İzmir Adalet Sarayı'ndaki baro biriminde bazı kadın avukatlarla basın açıklaması yapan Uludağ, 8 Mart'ın, uzun yıllar süren çabaların sonunda belirlenmiş olsa da önemli bir gün olduğunu belirtti.
Kadının, kayıt dışı çalışmak yerine sosyal güvencesinin gücü ile çalıştığında, Türkiye'nin ilk imzacısı olduğu "Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Sözleşmesi" ruhuyla uygulamaya geçtiğinde, kadının önemi ve değerini anlayacağını aktaran Uludağ, kadının hem kamuda hem de özel sektörde karşılaştığı engeller ortadan kaldırılarak yönetici olabilmesi yollarının aranması gerektiğini savundu.
Kadınların insanca yaşamasını sağlamak adına tüm güçleriyle yılmadan çalışacaklarına dikkat çeken Uludağ, "Bu gün, kadınların yıllarca önce başlattıkları ve yıllarca süren "eşit işe eşit ücret, iyi çalışma koşulları, çalışma saatlerinde yaşama uygun düzenleme, süt izninin verilmesi" gibi taleplerinin, her şeyden önce eşitlik halinin uygulandığının görüldüğünde değerlidir, önemlidir.
Kadınlar sadece bu günde emekçi değildir, her günde emekçidir. Sadece bu günde eşittir ya da eşit olmalıdır söylemlerinin dışında kalmalı, gerçekten tüm uygulamalarla eşitliğin tam ortasında olmalıdır kadın." ifadelerini kullandı.
İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan da İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi'nde gören yapan 400'e yakın gönüllü avukatın şiddet mağduru kadınlara hukuki destek verdiğinin altını çizerek, buradaki avukatların aldıkları eğitimle sürekli kendilerini geliştirdiklerini, ulusal ve uluslararası gelişmeleri yakından takip ettiklerini, buna ilişkin gelen talepler doğrultusunda farklı barolarda eğitim düzenlediklerini kaydetti.
POLİTİKA
Sayfa başına git
