NEO Politik programında Hanzade Figen Avcıoğlu’nun konuğu olan MHP İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Hilal Sadıkoğlu Akar, İzmir Büyükşehir Belediyesi yönetimine yönelik en sert eleştirilerini peş peşe sıraladı. İşçi maaş krizinden SGK borcuna, taşınmaz satışlarından grup içi çatışmalara kadar birçok başlıkta dikkat çeken değerlendirmeler yapan Akar, “İzmir CHP’ye emanet ama yönetmeyi beceremiyorlar” dedi.
Akar “Şimdi tabii ki belediyeler Siyasi sahiplerle seçilen, siyasi partilerin temsilcilerinin bulunduğu yerel yönetim sistemleri ama bir kamu kurumu orası. Ve herhangi bir siyasi partinin, il başkanının müdahale etmeye çalışması... Çözüm önerisi getirmekten bahsetmiyorum. Zira bu anılan cümleler bir çözüm önerisi değil. sanki bir direktif verir, emir verir gibi Büyükşehir Belediye Başkanı'nı yönetmeye çalışması tavrını ben de doğru bulmuyorum.”

10 ARALIK İNSAN HAKLARI GÜNÜ VE ‘ÇIPLAK AYAKLI İŞÇİLER’ UYARISI
Ve şöyle de bir garabetimiz var biliyorsunuz yarın 10 Aralık. İnsan Hakları Günü. Ve maalesef İzmir'de binlerce işçimiz yarın yine insan haklarına aykırı olarak emeklerinin karşılıklarını alamadıkları için çıplak ayaklarıyla sokakta yürümek zorunda bırakılacaklar. Bu ayıp bize yeter diyeceğim ama maalesef bize yetse de Büyükşehir Belediyesi'ne yaptığı ayıplar yetmeyecek diye düşünüyorum. Çünkü işte havuz sistemi, ödenmeyen maaşlar, geç getirilen, payday pay ödenen maaşlar vs. de o kadar ciddi bir tıkanma yaşıyor ki Büyükşehir Belediyesi.
“ÇÖZÜM ÜRETECEK KURUM BÜYÜKŞEHİR’DİR”
Eğer bir çözüm üretilecekse bunu üretmesi gereken kurum İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve bürokratları buna çözüm bulmalılar. İşçilerle görüşülmesi, işçi azaltıları mı, çoğaltıları mı? Yani bu yıl yaptıkları bütçede sanıyorum bunları öngörmüşlerdir. Belediyeler her yılın başında geçtiğimiz ay bütün ilçelerin ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bütçelerini geçirdik meclisten. Bu bütçeler hazırlanırken personel giderlerinden yapılacak yatırımlardan hizmetlere kadar her şey kalem kalem. Öngörülerek bütçeleştiriliyor.
“İŞÇİ Mİ ÇIKARTACAKSINIZ? DÜN MÜ ÖĞRENDİNİZ?”
İşçi çıkarılacaksa bütçe yaparken öngörmemişler mi bu kadar işçi alacaklarını? Geçen aydan bu ayı mı alınmış bu kadar işçi bu belediyeye? Ya da onlara verilen sosyal haklar dün mü imzalandılar da ödenmiyorlar? Yani bunlar zaten devam eden süre gelen bir plan program içerisinde ele alınmış ve bu bütçelerle birlikte de meclisten de geçirilerek onaylanmış kalemler.
MESAJLA İŞÇİ ÇAĞIRMA İDDİASI VE “EYT’LİLER NEYE GÖRE AYRILIYOR?” SORUSU
Bugün bir işçi çıkartması yapacaksa hangi şartlarda yapacak? Neye göre kriter belirleyecekler? Maalesef şöyle bir durum da var. Havuz sistemiyle aynı anda uygulamışlar sanıyorum işçiler. yaptığımız görüşmelerden görevi başında çalışmaya devam eden personele bir mesaj gidiyor. Mesajla bildiriyorlar şu saatte burada görüşmeye gidin diye. Bir işçi azaltma durumları olacak diye tahmin ediyoruz bu mesajlaşmalardan. Zira bir komisyon kurulmuş ve komisyonla görüştürülüyor işçiler. Çalışması gerekir mi gerekmez mi mantığıyla.
Burada da kriterlerinden bir tanesi EYT'li. Emekli olan personellerin çıkartılması gibi bir mantığa turtulabilir mi? Görece tabii ki bir mantığa turtulabilir. Ama net kriterler ortaya konmuş bir komisyonu da... yok Büyükşehir Belediyesi'nin. Sen EYT'lisin, seninle çalışmıyoruz deyip işine son verdikleri de var. Ama sen EYT'lisin deyip çalışmaya devam edenler de var. Neye göre ayırıyorlar?Niye şeffaf bir durum yok? Yani insanlar işlerinden edileceklerse... Ve önümüzdeki 2026 yılının bütçesi dahilinde tüm personellerin olası giderleri hesaplanmışken nasıl oluyor da bu hale getirilebiliyor?
“SGK BORCU 7,5 MİLYARDAN 22,5 MİLYARA ÇIKTI”
Onun dışında bir de... Cemil Bey'in her konuşmasında, her toplantısında, her açıklamasında yandık SGK, yandık vergi diye bir çığlığı var. Şöyle bir durum var, Tunç Bey'den İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni Cemil Bey devraldığında 7,5 milyar TL SGK borcu vardı.O tarihten bu tarihe 22,5 milyar TL civarında borcumuz. Yani Tunç Bey'den alırken olanı bile katlayarak gidiyoruz. Şu an 3 katına çıktık. 3 katından daha fazlasına çıktı SGK borcumuz.

“BEN BİR İŞÇİ ÇOCUĞUYUM: O EVDEKİ BİR MAAŞ NEYİ DEĞİŞTİRİR, BİLİRİM”
Ben de bir işçi çocuğuyum. Babanın çalıştığı bir evde işçi maaşıyla büyümüş bir çocuğum. O eve gelecek maaşın o evdeki neleri karşıladığını, hangi umutları yerine getirdiğini bilerek büyümüş bir çocuğum. O yüzden diyorum ya yani 10 Aralık'ta şu görüntülerle giriyor olmak, 10 Aralık'ta keşke çok başka şeyler konuşuyor olabilseydik İzmir adına.
“BU KRİZİN NE SEBEBİ İZMİRLİ, NE DE ÇÖZÜMÜ OLABİLİRLER”
O insanların çaresizliğini, umutsuzluğunu görmek o kadar zor ki. Bu insanlar gerçekten bu yaşanan problemlerin ne sebebiler ne de çözümü olabilecek durumdalar. Bunun sebebi de çözümü de Cumhuriyet Halk Partisi zihniyetiyle çözülmesi gerekiyor. Maalesef onlara emanet edilmiş bir İzmir var elimizde. Ve maalesef yönetmeyi beceremiyorlar. Beceremedikleri için de insanların, çocukların... Belki çoğu evinde henüz doğalgazını bile açamamıştır.
TAŞINMAZ SATIŞI TARTIŞMASI: “SATILABİLİR AMA ÜRETEREK SATILIR”
MHP İzmir büyükşehir belediye meclis üyesi hilal sadıkoğlu akar, Şimdi şöyle ben de şeye katılıyorum. Taşınmaz kesinlikle satılmaz. Hayır satılabilir. Tabii ki satılır. Gelir kaynaklarından bir tanesidir taşınma satışı. Ama bunun gerçekten iki önemli kriteri var…
CHP GRUP İÇİ KRİZ: “MIZRAK ÇUVALA SIĞMAMIŞ”
Şimdi eleştiri yapan meclis üyemiz Çiğdem Hanım Cumhuriyet Halk Partili bir meclis üyesi. malum belediye başkanı Cumhuriyet Halk Partili. Ya bir grup toplantınız var sizin. Bir problem varsa işte Cemil Bey'in aile içinde olur dedikleri belli ki mızrak... Çuvala sığmamış… Ama belki ilkinde daha sakin kalıp bunun gerekçelerini anlatabilseydi bugün herkes Çiğdem Hanım'ın yanında durup ya doğru söylüyor meclis üyesi Foçalı'nın hakkını savunuyor daha içtenlikle söyleyebilecek