Günaydın'dan İzmir'de sert kontra!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, İzmir'de gündemi değerlendirdi. Günaydın, taşeron, metro çalışmaları ve Başbakan'ın açıkladığı anketle ilgili konuştu. Günaydın, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a canlı yayında metroyu konuşmak için hodri meydan dedi.İlçelerde belediye başkanlıkları için ortaya çıkmaya başlayan aday adaylarına da mesaj gönderdi.
SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ - Cumhuriyet Halk Partisi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın,Kitap Fuarı’nda düzenlenecek ‘yerel yönetimler ve demokrasi’ başlığındaki panel için geldiği İzmir’de Ege Postası’na açıklamalarda bulundu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Üçyol-Üçkuyular metro hattındaki keşif artışı talebine Çankaya Köşk'ünden onay çıkması ve yaşanan ihale krizinde Ankara Bölge İdare Mahkemesinin İZELMAN’ın itirazını haklı bularak yürütmeyi durdurması Büyükşehir Belediyesi’ne nefes aldırırken, CHP ve AK Parti arasındaki makasın Başbakan’ın açıkladığı anket sonucuna göre daralması her iki partinin il başkanları ve İzmir milletvekillerini karşı karşıya getirmişti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın’ın da gündeminde taşeron, metro ve anket vardı.
“TAŞERONUN NEDENİ AKP”
İZELMAN kriziyle birlikte bir kez daha gündeme gelen taşeronlaşmaya dikkat çekerek başladığı konuşmasında Günaydın, “Türkiye’de mevcut çalışma ilişkilerini düzenleyen organ TBMM…Buradaki çoğunluk AKP’ye ait... AKP’nin arzu ettiği çalışma ilişkileri düzeni şuanda Türkiye’de çalışıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı da AKP’li...Türkiye’de bir taşeron sistemi var ise bunun nedeni mevzuatta buna izin veren ve uygulamalarıyla destekleyen emeğin sömürülmesine yönelik bir düzen kurulmasında tereddüt duymayan AKP hükümetidir...” ifadelerini kullandı.
"YILDIRIM ÇARPITIYOR" 
Günaydın’ın hedefinde Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım vardı. Bakan Yıldırım’ın geçtiğimiz günlerde geldiği İzmir’de taşeronlaşma konusunda Kocaoğlu’nu hedef aldığı “ Ben yanlış hatırlamıyorsam, belediye başkanı’ ben taşeronu İzmir’de bitirdim’ demişti. Demek ki bitmemiş. İzmirlilere doğruyu söylememiş” sözlerini hatırlatan Günaydın, “ Yaptığı açıklamayı siyasi yaşamı açısından en talihsiz açıklama olarak görüyorum. Siyasal nezaketsizlik ifade etmiyor ancak açıkça bir meseleyi çarpıtıyor.AK Parti’nin taşeron düzene olan bakışının yanında CHP ve İzmir Büyükşehir Başkanı ne yapmaya çalışıyor. CHP diyor ki ben iktidara geldiğimde emeğin sömürülmesi anlamına gelen taşeron sisteme son vereceğim diyor. Nered? TBMM’de… Çıkartacağımız kanunla çalışma ilişkilerini düzenleyip taşeronu tarihe gömeceğim diyoruz.... Biz bunu yapana kadar belediyelerimiz şirketleri aracılığıyla taşeron firmaların belediyelerine girmesini engellemeye çalışıyor. Belediye şirketi ihaleye teklif veriyor. Başka taşeron da ihaleye teklif veriyor. İhale mevzuatını kim hazırladı AKP…Mevzuata göre en düşük verene ihaleyi vermek zorundasın. Bugüne kadar bu ihaleleri en düşük fiyatlarla belediye şirketlerin de tuttular. Bunlar ne yapıyorlar. Kar edecek fiyatların altına ilerek AKP yandaşlığı çerçevesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki taşeronu engelleme mücadelesini kırmaya çalışıyor” dedi.
