Ege Postası
Geri

STK'lardan ortak sağduyu çağrısı

İzmir’de faaliyet yürüten 150’nin üzerinde sivil toplum kuruluşu Anadolu Birliği Derneği’nin çağrısıyla ortak bir açıklama yaptı. Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda (EBSO) gerçekleştirilen toplantıda son günlerde yaşanan gelişmelerle ilgili bütün kesimlere sağduyu çağrısı yapıldı.
STK'lardan ortak sağduyu çağrısı
Haberler / Genel
15 Ekim 2014 Çarşamba 12:25
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Toplantıya AK Parti İzmir İl Başkan Yarımcısı Melik Bingöl, CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Altan İnanç ve  HDP İl Başkanı Cavit Uğur ile DBP İl Başkanı Yusuf Kaya katıldı.
STK’lar adına ortak açıklamayı okuyan Anadolu Birliği Derneği Genel Başkanı Ferhan Ademhan, “Biz İzmir'deki STK'lar olarak, çözümün tek adresinin TBMM olduğunu tekrar söylüyoruz. Ülke barışı sokakla değil; siyasi iradeyle sağlanır” dedi.
Ademhan, birlikte yaşam çağrısı için bir arada olduklarının altını çizerek, “Tarihsel bir barışa doğru yürürken ülkemizde yaşanan toplumsal karmaşa ortamı, bizi kaygılandırmıştır. Siyasal gelişmelerin insanlarımızı karşı karşıya getirmesini engellemek adına sesimizi yükseltmemiz gereken bir dönemden geçiyoruz” diye konuştu.


ACI KAYIPLAR
Suriye’nin Kobani kentinde yaşanan IŞİD saldırılarını protesto olayları sonucunda 2’si güvenlik görevlisi 35 vatandaşın hayatını kaybettiğini hatırlatan Ademhan,  “Hepsine Allah’tan rahmet yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Bu acı kayıpların, yüreğimizi dağladığını belirtir,  bütün bir Türkiye toplumunun da bu acıyı paylaştığına inanıyoruz” ifadesine yer verdi.  


SAVAŞIN SONUÇLARI
IŞİD terör örgütünün Türkiye’de yaşayan Kürt vatandaşlarla yoğun akrabalık ilişkileri içinde olduğu Kobani’ye yaptığı saldırılara dikkat çeken Ademhan, “Suriye’de yaşayan akrabalarının trajedisine sessiz kalmayan vatandaşlarımız Suriye sınırında günlerce nöbet tutarak dayanışma halinde oldular. Hükümetimiz de yaşanan bu insanlık dramı karşısında ülke sınırlarını terör mağduru insanlara açmıştır. Türkiye 200 bin insanı topraklarına kabul etmiş ve bu insanları barındırmıştır. Yüzlerce Kobanili aile Türkiye’de barınmakta ve savaşta yaralanmış insanlar ülkemiz hastanelerinde tedavi görmektedir” bilgisini verdi.  


SURİYE SADECE KOMŞUMUZ DEĞİL
Türkiye Cumhuriyeti devletinin yarım asırdır, savaş mağdurlarına gösterdiği duyarlılığı tekrar ortaya koyduğunu anlatan Ademhan,  “Buradan bir gerçeği daha söylemek gerekir. Türkiye Cumhuriyeti, sınır komşusu Suriye ile ilgili üzerine düşeni yapmıştır; ancak Suriye ile ilgili politikalar sadece komşulukla ifade edilemeyecek bir gerçeği taşımaktadır. Kobani ve diğer kentlerde yaşayan insanlar bu ülkedeki Kürt vatandaşlarımızın akrabalarıdır ve devletimiz bu gerçeği göz önünde bulundurarak hareket etmelidir. Bu nedenledir ki, Kobani'nin Mardin'le, Şanlıurfa ile çok alakası vardır. Çünkü akrabadırlar” açıklamasını yaptı.


