Kılıçdaroğlu: CHP, Anayasa konusunda AKP'nin maskesini düşürdü
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim meydanında halka özgürlükçü bir Anayasa sözü verdiklerini belirterek, getirdikleri önerilere AK Parti'nin hep karşı çıktığını söyledi. Anayasa konusunda AK Parti'nin maskesini düşürdüklerini...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim meydanında halka özgürlükçü bir Anayasa sözü verdiklerini belirterek, getirdikleri önerilere AK Parti'nin hep karşı çıktığını söyledi. Anayasa konusunda AK Parti'nin maskesini düşürdüklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Bizim kırmızı çizgilerimiz var. Anayasa'nın ilk 3 maddesi bizim kırmızı çizgimizdir." dedi.
Partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yeni Anayasa çalışmalarını değerlendirdi. Seçim meydanlarında halka CHP iktidar olduğunda özgürlükçü, kadın-erkek eşitliğini savunan bir anayasa için söz verildiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, seçimler sonrası Anayasa Uzlaşma Komisyonu oluşturulduğunu ve parti olarak kendilerinin de 3 milletvekili görevlendirdiklerini ifade etti. Bir mutabakat protokolü hazırladıklarını ve öyle masaya oturduklarını anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Yapılan görüşmelerde bize çok eleştiri geldi. Neden siz AKP ile Anayasa Komisyonu'nda masaya oturdunuz diye. Bizim sözümüz vardı. Birinci sözümüz çağdaş bir anayasaydı. Buradan tüm kadınlara sesleniyorum. Sizi ikinci sınıf gören, AKP'dir. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda kadın erkek eşitliğini savunduk. Ama AKP diyor ki kadınlara hak verilmez. Onlar çalışamazlar. Onların üretmeye hakları da yok. Özel yaşamın gizliliğini savunduk. AKP bizim öngördüğümüz kuralların aksini söylüyor. Ne diyorlardı, biz demokratik bir anayasa yapacağız da CHP engel oluyor. Şimdi maskeleri düştü. Şimdi konuşamıyorlar. Nereye giderlerse gitsin, onları konuşturmayacağız."
Türk sözüne Başbakan Erdoğan'ın alerjisi olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, Türk sözünü Anayasa'dan çıkaracaklarını söylediğini dile getirerek, bir tek CHP'li kalsa dahi bu değişikliği yaptırmayacaklarını vurguladı. "Kendisine sordum, hangi ülkenin Başbakan'ısın dedim. Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakan'ıyım diyemedi." diyen Kılıçdaroğlu, "Çünkü Türkiye Cumhuriyeti'ne alaejisi var. O zaman doktora git kardeşim. Basın özgürlüğünü savundum. Koşullarımız oldu. Şiddeti teşvik ederse o gazeteyi toplatabilirsin dedim, çocukların cinsel istismarını öngörüyorsa o gazeteyi toplatabilirsin dedik. AKP bunu da kabul etmiyor. CHP diyor ki herkes dernek kurabilir. AKP herkes dernek kuramaz diyor. Hiçbir şekilde izin almadan yürüyüş yapsın insanlar diyoruz. AKP, 'hayır ben izin verirsem yapılacak' diyor." diye konuştu.
Hak-İş'in 1 Mayıs tavrını da eleştiren Kılıçdaroğlu, işçiyi satan, arkadaşını satana sendikacı demeyeceğini vurguladı. Kılıçdaroğlu, "Senin arkadaşların cop yiyor, sen polis izin vermiş halay çekiyorsun." eleştirisinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, çevre hakkıyla ilgili bir öneri getirdiklerini hatırlatarak şunları söyledi: "Doğayı ve çevreyi olumsuz etkileyecek olan plan ve uygulamalarda halkın oyuna başvurun demişiz. Kim karşı çıkıyor. Gözünü rant bürüyen adamın çevreyle doğayla ilgisi mi olurmuş. Hem demokrasi diyeceksiniz, demokrasiyse halkın oyuna başvur. Toplu sözleşme. Bunlar demiyorlar mıyd? Toplum örgütlenecek. Niye örgütleniyorlar. Hak aramak için. Grev hakkı olacak. Toplu sözleşmelerde grev hakkını anayasal hak olarak öneren parti CHP, karşı çıkan da AKP'dir. Bu ülkenin aydınlarına sesleniyorum. CHP'yi eleştiren o liberallere sesleniyorum. CHP'nin Anayasa Komisyonu'ndaki söylemlerini duydunuz m? Duymadıysanız duyun da elinizi vicdanınıza koyun. Bizim kırmızı çizgilerimiz var. Anayasa'nın ilk 3 maddesi bizim kırmızı çizgimizdir."
Kılıçdaroğlu, "17 yaşındaki çocuğa polisini gönderirsin. Asarsın kesersin. Terör örgütüne gelince susarsın. Biz böyle adama başbakan demeyiz. Sen bu ülkeye layık değilsin. Sen bu ülkeyi Ortadoğu'da batağa sürükledin. Bülent Arınç hükümetin sözcüsü, ama bir de Kandil'de sözcüleri var. Şimdi soruyorum Murat Karayılan'ın söyledikleri doğru mu değil m? Ben dayattım, o da silahların gölgesinde kabul etti diyor. Daha ne desin. Sen esirsin Sayın Başbakan. Süreç konusunu hepiniz biliyorsunuz. Defalarca Recep Tayyip Erdoğan niye konuşmuyorsun diye sorduk. Ben konuşmam dedi. İyi de pazarlık masaına oturan sensin. Masanın diğer tarafındaki konuşuyor. Sen neden konuşmuyorsun. Nereden öğreniyoruz pazarlıkları. AKP'nin Kandil sözcüsünden öğreniyoruz." ifadelerini kullandı.