MHP'nin İzmir adayları sahaya indi: Vural'ın hedefinde Erdoğan, Yıldırım, ve Ala vardı

MHP İzmir milletvekili adayları sahaya inerek seçim çalışmalarına başladı. Kemeraltı ve Karşıyaka'ya çıkarma yapan MHP’li adaylar, çarşı esnafını ziyaret etti. MHP TBMM Grup Başkanvekili, İzmir Milletvekili Oktay Vural Atatürk fotoğrafının AK Parti bayrağıyla kapatılması iddiaları hakkında konuşarak, "Atatürk var da kapatmışlarsa yazıklar olsun. İzmir’e bile gelmeyin" dedi. Öte yandan Vural, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın valilere ve kamu görevlilerine yönelik sözleri ile Efkan Ala'nın, valilerin operasyon için izne ihtiyacı yoktur" şeklindeki sözlerini hedef aldı. MHP'nin İzmir adayları sahaya indi: Vural'ın hedefinde

Haberler / Yerel Politika

30 Eylül 2015 Çarşamba 13:07

PAYLAŞ

EDA EBRU NANECİ / HABER SERVİSİ - MHP İzmir milletvekili adayları 1 Kasım erken seçimleri için saha çalışmalarına start verdi. MHP TBMM Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili adayı Oktay Vural, MHP İzmir Milletvekili Adayı Ahmet Kenan Tanrıkulu ile 1. ve 2. Bölge milletvekili adayları sahaya indi. Milletvekili adayları, Cumhuriyet Meydanı ve Hasan Tahsin Anıtı'na çelenk bıraktı. Çelenk bırakma töreninin ardından, 1. Bölge milletvekili adayları Kemeraltı Çarsı'sında esnaf ziyaretinde bulurken, 2. Bölge milletvekili adayları Konak'tan vapurla Karşıyaka'ya geçerek çarşıda esnafı ziyaret etti.

AMPUL NE YAHU'
AK Parti İzmir Milletvekili Adayı Binali Yıldırım’ın Torbalı’da gerçekleştirdiği ziyaretler sırasında kentte tartışma konusu olan fotoğraf hakkında konuşan Vural, “O fotoğraf niye kapatılı? Demek ki o fotoğraftan utanıyorlar. Vatandaş soruyor, ‘Fotoğrafta ne vardı'’ diye. Osmanlı tuğrası vardı. O da ecdadımızındır. Bunda utanılacak ne va? 7 ışıklı ampulle kapatanlar kime ne mesaj veriyo? Hangi ambleme benziyor acab? Osmanlı tuğrası bir ayıp mıdı? Bir cumhurbaşkanın resmi varsa genel başkanlarının resmi niye yo? Bizim il, ilçe başkanlıklarımızda, kurucu genel başkanı başbuğumuz, genel başkanımız ve Atatürk’ün fotoğrafı vardır. Ahmet Davutoğlu’nun resmi midir acab? Biliyorsunuz onlarda iç çekişme var. O resmin gözükmesini istemediler. Atatürk var da kapatmışlarsa yazıklar olsun. İzmir’e bile gelmeyin. Tuğra vardı diyorlarsa da utanılacak bir şey değildir. Ampul ne yahu'” ifadelerini kullandı.

HEDEF İZMİR'DE 4'ER MİLLETVEKİLİ
MHP'nin İzmir için 8 milletvekili hedeflediklerini belirten Vural, “Millet 7 Haziran’da rüşvetçilere dersini verdi ama inşallah kasım da yine dersini verecektir. Rüşvet ve yolsuzluktan hesap soracak, PKK’dan hesap soracak bir parlamenter demokrasinin oluşacağı bir yönetim kurulacaktır. 7 Haziran’da halk kılavuzları reddetti ama halk onların kulağını çekecektir. İzmir’deki hedefimiz 4’er milletvekilidir. MHP 7 Haziran’dan sonraki süreçte haklı çıktı. 7 Haziran’da AKP’yi iktidardan indiren irade 1 Kasım’da niye ona yetki versi? HDP’yle kendini aynı blok gören CHP’ye de verilecek bir ders vardır herhalde. Buradaki güzide insanlar CHP’ye oy verdi onlar gitti blok kurdu. Hem AKP hem CHP seçmenine haklı çıktığımızı anlatacağımız çok şey vardır. Haziran’da partimize 4 milletvekili veren İzmirlilerin Kasım’da bunu ikiye katlayacağına inanıyoruz" dedi.

