Kocaoğlu 7 Haziran için iddialı konuştu: 2'ye katlarız!

Yaklaşan genel seçimler öncesinde eleştirilerin odak noktası haline gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’ndan iddialı bir çıkış geldi. AK Parti’nin CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu karşısında Bakan Eroğlu ile yarışa girmesini yorumlayan Kocaoğlu, 7 Haziran’da rakiplerini ikiye katlayacaklarını iddia ederken, iktidar partisi tarafından açıklanan İzmir’e yönelik yatırım rakamlarının ise gerçeği yansıtmadığını dile getirdi.

Haberler / Yerel Yönetimler

8 Mayıs 2015 Cuma 00:01

PAYLAŞ

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Kanal 35’te yayınlanan “Gündem Özel Siyaset” programının konuğu olan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yaklaşan yerel seçimler öncesinde hareketlenen siyaset ortamıyla ilgili çarpıcı yorumlarda bulundu. Başta Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu olmak üzere, AK Parti’li vekil adaylarına seslenen Kocaoğlu, 7 Haziran’daki genel seçimlerle ilgili önemli değerlendirmeler yaptı.

“HER PLATFORMDA YANIT VERİRİZ”
AK Parti'nin 1'inci Bölge'den milletvekili adayı gösterdiği Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun İzmir hakkında kamuoyu ile paylaştığı değerlendirmelerin ve yaklaşan seçim öncesindeki eleştirilerinin gerçeği yansıtmadığını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu sözlerinin başında şunları kaydetti: "Veysel Bey’e bilgi akışında problem var. Süreç genel seçim havasında değil de yerel seçim havasında geçiyor. Ve Büyükşehir Belediyesi devamlı olarak hedef alınıyor, haksız eleştiriler görüyor. Ben en başında Bakan Bey İzmir’e geldiğinde de kibarca söylemiştim. Gelecek haksız eleştirilere bundan sonra da her platformda cevap vermeye hazırız."

BAKAN’A SESLENDİ: HADİ BAKALIM İCRAATİ GÖRELİM
Körfez temizliği konusunda Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun bugüne kadar kendisinden herhangi bir görüş istemediğini söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, kentin en büyük çevre yatırımına şu sözlerle destek istedi: “Tüm arıtmalar bitmiş, çalışmalar devam ediyor, bizim yetkimizde körfeze akan tüm kanalizasyonlar bitirilmiş, körfez iyiye doğru dönmüş, eski günlerini yaşıyor. İzmir körfezinde yüzülebilir. Körfezde Aziz Kocaoğlu olarak yüzerim. Ama belediye başkanı olarak yüzmem, örnek olmam. Kuzeydeki sirkülasyon kanalı açılmadan yüzmem. Tam iki sene 15 Mayıs 2013’de ÇED raporu almak için başvurduk. Mavişehir’de vapur iskelesi yapacağız, ÇED raporu alamadığımız için yanaşma yolu yapamıyoruz, iskeleyi yapamadık. O raporun gelmesi için, Bakan’ın ÇED raporunun çıkması konusunda destek vermesi gerekir. İki senedir bekleyen Büyük Körfez Projesi’nin ÇED raporu gelecek mi, gelmeyecek m? Ben Hani Bakan diyor ya, “Ben icraate bakarım diye”, “Onlar konuşur, ben yaparım” diye, hadi bakalım icraati görelim...”

BİLAL DOĞAN’A BUCA YANITI: BİZ YAP-SATÇI DEĞİLİZ
Başkan Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili ve meclis üyelerinin Buca’daki toplu konutlarla ilgili çağrısına ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik “Türkiye’yi böyle mi yöneteceksiniz'” eleştirilerine ise şu yanıtı verdi: “Herkes kenti dünya görüşüne göre yönetir. Biz bu kenti halkımızla yönetiyoruz. Biz bu konutları kentsel dönüşüm yapacağız, vatandaşımızı sokakta bırakmayalım, maliyetine vatandaşlara verelim diye yaptık. Bu konutları rezerv olarak tutalım diye yaptık. Uzunderede’deki konutları da bu yüzden aldık. Biz bunları yavaş yavaş satıyoruz. Bizim niyetimiz yap satçılık yapmak, konut yapıp satmak değil. Talep düşük olduğundan konutlar boş duruyor. Kentsel dönüşümün önünde belli uzlaşma engelleri var. Bu sıkıntı Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın da önünde var. Onların bir tane bile bitmiş projesi yok. Konutlar rezerv konutu, dönüşümde isteyen vatandaşlarımıza vereceğiz. Bunlarla iftihar edilmesi gerekir. Konutların çürümeye yüz tuttuğu yok. İstersek bir ayda satarız. Homeros Bulvarı’nda viyadük ve yol yapıyoruz, o vatandaşlarımıza evinizin yerine ev alabilirsiniz diye, yine Buca’da ev sunuyoruz. Bu bizim kente bakışımız… Benim için önemli ama sayın meclis üyesi için önemli olmayabilir. Benim dünya görüşüm, insana bakışım bu. Satmak problem değil, ama yapmak problem” dedi.

