Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin'le dobra dobra...

Tahir Şahin, 1999’dan bu yana aralıksız olarak Menemen Belediye Başkanlığı görevini yürütüyor. Dile kolay 17 yıl… Kimi zaman vekilliğe kimi zaman Büyükşehir’e yakıştırıldı. Zaman zaman Mustafa Sarıgül’le olan yakınlığı gündeme getirildi. Siyasi çıkışları için “Başına iş alacak” dendi ama o hiç geri adım atmadı. Şahin, Ege Postası’yla dobra dobra siyaset konuştu. Neden vekil adayı olmadığını açıkladı, Sarıgül’ü anlattı, iddialı bir Büyükşehir çıkışı gerçekleştirdi. Şahin parti içi mesajlarda vermeyi ihmal etmedi. Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin'le dobra dobra...

Haberler / Yerel Politika

1 Ekim 2015 Perşembe 10:28

PAYLAŞ

SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ – 1999’da CHP’nin gerçekleştirdiği önseçimden CHP Menemen Belediye Başkan Adayı aday olarak çıkmış, parti baraj altında kalmasına rağmen belediye başkanlığı koltuğuna oturmuş ve hala görevde olan bir isim Tahir Şahin…

Dile kolay tam 17 yıl…

Arka arkaya dört yerel seçimden zaferle ayrıldı.

Şahin, belediye başkanı olarak geçmişte 1999, 2002, 2007 ve 2011 genel seçimlerini yaşadı ancak yüzü hiç gülmedi. 17 yılda ilk kez bir genel seçimde yüzü 7 Haziran’da güldü…

CHP, 7 Haziran'da Menemen’de oy sıçraması yaparak 32 bin oyla birinci parti oldu. CHP, AK Parti’nin 10 bin oy önünde yer aldı.

İzmir’de mevcutlar içinde CHP’de aralıksız görev yapmakta olan en uzun belediye başkanı konumundaki Şahin, Menemenlilerin kimi zaman ağabeyi, kimi zaman kardeşi kimi zaman babası oldu.

Kimi zaman vekilliğe kimi zaman Büyükşehir’e yakıştırıldı.

Zaman zaman Mustafa Sarıgül’le olan yakınlığı gündeme getirildi.

Siyasi çıkışları için “Başına iş alacak” dendi ama o hiç geri adım atmadı.

İzmir’de parti rozetini çıkarmayan, siyasi söylemde geri durmayan belediye başkanları arasında en tepede yer alan Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin’le dobra dobra siyaset konuştuk.

Tam 17 yıldır aralıksız belediye başkanısınız. 17 yılda Menemen’de ne değiştirdiniz'
17 yıl önceki Menemen’le bugünkü Menemen arasında bir çok yönden farklılık var. Belediyecilik anlamında bir çok şeyi değiştirdik. Bugün artık Menemen, Karşıyaka’dan farksız…Bostanlı’da oturan vatandaş artık bizim bölgemize geliyor. Ulukent’e geliyor. Burada yaşıyor, zamanını geçiriyor. En önemli değişim sevgi tohumlarının yeşerdiğini gördüm bu 17 yılda…İnsanlar, siyasi partiler, STK’ların, birbirine karşı sevgisizliği vardı ben belediye başkanı olduğum dönemde. Memleketlerini beğenmeme gibi durumlar vardı. "Menemen köy" diyorlardı. Kendi oturdukları ilçeye hemde…Bugün bu cümleyi kuran yok. Böyle bir anlayışta yok. Menemen’de Türk, Kürt, Laz, Arnavut, Arap, Roman herkes var, Menemen’de en ufak bir tartışma ortamı yok. Birbirleriyle mücadele yok, sevgi saygı var. Biz bunu kazandırdık.

Sizin için yeri özel bir projeniz var mı bu 17 yılda'
Her projenin ayrı ayrı yeri var. Önemli projeler kazandırdım kente ama en önemli proje bence önce insanı sevme projem…Ben ilçemi insanları işimi çok seviyorum. Ben bunu yapıyorum insanlarda bizi bundan dolayı seviyor. Menemen’de ağabey oldum, kardeş oldum, baba oldum…Menemenlilerle karşılıklı çok iyi diyalogumuz var.

