Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Mustafa Melih Erkan, koronavirüs ile ilgili yapılan bilimsel çalışmaları değerlendirdi. Çin ve ABD'deki 'koronavirüs' vakalarıyla ilgili verileri değerlendiren İngiliz Kraliyet Kadın Doğum Derneği'nin hazırladığı kılavuzu 9 Mart'ta yayımladığını belirten Opr. Dr. Erkan, "Yeni tip 'koronavirüs' Covid-19 veya SARS-COV-2 ismi ile bilinen ve yaklaşık 3 aydır tüm dünyada ciddi korku yaratan bu virüs aslında SARS ve MERS gibi ciddi solunum yolu hastalıklarına yol açan ve önceki yıllarda da dünya üzerinde ciddi salgınlar yapmış bir virüs ailesinin üyesi. Oldukça hızlı yayılan solunum yolu ile bulaşan bu virüs gebelerin de korkulu rüyası oldu. Anne adaylarımız en çok gebelikte geçirilen bir koronavirüs enfeksiyonunun anneye ve bebeğe ne gibi zararlar vereceği, anne karnındaki bebeğe enfeksiyonun geçip geçmeyeceği, doğum şekli, doğumdan sonra bebeğini emzirip emziremeyeceği gibi soruların cevabını merak ediyor. Öncelikle bilinmesi gereken gebelerde koronavirüs enfeksiyonunun bulguları diğer bireylerdekinden farklı değil" dedi.
'VİRÜS ANNE KARNINDA BEBEĞE GEÇMİYOR'
Opr. Dr. Erkan, İngiliz Kraliyet Kadın Doğum Derneği'nin yayımladığı kılavuza göre koronavirüsün anne adayından bebeğine geçmiş bir olgunun henüz gösterilmediğini kaydederek, şunları söyledi:
"Özellikle hastalığın en sık görüldüğü ülke olan Çin'de yapılan çalışmalarda, bebeğin içinde olduğu amniyon sıvısında, kordon kanında, yeni doğan bebeğin boğazından hemen doğum sonrasında alınmış sürüntü örneklerinde ve anne sütünde virüs izlenmemiştir. Bu sebeple güncel bilgiler ışığında koronavirüs enfeksiyonunun anne karnında bebeğe geçmediği kabul ediliyor. Aynı virüs ailesinin diğer üyelerinin sebep olduğu SARS ve MERS hastalıklarında ciddi derecede düşük ve erken doğum riski görülmüş olsa da yeni tip koronavirüs enfeksiyonunda düşük veya erken doğum riskinde bir artış yoktur. Tüm önlemlere rağmen gebelik sırasında koronavirüs enfeksiyonu geçiren kişiler, acilen sağlık kurumlarınca karantina altına alınmalı ve gerekli tedavi başlanmalıdır. Tedavi ve takip süreci diğer bireylerden farklı değildir. Özellikle bu dönemde çekilecek röntgen ve tomogrofiler bebeği etkileyebileceği için annelerin endişe etmesine sebep olur, ancak anne karnındaki bebek için gerekli koruma önlemleri alındıktan sonra bu tetkiklerin yapılmasına izin verilmelidir. Çünkü anne sağlığı her zaman birinci önceliktir. Virüsün alındıktan sonra yaklaşık 14 günlük bir kuluçka süresi vardır. Bu sebeple doğuma yakın enfekte olmuş hamilelerde henüz hastalık bulguları ortaya çıkmamış bile olsa, doğumdan sonra hastalık bulguları görülebilir. Böyle bir durumda mutlaka doktora başvurulmalıdır. Tüm dünyada görülen olgulardan ve yapılan çalışmalardan elde edilen sonuçlara göre koronavirüs enfeksiyonu doğum şeklini etkilemez. Enfeksiyon sebebi ile sezaryene gerek yoktur."
'ANNE İLE BEBEĞİN BİRLİKTE KALMASI YÖNÜNDEDİR'
Koronavirüsün anneden bebeğe anne karnında geçmediğini bir kez daha vurgulayan Opr. Dr. Mustafa Melih Erkan, "Ancak doğumdan hemen sonra anne ile temasa bağlı bulaş gerçekleşebilir. Bazı ülkelerde koronavirüslü annelerin bebeği doğduktan hemen sonra yanlarından alınmış başka bir ortamda gözlenmiş ve anne sütü verilmemiştir. Ancak şu an tüm dünyada kabul gören yaklaşım anne ile bebeğin birlikte kalması yönündedir. Anne bebek bağlanmasının sağlanması bebeğin sağlığı için anne sütünü rahatlıkla alması hem anne hem de bebek için hayati derecede önemlidir. Bu nedenle anne ile bebek bazı önlemler alınarak aynı odada izlenebilir" dedi.
'VİRÜS BANA BULAŞIRSA BEBEĞİME GEÇER Mİ DİYE ENDİŞELENDİM'
22 haftalık gebe Feyzan Durdu ise, "Koronavirüsün yayılma haberleri ile birlikte anne adayı olarak benim de endişelerim oldu. Acaba koronavirüs bana bulaşırsa bebeğime de bulaşır m? Ona geçer m? Onun için nasıl önlemler alabiliri? Bunlar düşündüm. Toplu alanlardan korktum. Market alışverişine gitmemiz gerekebiliyor, hastanelere gelmemiz gerekebiliyor. Onun dışında kendimce önlemler almaya çalıştım. El yıkama, maske kullanmak gibi önlemler aldım" diye konuştu. (DHA)