TCMB, mart ayına ilişkin kısa vadeli dış borç istatistiklerini bugün yayınladı. Buna göre, kısa vadeli dış borç stoku, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 8,7 artarak 161,4 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Bu dönemde, bankalar kaynaklı kısa vadeli dış borç stoku yüzde 8,2 yükselişle 66 milyar dolara, diğer sektörlerin kısa vadeli dış borç stoku yüzde 2,4 artışla 56 milyar dolara yükseldi.
Bankaların yurt dışından kullandıkları kısa vadeli krediler, geçen yılın sonuna göre yüzde 1,3 artarak 10,9 milyar dolara çıktı. Banka hariç yurt dışı yerleşiklerin döviz tevdiat hesabı yüzde 6,9 oranında yükselerek 21,7 milyar dolar, yurt dışı yerleşik bankaların mevduatı da yüzde 0,5 artışla 16,9 milyar dolar oldu. Yurt dışı yerleşiklerin TL cinsinden mevduatları geçen yıl sonuna göre yüzde 25,8 yükselişle 16,5 milyar dolara yükseldi.
Diğer sektörler altında yer alan ithalat borçları da bir yılda yüzde 1,2 artışla 49,7 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
ÖZEL SEKTÖRÜN KISA VADELİ DIŞ BORCU 90,3 MİLYAR DOLAR
Tamamı kamu bankalarından oluşan kamu sektörünün kısa vadeli borcu 2022 sonuna göre yüzde 9,9 artışla 31,8 milyar dolar, özel sektörün kısa vadeli dış borcu yüzde 4,0 yükselişle 90,3 milyar dolara oldu. Bu dönemde, özel alacaklılar başlığı altındaki parasal kuruluşlara olan kısa vadeli borçlar yıl sonuna göre yüzde 13,7 yükselerek 84,8 milyar dolar, parasal olmayan kuruluşlara olan borçlar yüzde 3,4 oranında artarak 75,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
Merkez Bankası verilerine göre, 2022 yılı sonunda 676 milyon dolar olan kısa vadeli tahvil ihraçları mart sonu itibarıyla 904 milyon dolar, aynı dönemde resmi alacaklılara olan kısa vadeli borçlar 45 milyon dolar oldu.
YÜZDE 46’SI DOLAR
Kısa vadeli dış borç stokunun döviz kompozisyonuna bakıldığında, yüzde 46’sı dolar, yüzde 25’i avro, yüzde 11,5’i TL ve yüzde 17,5'i diğer döviz cinslerinden oluştu. Aynı dönemde, orijinal vadesine bakılmaksızın vadesine 1 yıl veya daha az kalmış dış borç verisi kullanılarak hesaplanan kalan vadeye göre kısa vadeli dış borç stoku, 203,3 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.
Borçlu bazında değerlendirildiğinde, toplam stok içinde kamu sektörünün yüzde 21, Merkez Bankası’nın yüzde 19,3, özel sektörün ise yüzde 59,7 oranında paya sahip olduğu görüldü.