Ege Postası
Geri

Ortalığı yakıp yıkmanın....

Radyo Egepostası’na konuk olan CHP PM Eski Üyesi Hüseyin Saygılı, MYK’dan Bedri Serter isminin çıkmasıyla başlayan CHP’deki il başkanlığı krizini değerlendirdi. Kişisel olarak Salih Özçiftçi’nin başkan olmasını istediğini açık yüreklilikle söyleyen Saygılı, “Ancak olmadı.MYK’dan Serter adı çıktı. Şimdi ortalığı yakıp yıkmanın kimseye yararı olmaz” dedi.
Ortalığı yakıp yıkmanın....
Haberler / Yerel Politika
8 Ocak 2015 Perşembe 13:29
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
EGEPOSTASI – Egepostası ile Gündem programında Mithat Umutoğulları ve Adem Nakçı’nın sorularını yanıtlayan CHP PM Eski Üyesi Hüseyin Saygılı, çarpıcı açıklamalar yaptı, partideki il başkanlığı krizi sürecinde, sağduyu çağrısı yaptı, “Genel merkez kararını verdi. Ortada çözülemeyecek bir sorun yok” dedi. Saygılı, son günlerde kınama cezası istemiyle YDK’ya, gruptan bir yıllığına çıkarılma istemiyle Grup disiplin Kurulu’na sevk edilen CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler ile ilgili de sert konuştu, “Güneydoğu’daki açıklamaları bizi perişan etti” dedi.

Yaratılışı gereği parti içinde çatışmalar içinde olan değil, daha çok tamir eden tarafta olduğunu belirten Hüseyin Saygılı, 1987 yılından, SHP döneminden beri partinin bütün süreçlerini yaşadığını ve bulunduğunu belirtti, çok büyük kavgaların olduğu bir partiye teveccüh olmayacağını vurguladı. Saygılı, “Seçmen doğru bakmaz. Parti içinde uzlaşma kültürünü geliştirmek lazım. Kavga kolaydır onu tamir etmek çok zordur.Yaşananlar düşman olacağımız anlamına gelmez. Hepimiz dostuz, arkadaşız. Sadece parti içerisinde bir yarıştır. Kongre süreci tamamlanır ve her şey orada biter. Aynı geminin içindeyiz ve uzlaşarak iktidar olmanın yollarını bulmalıyız” dedi.
MYK’dan il başkanlığı için Bedri Serter isminin çıkmasını değerlendiren Hüseyin Saygılı şunları söyledi:

AHMET’LE MEHMET’LE UĞRAŞACAK ZAMAN YOK

“Bedri Serter'i uzun yıllardan bu yana tanıyorum. Bedri Bey'in il başkanlığını dürüstlükle yapacağı konusunda hiçbir tereddüdüm yok. Düzgün bir arkadaşımız. Hayırlısı olsun. Sevdiğimiz, saydığımız partili bir arkadaşımız. Kendisine başarılar diliyorum. Parti içinde bazen sorunlar halledilebilecekken kısa süre de bazen de kendi ayağımıza bazı şeyleri dolaştırıyoruz. Ama CHP il başkanlığı, il yönetim kurulunu oluşturabilecek güçtedir. Hele hele İzmir İl Başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliği askıda kalacak bir durumu olamaz. O nedenle kısa süre hem il yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımız hem de atanan arkadaşımız bir araya gelecektir. İstişare ederek neyse sorunu çözüp yoluna devam edeceklerdir. Çünkü İzmir seçime hazırlanmak zorunda. 2015 hem İzmir için hem de Türkiye için çok önemli. Ahmet- Mehmet'le uğraşacak zamanımız yok. O arkadaşımız MYK tarafından atanmıştır. İl yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımız görüşmüşlerdir. Belki bu süreç zamanında yapılmadığı için bu sorunlar ortaya çıkmıştır. Ben inanıyorum bunlar aşılacaktır, çözülecektir. Genel Merkez il yönetiminin devamında yana karar almıştır. Ortada atanan bir il başkanı varsa bu sorun çözülür. Çözülmez bir sorun değil. İl yönetim kurulu arkadaşlarımızın hepsi emektar partililerdir. Hepsinin ayrı ayrı düşünceleri vardır. Kısa sürede olduğu için son derece normaldir.