“KOCAOĞLU’NUN TAŞERONU KALDIRMASINI HAZMEDEMİYORLAR”
“Binali Yıldırım İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olsaydı, hani bunun rüyasını kuruyor ya bir an için olduğunu düşünelim ne yapardı'” diyen Günaydın şöyle devam etti; “ Bu ihaleyi açtığı zaman en düşük teklifi x firması verdiğinde ne yapabilirdi. Yapacağı bir tek şey vardı şirketi aracılığıyla eğer istiyorsa yürütmeyi durdurma talebini de içeren iptal istemli dava açmak olurdu. Yıldırım bunu açmazdı. Çünkü onun hükümeti taşeron uygulamayı zaten geliştirmek istiyor. Kocaoğlu neden o davayı açıyor. CHP’li olduğu için emeğin sömürülmesini engellemeye çalışıyor. ‘Hani taşeronu kaldırmıştı. Demek ki kaldıramamış’ sözünün altında ne va? ‘Biz uğraşıyoruz Büyükşehir’le… Bu taşerona son veren sistemi, kırmak için elimizden geleni yapıyoruz’ mantığı var. Bu AKP’nin ilk icraatı mı'. 397 yıl hapis istemiyle açılan davanın özel yetkili mahkemelere gitmesini gerektiren mesele sendikanın güya zor kullanarak insanları ihaleye sokmak istememesi olarak anlatılmadı mı bize... Oysa böyle bir zor yoktu. AKP, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin taşeronu kaldırmasını hazmedemiyor. Bugüne kadar dengeli kişiliği tırnak içinde ‘adil olmaya gayret eden açıklamalarına’ tanık olduğumuz Bakan Yıldırım’ın ilk kez bu kadar çarpıtmaya girmesini kendisi adına büyük bir talihsizlik olarak not ettim”
“MİLLETVEKİLİ OLDUĞU KENTİ CEZALANDIRIYOR”
Köşk’ten onay alan keşif artışı ekseninde sözlerini metro çalışmalarına getiren Günaydın’ın hedefinde yine Bakan Yıldırım vardı. Bakan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye iki soru önergesi verdiğini belirten Günaydın, “ 14 Aralık 2012 tarihinde TBMM Başkanlığı’na Bİnali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdim. Yasal olarak 60 gün içinde yanıtlanma zorunluluğu var. Ne sormuşum Ankara’da kaç metro hattını devraldınız, toplam ne kadar para aktarıyorsunu? Aynı tarihte yine Bakan’a İstanbul için sordum. Ne kadar metro hattını devir aldınız ne kadar para harcadınız. İkisine de cevap veremedi Bakan Yıldırım… Kanıtı da ‘gelen kağıtla dosyasına işlenmiştir’ yazısı... Cevap niye veremiyor. Bu bilgi kendisinde yok m? Var. Yıldırım İzmir Milletvekili…İzmir metrosuna destek vermiyor. Ankara ve İstanbul’a veriyor. Ankara’da 3 metro hattını devraldı. 3 milyar 40 milyon lira Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne kaynak verildi. Bakan Yıldırım bana desin ki 3. 40 değildir 3. 39’dur…Diyemez…Bilmediğimiz bilgiyi gerekçesine hakim olmadığımız bir iddia ortaya koymuyoruz. İstanbul’da 4 metro hattını devraldılar. Kaç para devrettiklerini sır gibi saklıyorlar. Ankara İstanbul’a toplam 7 milyar lira kaynak veren Bakanlık İzmir metrosuna bir kuruş para aktarmamıştır. ‘Aliağa Menderes Hattı’na para verdik ya’ diyebilir..İzmir’i bilenler ve biraz teknikten anlayanlar kenti kuzey güney hattında bölen sistemin banliyö olduğunu bilir. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin aktardığı para 600 milyon liradır. Protokol yapılmıştır Devlet Demiryolları hattını kullandırtmıştır. Metro hattına ise altını çiziyorum bir kez daha bir kuruşluk katkısı yok. Burada ‘ biz devralalım dedik diyebilir’ Biz bitirmek üzere olduğumuz metroyu niye devredelim Ulaştırma Bakanlığı’na…Nasıl İstanbul’da ve Ankara’da yeni hatlar yapmak için üstlenmek istiyorsun gel sana İzmir’de yeni bir hat verelim bir yıl içinde bitir. Milletvekili olduğun kenti cezalandırmak istiyorsun” diye konuştu.
