Kocaoğlu'ndan siyasi rakiplere: Kimse İzmir'i alamaz
Türk-İş 3’üncü Bölge Temsilcisi Hüseyin Karakoç ve sendika üyelerini ziyaret eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, metrodan, çöp sorununa kadar birçok konuyu değerlendirdi.
Haberler / Yerel Yönetimler
17 Aralık 2012 Pazartesi 21:28
PAYLAŞ
EGE POSTASI - Sendika başkanlarının ve sendika üyelerinin sorunlarını dinleyen Kocaoğlu, metro ve yol çalışmaları nedeniyle İzmir’in köy olduğu yönündeki iddiaların yalnızca siyasi propaganda olduğunu ifade ederek, “İzmir gelişmişlik düzeyinde Türkiye birincisi. İzmir’e köy diyen utanır. Avrupa’dan gelenler İzmir’i methede ede bitiremiyor. İzmir’in 20 milyar vergi verip, 7,5 milyar yatırım alan 1980’den bu yana kendi göbeğini kendisi kesen bir şehir. İzmir’i kimse alamaz. İzmir’e köy diyenler, Manisa İzmir arasındaki teşvik farkını kaldırsın. Turizmde İzmir’e teşvik versin. İzmir farklı bir kent. Bizim yaptığımız çalışmaları hiçbir il yapmadı. Arıtmada Türkiye’de birinciyiz. Köyde arıtma mı olu? Açık ara birinciyiz. Körfez’i temizlemeye başlayacağız. Avrupa’dan gelenler İzmir’i methede ede bitiremiyor” dedi. Metronun özellikle Hatay Poligon’da yarattığı sorunların da en kısa zamanda biteceğinin altını çizen Kocaoğlu, “Bugün yarın Poligon trafiğe açılıyor. Artık Hatay caddesiyle ilgili trafikte en ufak sorunumuz kalmıyor. Vatandaşımıza aldığımızda daha iyi konumda. Altyapı çalışmaları sürecek. Aliağa menderes 80 kilometrelik hatta sonuca varmamızı sağlayan Karşıyaka tüneliydi. Poligon istasyonunda sona geldik, hiç endişe etmeyin” diyerek konutla ilgili eleştirilere tepki gösterdi.
“GOCUNACAK BİR ŞEY YOK”
Bir süredir gündemden düşmeyen çöp sorunu ile ilgili soruları da yanıtlayan Başkan Aziz Kocaoğlu, bu konuyla ilgili kimsenin gocunmaya hakkı olmadığını ifade ederek, “Çöpü kimse istemiyor. Karşıyaka, Konak, Bornova hiç biri istemiyor. En uygun yere yapılacağını ve kapalı sistem olacağını daha önce de söyledim. En uygun yere yapılmak zorunda ve tedbirler alınarak ayrı bir teknoloji kullanarak yapılacak. Bu konuda gocunacak bir şey yok. Varsa nda bu kentte seçilmiş en büyük olarak önce benim gocunmam gerekiyor. Bende gocunacağım bir şeyi neden yapayı? Ben bu kentin belediye başkanıyım vatandaşı elbette düşünürüm. Böyle gelmiş böyle gidiyor demem. Çöp artık bir sanayi ürünü. Dünyada çöp bir değer. Bizi ne bir vatandaşın malının değerinin düşürülmesinde, gasp edilmesinde ne de belediyenin gücünü, erkini kullanarak başka birisine menfaat sağlamada göremezsiniz. Göremeyeceksiniz de” diye konuştu. “EN BÜYÜK SORUN TAŞERON”
Yeni yılın bitmesine kısa bir süre kala asgari ücret konusunda hala mücadele ettiklerini ifade eden Türk-İş 3’üncü Bölge Temsilcisi Hüseyin Karakoç ise asgari ücretten vergi alınmasının yanlış bir uygulama olduğunu söyledi. “Bu 1970’li yılarda uygulanıyordu ve dengesizlik yaratıyordu. Çayı, şekeri, peyniri, ekmeği aynı fiyattan alıyor vatandaşlar. Bölgesel ayrımlara ve ülkede büyük kaosa neden oluyor. Bu nedenle belirlenen brütün net olarak verilmesini talep ediyoruz, ısrarlı ve kararlıyız. Taşeron işçiliği en büyük sorunlardan biri. Taşeron işçiliği kuralsız çalışmaktır bir nevi. İşverenler taşerona verdiği ücret zammını işçilere vermiş olsalar, işçilerle yapılacak toplu iş sözleşmesiyle elde edilecek ücretleri de karşılamış olacaklar. Taşeron işçiliği hem vergi ve pirim kaybı hem de kayıt dışı ekonomi demektir” dedi.