Ben kişisel olarak Salih Özçiftçi'yi istedim. Bu benim görüşüm. Ama Bedri Serter geldi diye 'vay efendim onu nasıl atarsınız mı' diyeyim. Bu doğru değil. Artık İl Başkanı Bedri Serter olmuş Salih Özçiftçi olmuş karar verilmiştir. Siyaset yapma kültürü dediğim bu. Ben görüşümü söylüyorum. Ama olmadı diye de ortalığı yakıp yıkmanın bir anlamı yok. Bunun kimseye yararı olmaz. Bedri Serter'in aday olacağı daha önce konuşulsa belki bizim adayımız o olurdu. Bu saatten sonra şu isim olsaydı falan demek olmaz siyasette duracaksınız bir yerde... Bana göre Salih Özçiftçi olsaydı gibi şeyler söylemenin bu saatten sonra bir önemi yok. O düne kadardı. Şimdi bu yanlış anlaşıla da bilir. Ben parti disiplininden bahsediyorum. O zaman herkes istemediğine karşı bayrak kaldırsın. Bu parti o zaman ne hale gelir.

Salih Özçiftçi ismi tanıdığım bir isimdi. Bir insanı da şu ekip, bu ekip diye mahkum etmek doğru olmaz. Ben kendi özgür irademle onun olabileceğini düşündüğüm için onun gereğini yaptım. Ama o bitti. Dün bitti, yeni bir sayfa açıldı. Genel Merkez son kararı vermiştir. İl yönetimi farklı bir düşünce ortaya koymuştur ona da saygı göstermek zorundayız. Onlar orada 3 yıldır görevdeler hatta bazıları 4 yıldır çalışıyor. Onlara da sorulmaması yadırganabilir. Onları kırabilir. Dünyanın en iyi insanını da getirsek tartışma konusu olur.”
 
KOLTUK HIRSI VURGUSU

Yerel seçim sonuçlarını değerlendiren Hüseyin Saygılı, 30 ilçeden 8’inin kaybedilmesinin başarısızlık olarak değerlendirilebileceğini, diğer yanda oy oranlarında da anlamlı bir artış olduğunu vurguladı. “Biz kimseye benzemeyiz. Hele hele AKP’ye hiç benzemeyiz” diyen Saygılı, “Bazı arkadaşlarımızdan beklentimiz sorumlu davranmaları” diyerek yerel seçim sürecinde yaşananlara vurgu yaptı. Saygılı, sözlerine şöyle devam etti:
“Siyasetin matematiksel yönüne değil de sosyolojik yönüne bakmalıyız. Bazı arkadaşlarımızın kişisel koltuk hırsları da kaybetmemize neden oldu. Mesela çok sevdiğim arkadaşım Hakkı Ülkü milletvekilliği ve belediye başkanlığı yapmış bir arkadaşımız partimiz onurlu mevkilerde onurlandırmış. Farklı bir partiye geçerek, partisini orada zor duruma sokmasını istemezdim. Bu arkadaşımızın da o duruma gelmesini istemezdim. Menderes'te öyle oldu. Yine Torbalı'da bir arkadaşımız 5-6 bin DSP'ye gitti 5-6 bin oy aldı biz orada 300 oy ile kaybettik. Bu kayıpları sadece matematiksel sonuçlara baktığınız zaman farklı değerlendirmiş olursunuz. Kamuoyu zaten bu isimleri biliyor.”
 
 
İZMİRLİYSENİZ BİLE

 
Hükümetin İzmir’e bakışını da eleştiren Hüseyin Saygılı, “Hükümet öyle bir partizanlık yapıyor ki, bırakın CHP'li olmayı, İzmirliyseniz bile farklı bir muamele gösteriyor. Ama Konyalı iseniz, daha pozitif anlamda ayırımcılık yapıyor. Bu nedenle İzmir önemli bir mücadele örneği veriyor. Bu, Türkiye'ye örnek olacak bir mücadeledir” dedi.
 
