Hayırseverin bağışları ile makam aracı aldılar
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün, hayırseverlerin, okul yapılması için bağışladığı paralarla makam arabası aldığı iddia edildi. Olay, Milli Eğitim Bakanlığı müfettişlerinin incelemesi sonucu ortaya çıktı.
İZMİR- Zaman Gazetesi'nden Ömer Oruç'un haberine göre Müfettişler, hazırladıkları raporda hayırsever Leman Alptekin tarafından bağışlanan 20 bin TL nakit ve ölümünden sonra verileceği taahhüt edilen 3 dairenin satılmasıyla elde edilen paralarla 3 makam arabası alındığını bildirdi. Alptekin'in isminin şartname gereği yeni yapılan bir okula verildiği, aynı durumdaki diğer bazı hayırseverlerin paralarının da araba almak için kullanıldığı tespit edildi.
RAPORDA ÇARPICI TESPİTLER
Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığı müfettişlerinin hazırladığı raporda, şu ifadelere yer verildi: “Hayırsever Leman Alptekin ile Milli Eğitim Müdürlüğü arasında düzenlenen, valilikçe onaylanan 26.6.2001 tarihli protokolün 5. maddesine göre hayırsever Leman Alptekin tarafından bağışlanması taahhüt edilen 20 bin TL ile ölünceye kadar kullanım hakkı kendisine ait olacak, öldükten sonra satılmak üzere taahhütte bulunan 3 adet dairenin satılarak gelirinin yeni okul yapımlarında kullanılması gerekirken satıştan elde edilen gelirin, amaç dışı 3 adet taşıt alımında kullanıldığı...” Ayrıca tedbir paketleri kapsamında makam arabası alımları daha önce Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yasaklanmasına rağmen İzmir’deki araçlara yine bakanlık tarafından onay verildiği öne sürüldü. Bu durumu açıkça skandal olarak yorumlayan Türk Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Merih Demir, insanların güzel duygularının suistimal edildiğini savundu. Bunu yapanların ve izin verenlerin derhal istifa etmesini isteyen Demir, kurumların taşıt ihtiyaçlarının hizmet satın alımlarıyla çözümlenmesi yönünde yönetmelik olduğunu, sadece Bakanlar Kurulu kararıyla araba alınabileceğini kaydetti. Buna rağmen yapılan usulsüzlüğe Milli Eğitim Bakanlığı nezdinde göz yumulmasına tepki gösteren Demir, “Eğitim sistemini yapboza döndürdüler. Bu yetmezmiş gibi kanun tanımaz yöneticilerle hayırseverlerin iyi niyetlerini de suistimal ediyorlar. Bundan sonra eğitime bir şeyler bağışlamak isteyen birisi üç defa düşünecektir. Bakanlık düzeyinde bu usulsüzlüğe karışan kim varsa derhal istifa etmesi gerekir ama istifa edecek ciddiyet nerede'” diye sordu. Bu gibi durumlarda hayırseverlerin yakınlarının, protokolü iptal edebileceğini ve mal varlığını geri isteyebileceğini belirten Merih Demir, böyle bir durumda da zararın, alımları yapanlar tarafından karşılanması gerektiğini ifade etti.
BEN DEĞİL, ÖNCEKİ YÖNETİM
İddiaları reddeden İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakcı ise söz konusu makam arabalarının, kendisinden önceki yönetim tarafından alındığını söyledi. Kendi döneminde iki otomobil ve sosyal faaliyetlerde kullanılmak üzere bir de minibüs alındığını vurgulayan Bardakcı, bunlar için de müdürlük hesabında uzun yıllardır ne amaçla bulunduğu bilinmeyen paranın kullanıldığını aktardı. İzmir eski İl Milli Eğitim Müdürü Rağip Üye de şunları kaydetti: “Oradaki makam araçlarının bir kısmı Özel İdare’den kiralamaydı. Bir tanesini de hayırsever bağışlamıştı. Bunun için de hayırseverin rızası alındı. Bir defa hayırseverin şartlı bağışını kullanma şansımız olmaz. Hayırsever de, ‘Milli Eğitim’in tüm ihtiyaçları için...’ maddesini düşmüştü. Şu an için tam hatırlamıyorum, kanunsuz bir iş yok.” (Zaman)