Keşkeniz var mı'
Keşkem yok aslında. Eksim yaptığım işler vardır. Siyaset zor bir iş. Belediyecilik daha da zor. Belediyecilikte özgürlüğünüz kısıtlanıyor. Kendi kararlarınızı kendiniz veremiyorsunuz. Başkan olmadan önce kendi kararlarım kendim veriyordum işletmemde. Keşke demiyorum ama geriye dönebilmiş olsam özgürlüğümü seçerdim.

4 yerel seçim kazandınız. Bu istikrarın, başarının püf noktası nedi? Yeter artık demediniz mi hiç'
Bulunduğunuz yeri sevmeniz çok önemli. Püf noktası bu. Menemen’i çok seviyorum. Yeter artık dediğim olmadı. Yeter artık yüzde bir bile desem demeden bırakırım. Bıkkınlık noktasına geldiyseniz heyecanınız kalmıyor mu acaba diye düşündüğünüz saniye bırakmanız gerek koltuğu. Allah’a çok şükür heyecanım hala var. Dördüncü dönem seçilmeme rağmen tembellik yapmıyorum. Devam edeceksem de bırakacaksam da adam gibi yapacağım. Bu yüzden her dönem üstüne koyarak çalışıyorum.

Parti rozetini çıkartmayan belediye başkanlarındansınız. Siyasi mesajlar vermeyi hiç bırakmıyorsunuz. Çıkışlarınız hep gündem yaratıyor. Siyaset ne kadar sizinle'Siyaseti çok mu seviyorsunuz'
Siyasi mesaj değil dobra konuşmak benimkiler. Bir yönetici 3 metre önündeki duvarın önünde nelerin olduğunu görebilmeli. 100 metre uzağı az da olsa flu da olsa görebilmeli. Bunları gördüğüm için ama parti içi ama parti dışı gördüklerimi söylüyorum. İçimde saklayan bir yapım yok. Öyle olsa “Bu koltuğu bana bir daha vermezler” korkusuyla içimde saklardım ama benim böyle bir korkum yok. İnandığım doğruları hep söyledim. Buna adam gibi dobra dobra konuşmak denir. Söylemezseniz korkak siyasetçi olursunuz. Belediye başkanları bence siyaset yapmalı. Zaten yapmak zorunda çünkü siyasetin tam göbeğinde. "Belediye başkanları siyaset yapmasın" demek yanlış bir şey. Başkanlar hizmetleriyle zaten siyaset yapıyor. Belediye başkanları aslanlar gibi siyaset yapacak hizmeti de aksatmayacak. Belediye başkanları bence milletvekillerinden de daha aktif siyasetçiler. Çünkü vatandaşla bire bir muhatap belediye başkanları…

17 yıldır belediye başkanlığı koltuğundasınız. 7 Haziran’da vekil adayı olacağınız çok dillendirildi. Temaslarınız olduğu yazıldı çizildi. Önseçimi de savunuyordunuz, önseçimde yapıldı. O süreci konuşalım. Vekilliği düşündünüz mü' Neden aday olmadınız'
7 Haziran sürecinde vekil adayı olmam için parti içinden yakın çevremden büyük baskı geldi. Önseçimi en çok dillendirenlerdendim. Vekil olmak için belediye başkanlığından istifa etmeniz gerekli. İstifa edip önseçime girdiğimde örgütün bana göstereceği teveccühten hiç şüphem yoktu. Baskı gelince elbette insan duygu taşıyor düşündüm adaylığı ancak başkan seçileli yeniden 10 ay olmuştu. 5 yıllığına görev istemişsiniz 10 ay sonra kaçıyorsunuz. Ben 10 aylık belediye başkanıyken koltuğu bırakıp vekil adayı olmayı vatandaşıma ayıp olarak algıladım. Kaçmak olarak algıladım. 1-2 sene kalsa aday olma yolunda bir adım atabilirdim ama bunu yapsam ihanet etmiş gibi olurdum. Ben zor olanı daha çok çalışmayı tercih ettim. Benim gibi adamlar vatandaşa saygısızlık yapmaz ben de yapmadım. Vekillik önemli bir görev. Bugüne kadar İzmir’de vekillik yapanlar büyük bir katkı koymadılar kente. Bir sonraki dönemi düşündüler hep o yüzden seslerini çıkarmadılar. Ben ikinci dönemini düşünmeyen bir vekil olurdum.

