İzmirli Serhat Aytan, tek kişi olarak yola çıktığı mücadelesinde, kendisini bambaşka bir hayatın içinde buldu. Bir eğitim kurumu kantininde çalıştığı sırada tanıdığı matematik öğretmeni arkadaşının hastalığıyla beraber ona 'trombosit' arayışına giren Serhat Aytan, bir iyilik hareketinin başlangıcını yaptı. Arkadaşı için hastane kapılarında beklediği sırada zor durumdaki diğer hastalarla ve yakınlarıyla da tanışan Aytan, farklı bir mücadele içerisine girdi. Hemen her noktada karşılaştıkları kişilerden kan isteyen Aytan, mahalle bakkalından iş arkadaşlarına kadar herkesin kan grubunu öğrendi. Hatta telefon rehberindeki isimlerin sonuna kan gruplarını da eklenmeye başladı.
SOSYAL MEDYAYI KULLANDI
Ege Üniversitesi Hastanesi'nde çocuklara kan ve trombosit bulan Serhat Aytan, 2010 yılından sonra sosyal medyayı da aktif olarak kullanmaya başladı. Bu çabaları da kan ve trombositi daha kolay bulmasını sağladı. Artık sadece Ege Üniversitesi değil, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Dokuz Eylül Üniversitesi'ndeki hasta çocuklar için de bu mücadeleyi vermeye başladı. Önceleri birkaç çocuğa yetişebilen Aytan'a olan inanç ve destek her gün daha da büyüdü.
İYİLİK ZİRCİNİ KURDU
Hayat kurtarmak için iyilik zinciri kuran, işsiz kalmasına rağmen mücadelesini aksatmayan Serhat Aytan, 2015 yılının Aralık ayında Kan Ordusu Derneği'nin kuruluşunu tamamladı. Artık desteklerini daha profesyonelce ve büyük bir ekiple yapmaya başladı. Aytan, 3 bini gönüllü olmak üzere kendilerini takip eden 15 bin kişilik bir topluluğun başına geçti. Artık iyilik hareketini, kan ve trombosit bulmanın çok ötesine taşıdı. Dernek olarak Ege Üniversitesi, Tepecik Eğitim Araştırma ile Dokuz Eylül Üniversitesi hastanelerinde bugüne kadar binin üstünde aileye kan ve trombosit desteği verildi. Yılda 4 kez; iki bayram, 23 Nisan ve yeni yıllarda çocukların hayalleri sorulup, istedikleri hediyeler alındı. İzmir dışından gelip barınacak yeri olmayan ailelere kira desteği verildi, çocukların ve ailelerin tüm ihtiyaçları karşılandı. Bazı çocukların yurtdışı test paralar, yurt dışından çıkan donörlerin 10 bin ila 26 bin lira arasında değişen masrafları ödenmeye başlandı. Çocuklara özel yataklar temin edildi. Haftada 3 gün Ege Üniversitesi Hastanesi'ndeki 30 çocuğun istediği ev yemekleri, dernek mutfağında yapılmaya başlandı.
KOCAMAN BİR AİLEYİZ
Tek kişi yola çıktığı mücadelesinde artık kocaman bir aile olduklarını söyleyen Serhat Aytan, "Derneğimizin 85 asil üyesi var. Ancak kan trombosit ile alakalı 3 bin civarında gönüllümüz, kan sayfamızı takip eden 15 bin kişilik desteğimiz var. Mücadelemizi de büyütüp, arttırarak sürdürüyoruz. İnsanlara sevgiyle yaklaşıyoruz, sevgi buluyoruz. Bunu daha da büyütmenin arzusu içerisindeyiz. Biz her geçen gün büyüyen kocaman bir aileyiz" dedi. (DHA)