"MHP OLARAK DİK DURDUK"
Başbakan'ın İran toplantısında Türk bayrağının yer almaması konusunda konuşan Vural sözlerini şöyle sürdürdü: "Mutabakat arayışımızı reddedenlere karşı tüm milletimiz MHP’yi güçlendirecektir. MHP olarak dik durduk, eğilmedik. Rüşvete, yolsuzluğa, darbeciliğe karşı tavrımızı ortaya koyduk. Sorumluluğu başkasının üstüne atanların MHP’ye söyleyeceği bir şey olamaz. Ay yıldızlı bayrağımızın masa da neden yoktu sözlerimize karşılık, ‘Bazen oluyor bazen olmuyor, ay yıldızlı bayrağımız olmasa da olur’ demesini kınıyorum. Bayrak olması gereken her yerde olur. Siz bazen başbakan oluyorsunuz bazen olmuyorsunuz ama ay yıldızlı bayrak her yerde olacaktır. Bu değerlere herkesin saygı duyması gerektiğini söylüyorum.

HEM ERDOĞAN'A HEM DE ALA'YA YÜKLENDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın valilere ve kamu görevlilerine yönelik sözleri ile Efkan Ala'nın, valilerin operasyon için izne ihtiyacı yoktur" şeklindeki sözlerini de eleştiren Vural, "Sayın Cumhurbaşkanı da her zaman oluğu gibi başkalarını suçlayan, bu sefer de kamu görevlilerini suç göstermeye çalışarak kendisini sorumluluktan uzaklaştırma isteyenlere karşı milletimiz elbette gereli cevabı verecektir. Bunlar suçluluk kompleksidir. Valililere 'operasyon yapmayın' talimatını veren zihniyet vatandaşın bu konuda AKP'yi sorumlu tutmasıyla bu kez sorumluluğu kamu görevlilerine adıyor. Adama sorarlar, bu kamu görevlileri kimle? Bu kamu görevlileri talimat verenler kimle? Siz değil miydiniz Oslo'ya, İmralı'ya ben gönderdim diyen, parlamentoda bu konuda kanun çıkartan sizler değil miydiniz. Bizim kamu görevlilerine yönelik eleştirilerimiz olduğu zaman sorumlusu siyasi partidir, 'bize yöneltin eleştirilerinizi' diyenler şimdi gördüler ki, bir numaralı sorumlu kendileridir. Cumhurbaşkanın kamu görevlilerini suçlu göstermesine karşı milletimizin hak ettiği cevabı vereceğini düşünüyorum.”

"SİZ BOSTAN KORKULUĞUMUSUNUZ'"
Vural sözlerine şöyle devam etti: "Bugünkü kanlı tablonun bir numaraların sorumlusu Türkiye'ye yöneten zihniyettir. Bugün bu sorumluluklarını, bu suçluluklarını üzerine örtmek için başkalarını suçluyorlar. Yıllarca darbe darbe dediler, Ergenekon, Balyoz var, elimizi kolumuzu bağladılar' dediler, sonra "Kumpastır" deyip başkasının üzerine attılar. 12 yıl boyunca beraber birlikte olduklarını, yolsuzluk ve rüşvet ortaya çıktığı zaman paralel diye onları suçladılar. Şimdi terörle mücadelede, Oslo'da, çözüm süreciyle ihanet ettiler, PKK'Yı suçladılar. Şimdi de kalkıp kamu görevlilerini suçluyorlar. Siz bostan korkuluğu musunu? Siz bu memleketi yönetmiyor muydunu? Dün dündür bugün bugündür diyerek sorumluluk hırkasından kurtulacaklarını zannediyorlarsa, bunun hesabını milletimiz muhakkak kesecektir.

TAKKE DÜŞTÜ KEL GÖRÜNDÜ
Yakın zamanda bu isimlerin kendilerini açığa çıkartmamak için birbirlerini satacaklarını söyleyen Vural, "Sizlersizin, Oslo'da, İmralı'da, Domlabahçe'de PKK'yı muhatap alıp, onla müzakere edenler. Terör örgütünü masum gibi gösterenler, ona siyasi çözüm arayışlarına politik olarak cesaret verenler bu sorumluluğunuzun hesabını vereceksiniz. Onu bunu suçlayarak değil çıkın mert olur, dik olun dik. Bu hareket kendisini zeytinyağı gibi üste çıkartana bir hareket olmuştur. Yakında bu itirafları da yaşayacağız, Yakında 'şu Efkan beni aldattı, Efkan diyecek, 'Beşir beni aldattı' diyecekler. Bunlar birbirlerini paralel, tuzluk olarak suçluyorlardı, şimdi hain olarak suçlayacaklar. Yakın zaman da bunlar ben yapmadım o yaptı, asıl sorumlusu budur demek suretiyle kendilerini açığa çıkartmamak için birbirlerini satacaklar. Sata sata bu günlere kadar geldiler ancak artık takke düştü kel göründü" diye konuştu.