Önseçimi bu kadar savunan biri olarak İzmir’de önseçimde sağlıklı bir sonuç alındı mı sizce'
En sağlıksız bir önseçim bile en sağlıklı atamadan daha iyidir. Bu işte sabır önemli. Mutlaka sağlıksız yönleri var ama sabır olursa ikinci üçüncü önseçimde en sağlıklı yere gelecektir. Partinin büyümesi iktidar olabilmesi içinde sabır gereklidir.

Disiplin sorunu var mı partid?
Disiplin sorunu var. Menemen’de bu sıfır boyutta diyebiliriz ama genel anlamda bir disiplin problemi var. Genel Merkez’in disiplin mekanizmasını iyi çalıştırması lazım. Partiye ihanet edenleri kolay kolay affetmemesi lazım. Affetse bile 1-2 dönem seçme seçilme hakkı vermemeli. Yapanın yanına kar kalıyor. Belediye başkanı kaybettiriyor vekil kaybettiriyor sonra gidip 6 ay sonra aday oluyor. Bir orduda disiplin varsa zafer kazanılır. Nemim anlayışımda bin hata yapanı affet ama bir ihaneti affetme. Tüzük kurultayında işlenebilir bu kural. Başka partiye gidip aday olanlar en az bir dönem iki dönem seçme seçilmeden mahrum edilmeli Parti bunu yapmalı.

4 yerel zafer ama bu 17 yılda CHP’nin Menemen’de bir genel seçimde birinci parti olduğunu 7 Haziran’da gördünüz. Başkanlıkta gördüğünüz 5’inci genel seçimde yüzünüz güldü. Bu dönem ne oldu da başkanlığınızda CHP Menemen’de genel seçimde ilk defa birinci oldu'
Sabır gerekliydi. Menemen zor yerlerden bir tanesi. CHP yüzde 26 oy alıyor. Normalde Menemen’de de o bantlarda. Yavaş yavaş çapalayarak yaptık. Menemen birlikteliği öğrendi. Bunlar kolay öğrenilmiyor özümsenmiyor. Ancak sabır gerekiyor. Bu özümsendi ve başkanın partisi genel seçimde birinci parti oldu. Türkiye’de birden bire CHP’nin oylarını, temeli sağlam atarsanız sabır gösterirseniz 45’lere çıkartabilirsiniz.

7 Haziran sonuçları için İzmir’de “Başarısızız” dediniz. 1 Kasım için çıtanız n? “Başarılıyız” demeniz için nasıl bir sonuç alınmal?
Her iki bölgede 1’er vekil fazla çıkartmalıyız. Hatta 2. Bölgede 2 fazla. Ancak şuna bağlı . Kimse kusura bakmasın vekil adaylarını nasıl çalıştıracağını genel merkez il başkanlığı bilmiyor. Önerilerimizi söylüyoruz, “Doğru söylüyorsun” diyorlar ama yine uygulamıyorlar. Vekil adayları seçilecek noktalarda olanlar bile düzensiz çalışma içinde. Önerim şu; Belediye başkanlık seçimi kampanyası gibi çalışılmalı. Bunu yapamazsanız eksik oy alıyorsunuz. Belediye başkanlığı seçiminde bire bir vatandaşla buluşuyoruz. Vekil adayı geliyor Menemen’e 2 saat kalıyor Bergama’ya geçiyor. 2 saat sonra Dikili’ye gidiyor. Günün yarısı yollarda geçiyor. Vekil adayı bir ilçeye sabah 6’da gidecek gece 1’e kadar ilçe başkanıyla her yeri gezecek. Ertesi gün başka ilçeye gidecek. Ben 7 Haziran’da bunu hem Genel Merkez’e hem il yönetimine sundum. Ama dinlemediler. En akıllı insan akıl alan insandır. Doğru söylüyorsun diyorlar ama uygulayan yok. Bunu uygulasalar daha fazla vekil kazanırız.

Mustafa Sarıgül’le yakınlığınız hep gündeme getiriliyo? Nedir bu aranızdaki ba?
Mustafa Sarıgül başkanımızdan öğrendiğim çok şey var. Özellikle insan ilişkileri ve STK ilişkileri konusunda. Çalışma tarzı konusunda…Bir kere Mustafa Sarıgül samimi bir insan. Birlikte olduğu dostları yolda bırakmaz. Birlikte yola çıktıklarıyla yolda yürümeyi önemser. İyi ki bende onunla zamanında yol yürümüşüm. Mustafa Sarıgül çalışmayı çok seven bir insan. Bütün kesimleri çok iyi kucaklayabilen ve iyi anlatabilen bir insan. Genel Başkanımızda çok daha büyük kesimleri kucaklıyor ama iyi anlatamıyor. Mustafa Sarıgül’de anlatma yeteneği var. Bu siyasette önemli bir noktadır. Aynı özelliklere sahip olduğunuzda dostluğunuzda daha çok pekişiyor. Mustafa Sarıgül önseçimde istediği yere gelemedi. Parti için de kendini kurtaran bir anlayış var Aman seçilmesin diyen anlayış var yukarıda…Onun için önseçimden çıkamadı ama siyaset uzun soluklu. Mustafa Sarıgül Türkiye’yi kucaklayabiliyor ve bunu iyi anlatıyor. Mustafa Sarıgül’le çalışmak güzel bir duygu.

Peki Genel Başkanınız Kemal Kılıçdaroğlu... Performansı nasıl sizce'
Genel Başkanımızın performansı çok yüksek. Çok çalışkan kimse bir şey diyemez. Ancak kendine özgü daha çok kararları olması gerek. Kendi kafasını dinleyip daha riskli kararlar alması lazım. Sadece yanındakilerin kararlarıyla yürüyemez bir Genel Başkan…

Belediye başkanı-ilçe başkanı uyum Menemen’de hep örnek oldu. Nedir bu işin temelinde yatan'
Örgüt olmadan Tahir Şahin burada oturamaz hizmeti sunamaz. Örgütüme karşı hep bu anlayışta oldu. Karşılıklı anlayış ve sevgi birlikteliği uyumu gerçekleştiriyor. Ben örgüte hep saygı duydum sevgi duydum. Her üyeyi bir belediye başkanı gibi görüyorum. Bizi temsil ediyorlar.

Aziz Kocaoğlu için ne dersiniz. Çok sıkı bir ilişkiniz yok gibi…Acaba bir rakip görülüyor musunu? Vekil adaylığı düşündüm dediniz peki Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı düşündünüz mü'
Aziz Bey’le aramızda önemli benzerlikler ve ayrılıklar var. İkimizde de hırslı çalışma arzusu var. İkimizce bu kenti çok seviyoruz. Aziz Bey’de her şeyi ben yaparım anlayışı var. Saygı duyuyorum. Bizde ise görev bölümü yapalım insanlara güvenelim daha çok hizmet edelim anlayışı var. Aziz Bey belediyeyi yönetirken “Borçlanmadan yapayım” diyor. “Param kadar yapıyorum” diyor. Biz de ise belediyecilikte mutlak borçlanma ön planda. Borçlanarak yaptığın işleri paran var 1 liraya yapıyorsun. 20 yıl sonra yapacaksan 4 liraya yapacaksın. Borçlandığında hem 20 yıl önce yapıyorsun yine bir liraya yapıyorsun 50 kuruş faiz ödüyorsun. Vadeli krediler çok. Bizim anlayışımız daha doğru. Baya ciddi anlamda borçlanarak hizmet yapılmalı. Kredinizde varsa hele. Aziz Bey’de bunu sağladı. Teşekkür ediyoruz. Şimdi bundan sonra en az yıllık bütçenizin iki katı kadar 20 yıl borçlanabilirsiniz. Size bir dönemde 20 yıllık iş yapma şansı doğar. İzmir kazanır. İzmir’i kalkındırmak yürütmek istiyorsak herkesten akıl almalısınız. STK’lardan belediye başkanlarından… Aziz Bey’de vizyonu geniş ama vizyonunuz çok çok daha fazla olmalı. İzmir üçüncü büyük kent… Vizyonel projeler ortaya koymalısınız. Rakip görülme benim sorunum olmaz. Kim görüyorsa onun sorunu olur. Elbette bazı kesimler bizi Büyükşehir’e yakıştırıyor. Bir çok kişi “Yokum” diyor. Ben olursa en iyi şekilde yapacağımı söylüyorum. İzmir doğru pozitif anlamda benim yönetimimde bir dönem 20 yıllık uçar. Bunu isterim. Günün birinde Allah bize bu işi nasip ederse bir dönemde en az 20 yıllık iş yaparız. Görev gelirse kaçmayız isteriz.