Umutoğulları, X hesabından yaptığı paylaşımda bu olayın başka bir boyutuna dikkat çekti: CHP’li bir ilçe başkanına Serdar Deniz tarafından villa hediye edildiği iddiası. Gazeteci Umutoğulları, “Eğer bu villa gerçekten Serdar Deniz’in eseri ise, karşılığında ne verildi?” diye sordu ve bu ilçe başkanının adının İzmir halkı arasında hızla yayıldığını belirtti.
İŞTE O PAYLAŞIM…
Şimdi gelin şu olayın trajikomik boyutlarına birlikte bakalım. İzmir’in en büyük yeme-içme devlerinden biri olan Karen Group’un sahibi Serdar Deniz, dünya markalarına kafa tutan Osmanlı 1453 ve Gofrette gibi restoran ve kafeleriyle sektörde fırtına gibi eserken, bir sabah sırra kadem basmış. Ama öyle alelade bir gitme değil! İddialara göre giderken şirketi çalışanlarının üzerine yıkarak kaybolmuş. Tam bir “kaçan kovalanmaz” vakası!
Fakat olay bununla da sınırlı değil, zira İzmir’in siyasi kulisleri bu kayboluşla daha da renklendi. İşin içine giren bir CHP’li ilçe başkanının ismi, dilden dile dolaşıyor. Söylentilere göre bu ilçe başkanının villası Sedar Deniz’in “hediyesi.” Şimdi size soruyorum, eğer bu villa gerçekten Serdar Deniz’in eseri ise, karşılığında ne verildi? Politik destek mi, yoksa başka bir çıkar mı?
Ah, işte bizim siyasetçiler ve iş insanları! Bugün villayı veren, yarın başka bir şeyin peşine düşer. İzmir’in havasından mı, suyundan mı bilinmez ama skandallar burada asla eksik olmaz. Zaten villanın kendisi bile ayrı bir dedikodu malzemesi. Hani anlatılanlara bakarsak, ilçedeki herkes “ilçe başkanının devasa villasını” konuşuyor. Anlaşılan İzmir’in siyaseti de, yeme-içme sektörü de “cömertlik” üzerine kurulmuş.
Şimdi merak ediyorum: CHP’li ilçe başkanımız, madem o villa bir lütufla geldiyse, bunun bedeli nedir? Yoksa villayı görünce siyasetçinin kalbi mi yumuşadı? Gerçekten de Serdar Deniz ile başkanımızın yolları nasıl kesişti? İşte bu sorular, şehrin kulislerinde cevapsız bir muamma olarak kalmaya devam ediyor.
Bu vakada, en sonunda kim kazanır, kim kaybeder bilinmez ama şu bir gerçek: İzmir’in gündemi bir kere daha yeme-içme dünyasının cömertliği ve siyasetin gölgesinde şekilleniyor. Bakalım ilçe başkanımız ya da Serdar Bey’den bir açıklama gelecek mi? Ama sakın ha, açıklama gelirse inanalım diye hemen sevinmeyelim! Malum, bizim İzmir’de asıl meseleler, villaların gölgesinde kaybolur gider…