İzmir Kent Konseyi 15. Olağan Genel Kurul Toplantısı, divan üyeleri ile kurumsal ve bireysel üyelerin katılımıyla Fuar Kültürpark Gençlik Tiyatrosu’nda gerçekleşti.
Toplantıda, İzmir Kent Konseyi Çalışma Usul ve Esasları Hakkındaki Yönerge, katılımcıların görüş ve önerilerine sunuldu. Meclisleri, çalışma gruplarını ve yürütme kurulunu kapsayan ortak yönergenin mevcut sorun ve sıkıntılardan yola çıkılarak hazırlandığı bildirildi. Yönerge maddelerinin oy birliğiyle tek tek değerlendirildiği toplantıda aynı zamanda kent ve kentlinin sorununa ilişkin görüşler de paylaşıldı.
İzmir Kent Konseyi’nin Türkiye’de örnek oluşturacak bir kent konseyi yönergesi hazırladığını dile getiren Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Yalçın Kocabıyık, "Eskiden hem meclislerin, çalışma grubunun, yürütme kurulunun yani kent konseylerinin ayrı ayrı yönergeleri vardı. Oluşturduğumuz yönerge meclisleri, çalışma gruplarını kapsıyor. Dolayısıyla ayrı ayrı yönergelere gerek kalmayacak. Sorun ve sıkıntılardan yola çıkarak yönergeyi hazırladık. Meclisler, meclis gibi çalışmalı. Bu yönergeyle meclislerin çalışma şekli de düzenlendi. Katılacak olan dernek ve vakıfların ilgili olması üzerinde durduk. Kent konseyinde görev alacak kuruluşların ilgili olması gerekir bunu göz önünde bulunduracağız. Bundan sonra kent konseyinde büyükşehir sınırları içindeki tüm muhtarlarla diyalog kurulup, temsilcilerin katılımı sağlanacak" dedi.
'KENT KONSEYLERİ YEREL YÖNETİMİN SİVİL GÜCÜDÜR'
Toplantıda konuşma yapan Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Kızbes Seyhan Aydın, kent konseylerinin çoğulcu katılımcı sivil demokratik yönetim biçimlerinden olduğunu vurgulayarak, şöyle dedi:
"Kent konseyleri ile yerel yönetimler arasındaki ilişki ne çatışmalı ne de yalakalık şeklinde olmamalı. Gerektiğinde temsil ettiği halkın çıkarlarını yerel yönetimlere sunmalı, gerekirse yerel yönetimlerle iş birliği yaparak kentli vatandaşın hayatı kolaylaştırılmalı. Kent konseyleri yerel yönetimlerin sivil gücüdür. Sivil halk ile yerel yönetimin buluştuğu yerdir. İlk kurulduğundan beri İzmir Kent Konseyi, Türkiye’de örnek sayılan çalışmalar içinde. Yerel yönetimlerde iktidar olan siyasi parti alışkanlığı gereği kent konseylerini kendi arka bahçesi olarak görme eğiliminde olabilir. Bazı yerel yönetimler ise kent konseylerine mesafeli davranmakta. Oysa ki yerel yönetimlerle el ele vererek kent halkının yaşamını kolaylaştıran politikalar üretilmeli. Kent konseylerinin mali ve idari özerkliği yoktur. Dolayısıyla belediye başkanlarının iyi niyetine göre yol ilerliyor veya geriliyoruz. Bir hukuk komisyonu kurulup, kent konseyleri mevzuat düzenlemesinin yapılması gerekmektedir. Kent konseyleri, açılan musluğa göre değil halkın ihtiyaçlarına göre hareket etmeli." (DHA)