RAKAMLARLA ANLATTI
İstanbul, Ankara ve İzmir’deki metro çalışmalarının maliyeti hakkında detay veren Günaydın, keşif artışı talebinin İzmir metrosuna büyük bir mali yük yüklemeyeceğinin altını çizdi ve şunları söyledi; “ 3 kent metro yapıyor. Adını vererek söylüyorum. 21 bir kilometrelik İstanbul Kartal- Kadıköy hattı kilometre başına maliyeti 142 milyon lira…Ankara’da devam eden Çayyolu –Keçiören- Sincan hattı…Maliyeti vagonlar hariç 90 milyon liradır…Toplamda 100 milyon lirayı aşacağından tereddüt yoktur. İzmir metrolarının maliyetini bir kez daha söylüyorum…Kilometre başına 60 milyon liradır. ‘En ucuz metroyu yapıyorsunuz diye övünüyordunuz… Keşif artışı istediniz..Gördünüz mü metrolarınız pahalıya çıkacak’ diyebilirler….Matematik diye bir bilim var. Bunu inkar etmek 21. yüzyılda mümkün değil. 2 firmaya toplam keşif artışının maksimum tutarı 50 milyon lira bile değil. Bunu hat uzunluğuna böldüğünüzde kilometre başına maliyet artışı 4 milyon lira bile değildir. Taş patlasın maliyet kilometre başına 70 milyon lira olacaktır”
YILDIRIM’A CANLI YAYIN ÇAĞRISI
Günaydın konuşmasında Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’a da bir çağrıda bulundu. Günaydın, “ Bakan ben değilim. Müsteşarım yok. Altımda binlerce uzman hesap yapmıyor. Desin ki Bakan ‘gel kardeşim canlı yayında bir karşılıklı oturalım metroyu konuşalım’. Gerçek ortaya çıkar. Ancak sen gidip de karşılıklı bir araya gelişlere yanaşamayıp uzaktan ‘taşeronu kaldıramadı gördünüz mü metroyu yapamadı gördünüz mü’ diyerek siyaset yaparsan bunu İzmirliler kabul etmez” dedi.
CHP 49 AK PARTİ 37
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti’nin Ege milletvekilleriyle gerçekleştirdiği toplantıda İzmir’e yönelik açıkladığı ankete değinen Günaydın, İzmir’deki son durumu açıkladı. İzmir’de fark kapanıyor algısı yaratılmaya çalışıldığını belirten Günaydın, “ Ben Başbakan’a hangi firmayla çalışıyorsa hemen o firmayı değiştirmesini tavsiye ediyorum. Bizim yaptığımız gibi 3 farklı firmayla çalışarak sonuçları kontrol etmesini öneririm. Gerçeği söyleyeyim. İzmir’de CHP’nin oyları 49 bandındadır. AKP’nin oyları da 36-37 düzeyindedir. Başbakan hangi farkı kapattığını sanıyor emin değilim. Bir yıl içinde farkın nereye açılacağını göreceğiz. Bakanıyla vekiliyle istedikleri kadar çarpıtsınlar gerçeği denetlenebilir rakamlarla ortaya koymaya devam edeceğiz” dedi.
“MÜMKÜN OLSADA İZMİR’DE YAŞASAM”
Günaydın, son zamanlarda AK Parti Genel Başkan Yardımcıları’nın da İzmir’e yönelik yaptıkları eleştirilere cevap verdi. Geçtiğimiz hafta geldiği İzmir’e ‘büyümüş bir kasaba’ diyen AK Parti genel başkan Yardımcısı Mustafa Şentop’u hedef alan Günaydın, “ Ankara’da yaşıyorum İzmir’e her gelişlimde mümkün olsa da İzmir’de yaşasam diyorum. İzmir’de hem büyük bir kentin gerektirdiği her türlü yaşam özelliğini görüyorsunuz hem de doğalı bozulmamış betona teslim etmemiş bir kent yönetimi görüyorsunuz. Mustafa Şentop hangi kette yaşar bilmem. Şehircilik adına ne eğitimi var bilmem. Sayın Şentop kentleşmeyi İstanbul’da cami minarelerinin boyunu aşan gökdelenler olarak görüyor ise bu Amerika’da 100 yıl evvel terk edildi.İzmir ne yapıyor. Dikine gelişmiyor. İnsanları betonun içine hapsetmiyor. Yaşam alanları kuruyor. Mustafa Şentop bana Sasalı’yı gezip gezmediğinden söz etsin. Ya da Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 18 yılda hayvanat bahçesi yapamadığından bahsetsin. Ya da bana dönsün Sayın Başbakan’ından başlayarak Kadir Topbaş’la devam ederek İstanbul’da yapıp da topluma kazandırdıkları bir tek yeşil alandan bahsetsin. Onlar şunu bilirler. Bir alanı yandaş sermaye alır. Emsal artışını 4 katına çıkartırlar. Becerebiliyorlarsa ilçe belediyesinden yaparlar o olmuyorsa Büyükşehir Belediyesinden yaparlar. Olmadı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aracılığıyla yaparlar. Şehircilikten anladığı buysa Sayın Şentop’un AKP’nin vay haline…İzmir büyük bir köy kasaba demek…Köy ve kasabaya hakarettir. Çünkü onların aklında köy ortadan kaldırılmalıdır. Biz diyoruz ki Türkiye’de kırsal yaşamlar kentsel yaşam arasında bir denge kurulmalıdır. İnsanlar gelişmiş ülkelerde olduğu gibi gerekirse kentsel alanda çalışmaları ancak onu çevreyle kırsal alanda toprağa basarak yaşamlıdır. Bunu anlaması için Paris’in Hamburg’un Londra’nın çevresini görmesi gerek…”diye konuştu.
ADAY ADAYLARINA: GÖZLEMLİYORUZ
Günaydın son olarak yaklaşan yerel seçimler öncesi ilçelerde belediye başkanlıkları için ortaya çıkmaya başlayan aday adaylarına yönelik mesajlar verdi.Siyaset yapan herkesin bir yere aday olma hakkı olduğunu bunun engellenmesinin mümkün olmayacağını söyleyen Günaydın, “ Bunun engellenmesi söz konusu olamaz. Bir kızı 40 kişi ister biri alır. Aday adayları içinde biri aday olacak belediyeyi almak için her türlü katkıyı yapacak. Aday aday ilanının bir anormalliği yoktur ancak herkesin parti dayanışmasını unutmadan gerçekleri çarpıtmadan siyasi centilmenlik içinde siyasal faaliyetlerini sürdürmesi gerekmektedir. Bu tarafımızdan gözlemlenmektedir. Bunun dışına çıkan arkadaşımız niteliğini ne olursa olsun CHP Merkez Yönetimi’nden makbul bir cevap alması mümkün olmayacaktır. Şu unutulmamalıdır. Tüzük yöntemleri ortaya koymaktadır. Bu yöntemlerde hangi merciinin yetkili olduğunu söylemektedir. Merkez yoklaması aday yoklaması ve önseçim yöntemlerdir. Bu yöntemlerin sonucunda saptama yapacak olan parti meclisidir. Birisinin ben şunun istiyorum demesi CHP’nin kurumsal kimliği karşısında bir şey ifade etmez. dedi.