiği için bize yiyecek gelmiyordu ekmek suyla besleniyorduk” dedi. Aygün, “Burası ne olursa herşeye rağmen ülkemdeyim. Siz gazeteci arkadaşlarımla beraberim son derece mutluyum. Dün gece uyumadım ondan önceki gece de çatışmadan dolayı uyuyamıştım. Zaten uyuyamıyorsun çatışmalar dibimizdeydi. Şu an da uyusam mı uyumasam mı diye düşünüyorum acaba bu rüya mı sonradan bozulur m? Çünkü rüyalar benim için çok gerçekti. Keşke uyanmasaydım" diye konuştu. Bünyamin Aygün, daha sonra evine gitti.