“İnadına Kadınım Kadınsın Kadınız” kitabının yazarlarından Gülseren Mungan, Oya Uslu, Nalan Yılmaz ve Buket Başaran Akkaya’nın katılımıyla gerçekleşen panelde, yazarlar kitapta yer alan deneme ve incelemeleri üzerine konuştu.
Emine Onaran İncirlioğlu moderatörlüğünde gerçekleşen panelin ilk konuşmacısı olan Yazar Gülseren Mungan “Eril Dil’le Şiddet Kadında Söz İzleri” başlıklı konuşmasında kadına yönelik farklı şiddet türlerini sözlü şiddetin tetiklediğini belirterek; “Dilimize yerleşmiş, zihnimize kazılmış, kadını aşağılayan, kötüleyen, ötekileştiren, şiddete maruz kalmasını maruz gören çok sayıda yazılı, sözlü materyalimiz var. Bu yapı taşlarının toplumda oluşturduğu namus algısı ve cinsiyetçi bakış açısı tamamen kadınları kuşatmış durumdadır. Cinsiyetçi bakış açısını bir kenara bırakarak, erkekler ve kadınlar olarak bir araya gelip eril dilde şiddet ile mücadele etmeliyiz” dedi.
Oya Uslu “Kadın ve Namus” başlıklı konuşmasında namus kavramının kadın üzerinden tanımlanmasına karşı bir bakış açısının geliştiğinin belirterek; “Giderek ahlak konusunda çifte standarda karşı çıkan; vicdan, onur, rıza ve merhamet gibi evrensel değerlerle namusu kadın cinselliği üzerinden tanımlamayan, kadınların özgürlüğü için mücadele eden bireyler seslerini yükseltiyor” dedi.
Nalan Yılmaz “Cinsel Saldırı, Çocuğun Cinsel İstismarı ve Ensest” başlık konuşmasında çocuk istismarına karşı toplumsal duyarlılığa dikkat çekerek; “Çocuğa yönelik cinsel istismar, tespiti çok son derece zor olan bir istismar çeşidi olarak karşımıza çıkıyor. Cinsel istismar konusundaki suskunluğa son verilerek toplumun dikkati hep uyanık tutulmalıdır. Çocuklarda korku duygusu oluşturmadan, gerekirse bir uzman gözetiminde bir bilinç oluşturulmalıdır. Yetişkin bireyler gibi çocukların da istemedikleri şeylere itiraz etme hakkı olduklarını mutlaka anlatmalıyız. Çocuklara güven telkin ederek onların verdikleri bilgilere inanmalıyız” dedi.
Buket Başaran Akkaya, kadına yönelik şiddete karşı kadınların tutumlarını köy ve kent hayatı, iş hayatı üzerinden örneklerle değerlendirerek; “Cinsiyet ayrımcılığı üzerine kurulu olan erkek egemen sistemde kadın sadece sistem ve onun temsilcisi erkek tarafından değil belli koşullarda hemcinsleri tarafından da ezilmektedir” dedi.
Panelin ardından katılımcı yazarlar “İnadına Kadınım, Kadınsın, Kadınız” kitabını katılımcılar için imzaladılar.