DOĞU VE GÜNEYDOĞUDA CHP'YE TEPKİ YOK
CHP'nin Kürt sorunu ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Saygılı şunları söyledi;
“Bize temel eleştiri şüydu; CHP'ye karşı bir tavır yoktu. CHP içinde bazı isimlerin açıklamalarına çok sert tepkiler vardı. Çünkü geçmiş dönemler Doğu ve Güneydoğu'da birçok belediye bizdeydi. Dolayısı ile burada yaşayan vatandaşlarımızın CHP'ye karşı bir tutumu yoktu. Burada yüksel çatışma kültüründe sorun oluştu. Sonraki süreçte de oralara gidilemedi. Ama çatışma ortamı bizi sıkıntıya soktu, partimizin tabelaları indirildi. Biz bölgeye gittiğimizde bize “ siz bizi dile ve dine mahkum ettrdiniz” bu bize bir mesajdı. “Niçin gelmiyorsunuz, gitmiyorsunuz bizi burada yalnız bıraktınız” şekliden haklı eleştiriler vardi. Bu eleştirileri Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu bu sorunu gördü ve bizi oralara yolladı. Bize bölgede “biliyoruz şimdi geldiniz ama gittikten sonra bir daha gelmeyeceksiniz” gibi eleştiriler vardı. Ama biz gittik daha sonra bir daha gittik. Sonuçta ne oldu, CHP'nin belli olmadığını ifade ettiği Kürt sorunu ile ilgili 21 maddelik bir genelge yayınladı. Kimilerine göre bu çok küçük bir adım olarak görünebilir ama demokrasi ve özgürlükler açısında çok büyük bir adımdır. AKP açılımı kapalı devre üzerinden götürmekte. CHP bilmediği ve ne olduğu belli olmayan bir sürece destek vermesi beklenemez. Bu sorun ne Kürtlerin sorunu neden Türklerin sorunudur. Bu sorunun hepimizin sorunudur. Bu sorunu çözebilir, Dünya bu sorunu yaşadı. Türkiye kendi içinde bu sorunu çözebilir.

BİRGÜL AYMAN GÜLER “DOĞU'DA BİZİ ADETA PERİŞAN ETTİ”
Parti programı ve tüzüğü belli, partimize üye olan arkadaşlarımız bunu biliyorlar. Dolayısı ile partimizin ve Genel Başkanımızın aldığı kararlar hepimizi bağlar. Biz özgürce görüşlerimizi ifade ediyoruz. PM'de 15-20 saat süren toplanmalarımızı oldu. Birgül Ayman gibi arkadaşlarımız görüşlerini PM'de anlatabiliyorlar. Burada Genel Başkanın yaptığı açıklamalardan farklı açıklamaların yapılması partiyi kamuoyunda sıkıntılı bir duruma soktu. Son parti kurultayı Partimizin Kürt sorununa ilişki irade ortaya koyduğu irade 21 maddelik özgürlük ve demokrasi paketi ile ilgili çelişki açılmaları oldu. Tabi bu açıklamalar seçmen üzerinde olumsuz etki yarattı. Bu arkadaşlar sonradan partiye geldikleri için parti disiplini açısından zorluklar yaşamaktadırlar. Zorluk yaşayan bu arkadaşlar ya partiyi bırakırlar yada uyum sağlarlar. Eğer bunları yapmıyorlarsa, başka bir partide kendilerini ifade ederler. Bir Ayman Güler'in Kürt sorunu ile ilgili yaptığı açıklamalar bizi Doğu ve Güneydoğu'da adeta perişan etti. Biz bu neden ile ağır hakaretlere maruz kaldık. Yüzlerce arkadaşımız partimizi anlatırken bir arkadaşımızın yaptığı açıklama hepimizi zor durumda bırakabiliyor. Bu neden ile herkesin parti disiplinine uyması gerekiyor.
Birgül Ayman Güler ile birlikte PM'de görev yaptık. Genel Başkanımız benim sözümü kesti ama sayın Güler'in bir defa bile sözünü kesti. Her istediğini saatlerce konuştu. Ama çıkıp kamuoyunda basının önünde konuşması neydi.

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası