İZTO'da, İstanbul Halı İhracatçıları Birliği (İHİB), İzmir Halıcılar ve Yer Döşemecileri Derneği (İzmir HALIMDER) ve İzmir Ticaret Odası 23. Halı, Zemin ve Duvar Kaplamaları Grubu Meslek Komitesi üyelerinin katılımı ile 'Batı Anadolu halı sektör kurulu' toplantısı düzenlendi.
İzmir Halıcılar ve Yer Döşemecileri Derneği Başkanı Naci Ölçen moderatörlüğünde düzenlenen toplantının açılışında konuşan İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, halı sektörünün ekonomiyi tüm dünyada büyük başarıyla temsil eden endüstrilerden biri olduğunu belirterek 15.8 milyar dolar dünya halı ihracatının içinde Türkiye'nin 2 milyar doları aşkın ihracatıyla Çin'den sonra ikinci sırada geldiğini ifade etti. Dünyada, makine dokuma halı ihracatının yüzde 39'unu Türkiye'nin yaptığına dikkat çeken Başkan Özgener, "Suni ve sentetik liflerden dokunan makine halısının ise yüzde 67'sini ihraç ediyoruz. En yakın rakibimiz olan Hindistan'ın payı sadece yüzde 11. 2019 yılı Ocak-Mayıs döneminde Türkiye'nin toplam ihracatı 2018'e kıyasla yüzde 4.4 oranında artarak 70.5 milyar dolara yükselirken, halı ihracatımız da aynı dönemde yüzde 10.5 oranında artış gösterdi ve 1.04 milyar dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu başarının istikrarlı hale getirilmesi sektörün geleceği için büyük önem taşıyor" dedi. Sürdürülebilir kalkınma ve başarı için ortak hareket etme motivasyonunu her şeyin üstünde tuttuklarını anlatan Özgener, şöyle devam etti:
"Ülkemizde her sektörde olduğu gibi halıcılık sektöründe de üniversite mezunu insan kaynağı artıyor. Hem ülkemiz insan kaynağından yararlanılması hem de üniversitelerdeki hocalarımızla işbirliği yapılarak sektörle ilgili araştırmaların gerçekleştirilmesi büyük önem taşıyor. Bununla birlikte, gerek makine, gerekse hammadde olarak yüzde 80 dışa bağımlı olan sektörün millileştirilmesi önemli ihtiyaçlardan biri. Bu sorunların çözümü sektörümüze özel ihtimam gösterilmesi ve haklı taleplerinin karşılanmasında yatıyor. Gelecekte sektörle ilgili çok daha büyük başarıları yine bu salonda birlikte kutlayacağımıza olan inancım tam."
170 ÜLKEYE HALI İHRACATI
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, yaklaşık 3 bin yıllık tarihi geçmişi olan halıcılık sektörünü daha ileri noktaya taşımayı amaçladıklarını belirterek Anadolu'da binlerce yıldır el emeği, göz nuru ile dokunan halıların ihracatta dünya ikincisi sektörün zeminini oluşturduklarını ifade etti. Türkiye'nin 2018 yılında halıcılık sektöründen 2 milyar 266 milyon dolar döviz elde ettiğini kaydeden Eskinazi, ihracat rakamlarıyla ilgili olarak şunları söyledi:
"Türkiye makine halısı ihracatında dünya lideri olurken, toplam halı ihracatında ise; Çin'in ardından dünya ikincisi konumunda. Halı sektörümüz Türkiye'nin toplam ihracatından yüzde 1.5 pay alırken, dünya halı ihracatından yüzde 15 civarında pay alıyoruz. Halı ihracatımız, 2019 yılının Ocak- Mayıs döneminde ise; yüzde 10.45'lik artışla 944 milyon dolardan, 1 milyar 43 milyon dolara yükseldi. 2019 yılının 5 aylık döneminde yaptığımız 1 milyar 43 milyon dolarlık halı ihracatımızın 881 milyon dolarlık dilimi makine halısı ihracatı oldu. Tufte halı ihracatımız 141 milyon dolar şeklinde kayda alınırken, el halısı ihracatımız 21 milyon dolarda kaldı. Türkiye'nin halı ihracatında en önemli ülke grupları Ortadoğu ülkeleri, Amerika ülkeleri ve AB ülkeleridir. Toplamda 170 civarında ülkeye halı ihracatı yapıyoruz. İlk sırada 251 milyon dolarlık halı ihracatı ile Amerika Birleşik Devletleri yer alırken, ikinci sırada 191 milyon dolarlık tutarla Suudi Arabistan, üçüncü sırada ise; 50 milyon dolarlık halı ihracatı ile Almanya yer aldı. Sektörümüzün ihracat hedeflerine ulaşması için pazar çeşitlendirmesine daha çok önem vermesi gerekmektedir. Özellikle Uzak Doğudaki yükselen pazarlara olan pazarlama faaliyetlerimizi arttırmalıyız. Halı ihracatını artırmanın önemli yolu katma değerli, tasarım yönü güçlü halı üretmek ve ihracattan geçmektedir. Halı üretiminde özgün ve kaliteli ürünler üretmeye devam etmek ve uluslararası rekabet gücünü sürdürmemiz gerekmektedir."