ARINÇ’IN SÖZLERİNİ HATIRLATTI: BEN BU KENTİ RANTA TESLİM ETMEDİM
Sözlerinin devamında İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik eleştirileri de yanıt veren Kocaoğlu, Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e hitaben söylediği “Ankara’yı parsel parsel sattı” sözlerini hatırlatarak, “AK belediyeciliğin nasıl bir belediyecilik olduğunu, merkezi hükümetin İzmir’e nasıl baktığını herkes biliyor. Biz kentimizi koruyoruz, havamızı, toprağımızı, suyumuzu koruyarak büyüyoruz, kalkınıyoruz. Evrensel ahlak kurallarını dikkate alıp, aklı ve bilimi kullanıyoruz. Katılımcı bir demokrasi anlayışı ile kentimizi yönetiyoruz. Bir başbakan yardımcısının rant konusunda aynı partili bir belediye başkanını medya önünde nasıl eleştirdiğini görüyoruz. Ben 397 yılla yargılanıyorum. Benim bugüne kadar hesabını veremeyeceğim hiçbir şey çıkmadı. Bir kuruşluk mal satmadık. Kenti ranta teslim etmedim. Kenti, malları mülkleri korumaya çalıştım. Korurken de geliştirdim. Gelişmek demek vahşi şehirleşme demek değildir. Bizim yaptığımız hizmet anlayışı da budur. İzmir Büyükşehir Belediyesi Türkiye’nin en güçlü belediyesidir. İzmir’de AK Belediyecilik olsaydı, Kadifekale’ye, İnciraltı Ormanı’na, Kültürpark’a Kuş Cenneti’ne, Fuar İzmir’e hangi gözle bakardı'” dedi ve belediyenin ulaşım, çevre gibi alanlardaki yatırımlarını sıralayarak İzmir’de ve Türkiye’de örnek belediye olduklarını söyledi.

35 PROJE YORUMU: SEÇİM ARİFESİNDE HAZIRLANMIŞ ÇALKALEM PROJELER
Geçtiğimiz genel seçimler öncesinde AK Parti tarafından açıklanan 35 projeyi değerlendiren ve 466 projeyi yorumlayan Kocaoğlu, İzmir’e yönelik vaatlerin gerçekçi olmadığını söyledi ve şöyle devam etti: “Sabuncubeli Tüneli kaldı, durumu belli. Konak Tüneli’nden sonra trafik ne olacak, üstündeki konutlar ne oldu, o da ortada… Bunlar seçim arifesinde yazılmış, çalkalem projeler. Masa başında hazırlanmış projelerdir. Gazeteden kopyalanmış, öyle yapılmış projeler gibi örnekler de var. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin İzmir’de yaptığı en büyük yanlış, İzmir’i anlayamaması. 81 vilayetin çoğunda “Bana oy verirseniz size hizmet edeceğim” diyebilirsiniz. Diğer illerde vatandaşlar bunu kabul edip, size oy da verebilir. Ama İzmirli bu tehdide pabuç bırakacak bir kent ve kentli değildir. Siz bu kentte hizmet yapmak zorundasınız. İstanbul’dan sonra merkezi hükümete katkı koyan en büyük kent İzmir. Abanın altından sopa gösterirseniz, İzmir’de bu tutmaz.”

“BİR BAKANA YAKIŞMIYOR”
Aziz Kocaoğlu, Bakan Eroğlu’nun açıkladığı hükümetin İzmir’e yönelik yatırım rakamlarına da göndermede bulunarak, “Dün 28 milyardı, bugün 29 milyar olmuş. Yaptıkları yatırım 7 milyar TL’ydi. 7 milyarı güncelleyip 29 milyar yaptıysa, o zaman ben de rakamları güncelleyeyim, 30 milyar yatırım yaptım diye ortaya çıkayım... Yatırım ayrı şey, harcama ayrı şey... Hükümet İzmir’den 42 milyar almış, 9 milyar harcamış. Bu para valisinden polisine, hakiminden savcısına verdiği paradır. Bu para ayrı şey, yatırım ayrı şey. Devletin rakamları 7 milyar TL diyor. Bakan Bey “Ben bu kadar yatırım yaptım” diye nutuk atacak, bu yanlış şey… Bir devlet adamına, bir bakana bu yakışmıyor. Olacak iş değil… Bizim hazineye bir kuruş borcumuz yok. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kredi notu, hükümetinkinden 9 basamak yukarıda” dedi ve rakamların doğru olmadığını dile getirdi.

SEÇİM TAHMİNİ: AKP’Yİ İKİYE KATLARIZ, HDP BARAJI AŞAR
Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, son olarak 7 Haziran seçimlerinde olası tabloyu değerlendirdi ve iddialı konuşarak sandıkta AK Parti’yi ikiye katlayacaklarını iddia ederek şöyle konuştu: “Ben rakam işinden korkarım. Ama CHP İzmir’de açık ara önde gidiyor. Sürekli dağda, bayırdayım. Nabız tutuyorum. Gördüğüm bu. Partinin açık ara başarılı çıkacağına inanıyorum. 7 Haziran’da sandıkta sonucu göreceğiz. CHP’nin İzmir’de çok başarılı çıkacağına inanıyorum. Hatta açık ara başarılı çıkacağına inanıyorum. 2009 yılında AKP’nin Büyükşehir’de aldığı oy ile CHP arasındaki makasın daha açılacağına inanıyorum. 25 makasından daha da yukarıya çıkacaktır ve ikiye katlayacaktır. AKP’ye bir oy çıkarsa, CHP’ye iki oy çıkacaktır. 10 tane milletvekilinin adresi belli de, üç tane milletvekilinin adresi karambolden çıkacak. İki bölgede diğer üçü nereye gider, o son anda belli olacak. HDP’nin yüzde 10 barajını aşacağına inanıyorum. Ama barajın kalkması daha doğru. 9’lara gelen bir partinin bir puan daha alıp meclise girmesi daha doğrudur. İzmir’de milletvekili çıkartıp çıkartmayacağı konusunda kafamda soru işaretleri var. Son üç vekil de öyle belli olacak. Diğerleri ile kıyasladığımızda daha doğru bir liste çıkardılar. Özellikle ikinci bölgede, genel başkanımızın olduğunu düşünürsek... Kendisi bizi kırmadı, önseçime girdi, demokrasi örneği oldu, daha ne isteriz...”