POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM

Ege Üniversitesi'ndeki cinayet yüzünden, kentte 3'üncü kez genel arama iznine hakim karşı çıktı. İzmir Emniyet Müdürlüğü'nün Fırat Çakıroğlu adlı öğrencinin Ege Üniversitesi'nde öldürülmesinin ardından, tüm kentte kişilerin üzerinin ve özel ya da toplu taşıma araçlarının iki gün boyunca aranması yetkisi aldığı ortaya çıktı. İzmir polisi Fırat'ı gerekçe göstererek

İZMİR- İzmir'de, Ege Üniversitesi'nde iki grup arasında çıkan kavgada, Ülkü Ocakları'nın üniversite sorumlusu Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun bıçaklanarak öldürülmesinin ardından, polis tüm metropol ilçelerde bir gün süreyle olağanüstü hallerde uygulanan, 'önleme arama' iznini mahkemeden iki kez aldı. Bu kararla, şüpheli görülen herkesin üzeri ve aracı aranabildi, şüpheli görülen eşyalara el konulabildi. Aynı gerekçeyle 1'inci ve 2'nci Sulh Ceza Hakimliği'nden kararı çıkartan polis, 3'ncü Sulh Ceza Hakimliği'nden ise izin alamadı. Hakim Dilek Çeliktaş, talebin anayasal hak ve özgürlüklere aykırı olduğunu gerekçesiyle kabul etmeyip, izin vermedi. 

Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi önünde, geçen 20 Şubat'ta, iki grup arasında çıkan kavgada, Ülkü Ocakları'nın üniversite sorumlusu olan Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4'üncü sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu, hayatını kaybetti, 7 öğrenci de yaralandı. Bu öğrencilerden, N.S. tutuklandı, 6 öğrenci ise, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Bu gelişmelerin ardından İzmir Emniyet Müdürlüğü, kendilerine grupların kavga edeceklerine yönelik bilgi geldiği için de, sadece olağanüstü hallerde kullanılabilen 'önleme arama' iznini hakimlikten talep etti. Bunu da, "Milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın, genel ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması, suç işleyenlerin yakalanabilmesi, taşınması ve bulundurulması yasak olan her türlü silah, patlayıcı madde ve diğer suç unsuru eşyaların tespiti amacıyla ilimiz Balçova, Bayraklı, Bornova, Buca, Çiğli, Gaziemir, Karabağlar, Karşıyaka, Konak ve Narlıdere ilçe sınırları içerisinde kişilerin üstlerinin, her türlü toplu taşıma veya seyreden taşıt araçlarının özel kağıtlarının ve eşyalarının aranması" için ve ayrıca şüpheli eşyalara el konulabilmesi talep edilen yazıyla hakimliğe iletti. 

İKİ FARKLI HAKİMLİK İKİ KEZ İZİN VERDİ 

Polisin bu talebini, 1'inci Sulh Ceza Hakimliği, 25 Şubat 2015 tarihinde, 2'nci Sulh Ceza Hakimliği ise, 2 Mart 2015 tarihinde kabul edip, şüpheli görülen herkesin üzerinin, aracının ayrıca toplu taşıma araçlarının aranmasına izin verdi. 24 saat olarak alınabilen bu karar için, polis bir kez daha talepte bulundu.

Bu kez 3'ncü Sulh Ceza Hakimliği'ne aynı gerekçeyle, başvuruda bulunuldu. Ancak Hakim Dilek Çeliktaş, talebi, anayasal hak ve özgürlüklere aykırı olduğu gerekçesiyle kabul etmeyip, arama iznini vermedi. 

Bu talep öncesinde, polis müdürlerinin Cumhuriyet Başsavcısıyla toplantı yaptıkları da öğrenildi.

AVUKATLARDAN DA TEPKİ GELDİ

Arama iznine tepki gösteren İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, "İzimir'in tamamanı kapsayan bir karardı. Bu kararla bırakın huzuru sağlamayı, huzur bırakmazsınız. Herkesi rahatsız edecek boyutta bir karar alınmıştı. Son talebin kabul görmemesi yerinde olmuş. Elbette bu tür arama kararları alınabilir ama bunun için yer gösterilmesi lazım" dedi.

Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi adına açıklama yapan Avukat Dinçer Çalım'dan da tepki geldi. Çalım, "Emniyetin bütün il genelini kapsayacak şekilde, herkesi ve herşeyi arama yetkisi almasının hukukla açıklanabilir bir tarafı yok. Bunu da hiçbir hukuku kabul edemez. Kanunlar açık, neyi ve kimi arayacağını belirtmesi gerekir ama burada bunlar yok. İlk iki talep kabul edilmiş ve herkes şüpheli gibi kabul edilip aranmış. Bunu kabul edemeyiz. Son talebin kabul görmemesi bizleri sevindirdi ama var olan çelişkiyi de ortaya koydu" diye konuştu.