DOKUMACILIK YAPANLAR AZALDI
İstanbul Halı İhracatçıları brliği Başkanı Uğur Uysal da İstanbul'dan halı ihracatınının yaklaşık 3'de birinin yapıldığını söyledi. Türkiye genelinde el halısının ihracatta temsili anlamında tek kuruluş olduklarını dile getirdi. Göreve geldikleri 2014 yılından bu yana ihracatın artmasına yönelik projeler geliştirdiklerini anlatan Uysal, katma değerli ihracatın artması için üniversite ve sektör işbirliğinin önemine dikkat çekti. Farklı tasarım yarışmaları düzenlediklerini anlatan Uysal, "El halısında ticari imalat söz konusu değil. Dokuma halı fakirin ürettiği zenginin tükettiği bir ürün oldu. Ne yazık ki el imalatından uzaklaşıyoruz. Biz ülkemizin en azından kültürünü kaybetmemesi ve dokumacılığı unutmaması için Bakanlığa 3 yıl önce bir proje sunduk. Ülkemizde sadece 18 bin dokumacı kaldığını tespit ettik. Sümer halının imal edildiği yıllarda yüz binlerce dokumacı vardı. Dokumacılık işini yapanların yaş ortalaması ise 65 ve üzeri. Bize bir görev düşüyor. Atölye tipi üretim için mekan, sigorta ve devlet destekleri şart. Projemize göre alıcı dokuyucunun maaşını versin. Devlet de sigorta ve tazminat yükünü alsın. Bu ülkede el halıcılığının yaşamasını istiyorsak bu tip projelerin takipçisi olalım" dedi.
SORUNLARI SIRALADI
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu da halıcılık sektöründe ticari faaliyet gösteren 175 üyeleri bulunduğunu belirterek sektördeki sorunları sıraladı. Mutlu, "Üretim, satış ve pazarlama konusunda nitelikli eleman ihtiyacının yanı sıra sektörün enerji maliyetlerindeki artış en temel sorunların başında geliyor. Bunun yanısıra ithal makine ve hammadde kullanımı ile birlikte gümrük giderleri, meslek okullarının halıcılık konusunda bazı düzenlemelere ihtiyacı var. Ürün geliştirme ve yeni ürün üretiminde ne yazık ki araştırma ve geliştirme çalışmaları yetersiz kalıyor. Bunların yanı sıra ürün desenlerinde özgün tasarımlar çalışmalı. Uzak doğudan ithal edilen ucuz mallar haksız rekabete neden oluyor" diye konuştu.
MİLLETVEKİLİNDEN DESTEK SÖZÜ
CHP İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır, yasama organının bir üyesi olarak sektörün daha iyiye evrilmesi için ortak bir çaba içinde bulunmak istediğini kaydetti. Sektörün sorunlarıyla ilgili olarak hükümetle olan sorunların dışında yasal ve mevzuata dair işlemler için bazı beklentiler olduğunu anlatan Sındır, "Bir ziraat mühendisi olarak, halı dokumacılığının hammaddesinin üretimi açısından sektörün bir ucunda sayılırım. Sektörün temel sorunun nitelikli eleman ihtiyacı olduğunu biliyorum. Meslek yüksekokullarında ilgili programın açılarak uygun müfredat ile eğitim verilebilir. Pazardaki daralma ile birlikte rekabet şartları ağırlaşıyor. Bir firmanın rekabet üstünlüğü kurabilmesi için ya yeni ürüne yada mevcut ürünleri daha koşullarda sunmaya yada yeni yöntemlerle ucuza üretime ihtiyacı vardır. Sektörde ne yazık ki yenilikçiliğin yerini taklitçilik alıyor. Ar-Ge'ye yatırım yapan firmaların yanında korsan ve merdiven altı üretim yapan firmalar kalitesiz üretimi arttırıyor" dedi.
Girdi maliyetlerindeki yükselişe dikkat çeken Sındır, özellikle elektrik giderlerinin zamlar nedeniyle daha derin bir sorun haline geldiğini savundu. Aile işletmelerinin bir türlü kurumsallaşamadığını dile getiren Sındır, "El halıcılığı zamanında 1.5-2 milyar dolarlık üretim hacmine sahipken bu rakam düştü. Aslında çok önemli bir sektörü konuşuyoruz. Çin'e yakın bir ihracat hacmine sahibiz. Hükümetin ve yasama organının sektörün önünü açma zorunlulğu var. Bana ne zaman ihtiyaç duyarsanız yanınızdayım. Çünkü ithalata dayalı değil üreterek büyüyen bir ekonomiye sahip olmalıyız" diye konuştu. (DHA)