İçişleri Bakanı Güler: Eylemlerde 915 kişi yaralandı, 70 milyon lira zarar var
Türkçe Olimpiyatları öğrencilerinden oluşan heyeti makamında kabülünden önce açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Muammer Güler, 81 ilde yapılan eylemlerde 915 kişinin yaralandığını, mali zararın ise 70 milyon lirayı bulduğunu söyledi....
Türkçe Olimpiyatları öğrencilerinden oluşan heyeti makamında kabülünden önce açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Muammer Güler, 81 ilde yapılan eylemlerde 915 kişinin yaralandığını, mali zararın ise 70 milyon lirayı bulduğunu söyledi. 280 işyeri ile 103 polis otosunun da hasar gördüğünü kaydeden Güler, olaylarda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve yaralılara da acil şifalar diledi.
Bunun üzücü olduğunu vurgulayan Güler, olayların Gezi Parkı protestosu boyutlarını aştığını ifade etti. Bu eylemlerle içeriden ve dışarıdan bilgi kirliliği ile toplumsal tabanda derin yaraların açılabileceği provakasyonlar yapıldığının kesinleştiğini vurgulayan Bakan Güler, bazı marjinal kesimlerin zemin tutma çabasına girdiğini ifade etti.
Bu gruplar içerisinde şiddet çabasında olanların da bulunduğunu dile getiren Güler, "Hukuk devletinde hak aramanın yolları yasalarla çizilmiştir. Hiç biri şiddete dönüşmüş bir öfkeyi meşru kılamaz. Herkesin tepkisini ortaya koyma, kendisini ifade etme basın açıklaması yapma özgürlüğü vardır. Ancak kimsenin işgal eylemi yapma, yoldan geçenlere çevre esnafa zarar verme gibi bir lüksü yoktur. Polisi de bu ülkenin polisidir. Zor bir görevi üstlendiklerinin bilincindedirler. Kameralara yansıyan olumsuz görüntülerle bütün görüntülerden yararlanılarak bu iddiaları tespitleri derinleştirdik. Polis müfettişlerince incelemeye devam ediyoruz. Kameralara yansımayan yüzlerce olayda da polisimizin sağ duyusunu koruduğunu görevini fedakarca yaptığını burada ifade etmek isterim." dedi.
"OLAYLARA MÜDAHALEDE ORANTILILIK İLKESİ ESASTIR"
Olaylara müdahale ederken orantılılık ilkesinin esas olduğuna dikkat çeken Bakan Güler, esnafa, çevreye, kamu malına verilen zarara, illegal örgütlerin kışkırtmalarına rağmen güvenlik görevlilerinin yetkilerini kullanmaya devam edeceğinin altını çizdi. Yanlış yapan varsa da bunlarla ilgili işlemin mutlaka yapılacağını vurgulayan Gül, "Ben bu vesile ile eylemlere katılan, amacı demokratik tepkisini ortaya koymak olan sağduyulu vatandaşlarıma teşekkürümü iletiyorum. Olayların büyümemesi için polise yardımcı olanlara da teşekkür ediyorum. Demokratik bir tepkide provakasyon tuzağına düşülmemesi gerekiyor. Polisimizden sağduyu beklerken toplum olarak da bu olaylara sağduyulu yaklaşmak gerektiğini belirtmek isterim. Hak arama gerekçesi ile ortalığı yakıp yıkma, kent merkezlerini yangın yerine çevrilmesine izin vermemizi kimse beklemesin. Yetki aşımı yapan polislerle ilgili tespitler yapılmaya devam ediliyor." diye konuştu.
"SOSYAL MEDYA BİR İLETİŞİM ARACIDIR, PROVAKASYON ARACI OLARAK KULLANILMAMALI"
Sosyal medyanın bir iletişim aracı olduğunu, bunun provakasyon aracı olarak kullanılmaması gerektiğini dile getiren Bakan Güler, sosyal iletişim aracı olan twitter gibi imkanların provoke amaçlı kullanıldığının son günlerde ortada olduğunu söyledi.
Ne kadar mesajlar yazıldığını ve insanlar üzerinde nasıl etki oluşturduğunun ortada olduğunu anlatan Güler, "Yazılan her mesaja inanıp ona göre de yargılama yapılmamalıdır. Son günlerde ciddi bilgi kirliliği yapılarak halkımızı kışkırtmaya yönelik provakatif çaba içerisinde olanlar da vardır. Bunlarla ilgili yasal işlemler hala yürütülen projeli operasyonlarla da bu işin takibi yapılıyor ve yapılacaktır. Sosyal medya kullanıcısı vatandaşlarımızın okuduklarını teyit etmeden inanmamalarını rica ediyoruz. Medya da çarpıtılmaktadır. Türkiye'de yaşananları farklı şekilde lanse ettirmeye yönelik çabalar da görüyoruz.
Yaşanılanlarda kaybedenin ülke ve toplumun huzuru olduğunu ifade eden Güler, toplum olarak olaylara sağduyulu şekilde yaklaşılmasını istedi. Hak arama gerekçesiyle ortalığı yakıp yıkmaya izin vermeyeceklerini vurgulayan Güler, yabancı basının Türkiye'deki olayları farklı yansıtmaya çalıştığını belirterek hedefin iç huzur, ekonomi ve güven ortamını zedelemek olduğunu kaydetti.
"ÖZGÜRLÜK-GÜVENLİK DENGESİNİ GÖZETEN BİR YAKLAŞIMIMIZ VAR"
Özgürlük-güvenlik dengesini gözeten bir yaklaşımları olduğunu vurgulayan Bakan Güler, hak aramanın ancak demokratik araçlar kullanıldığında meşruiyet kazanacağını söyledi. "Sokak eylemlerinde birşey bulunamaz. Bulunsa da kimsenin hayrına olmaz. Bunun yolu demokrasidir, siyasettir." diyen Güler, müdahalelerin polise yönelik bir saldırı olunca yapıldığına dikkat çekti.
Gruplar içinde illegal ve legal örgütler olduğunu anlatan Güler, önemli olanın bu eylemlerde, hak aramada meşru yolun dışına çıkılmaması olduğunu ifade etti.