PROVOKASYONLARA DİKKAT
Ademhan, Kobani protestolarının başlangıçta demokratik bir hakkın kullanılması olduğunu vurgulayarak, “Kurban Bayramı’nın son günü IŞİD’in Kobani kuşatmasını daha da ileri götürmesi, günlerdir akrabalarının ölüm haberleri ile uyanan vatandaşlarımızın tedirginliğini yükseltmiş ve ülkemizin her tarafında IŞİD’i protesto eylemleri gerçekleştirilmiştir. Başta demokratik bir hakkın kullanılmasından ibaret olan bu protesto eylemleri, maalesef provokatif güçlerin devreye girmesi ile kabul edilemez bir noktaya gelmiştir.  Bayrağımıza ve Mustafa Kemal Atatürk’ün büstüne yapılan saldırılar bizleri derinden yaralamıştır. Bu saldırıları kesin bir dille kınıyoruz” görüşünü aktardı.
Kobani protestosu bahane edilerek kamu binalarına, esnafa ve halka yönelik yapılan şiddeti ve yağma hareketlerinin sorunlarımıza çözüm olmayacağını da aktaran Ademhan, “Türkiye kamuoyuna duyuruyoruz. Şiddetin her türlüsüne karşıyız ve karşılıklı bir şekilde şiddeti tırmandıracak söylemlerin barış ortamına hizmet etmeyeceğinin altını çizmek isteriz” dedi.  


DERS ÇIKARILMALI
Bütün bu yaşananlardan ülke olarak bir ders çıkarılması gerektiğini dile getiren Ademhan,  şöyle konuştu: “Toplumlar her zaman geleceğe daha umutlu bakmak durumundadır ve adımlarını buna göre atmalıdır. Şimdi ülke olarak üzerimize düşen birincil bir görev var: Ülkemize ve toplumsal barışa sahip çıkmak!
20. yüzyılın başlarında büyük bedeller ödenerek kurulan Türkiye Cumhuriyeti devleti, bu ülkede yaşayan her milliyetten insanın kanını ve emeğini taşımaktadır. Bu değere sahip çıkmak hepimizin görevidir.
Yaklaşık 30 yıl boyunca, gerek askeri darbelerin gerek dış güçlerin tetiklemesiyle gelişen kardeş kavgası, ülkemize büyük bedeller ödetti. 2013 yılı baharında ise, tüm Türkiye toplumu bu ateş çemberinin son bulacağı umudunu taşımaya başladı. Bu hepimiz için tarihi bir fırsattır.”
 
SORUMLU HAREKET EDİLMELİ
“Son günlerde yaşanan toplumsal şiddet olaylarının atmosferinde, söyleyeceğimiz her söz bizi ya barışa ya da bedelleri ağır olan bir dönemece sokacaktır” diyen Ademhan, sözlerine şöyle devam etti:
“Oysa hepimiz biliyoruz ki, Türkiye, bin yıldır bir arada yaşayan başta Türk ve Kürt halkı olmak üzere bütün Türkiye halklarının ortak yurdudur. Başka bir ülkemiz de yok başka gidecek bir yerimiz de…Bize yaşatılan büyük acılara rağmen Türk ve Kürt halkı kardeşliğini bozmamıştır ve bir arada yaşaması gerektiğine inanmaktadır.
İzmir’de faaliyet yürüten STK’lar olarak bizler bu kardeşlik ortamının destekçisi ve en yakın tanığıyız. İzmir’de yaşayan Kürt, Balkanlı ve  göçmen komşusundan, İzmir’de yaşayan Türk, Kürt komşusundan, okul arkadaşından vazgeçmemiştir. Ege’nin kıyısı Fırat’ın Dicle’nin çocuklarıyla kardeştir. Aynı şekilde Karadeniz’in yağmur yüzlü Laz çocukları Doğu-Güneydoğulu vatandaşlarımızla kardeşliğini her daim korumuştur. Yine ülkemizin Doğu ve Güneydoğu'sunda yaşayan kardeşlerimiz de, İzmirli kardeşinden vazgeçmemiştir ve kader birliğine inanmıştır. Ülkemizin dört bir yanı temelleri sağlam olan bu kardeşlikten beslenmektedir.”


SİYASET KURUMUNA ÇAĞRI
Türkiye’yi yöneten siyasi iradeye, muhalefet partilerine ve tüm demokratik kitle örgütlerine seslenen Ademhan, “Ülkemiz barışına hizmet etmeyen her söylemden vazgeçilmeli. Biz İzmir'deki STK'lar olarak, çözümün tek adresinin TBMM olduğunu tekrar söylüyoruz. Ülke barışı sokakla değil; siyasi iradeyle sağlanır. Bu görüşümüzü daha yüksek sesle dile getireceğimizi, bu konuda asla susmayacağımızı ülkemizin siyasi aktörlerine duyuruyoruz. Aynı şekilde çözümü provoke eden tutumlara da prim vermeyeceğimizi net bir dille ifade ediyoruz.  Bu ülkedeki 75 milyon insan olarak bir arada yaşamak istiyoruz ve bir arada yaşamaktan başka da bir çaremiz yoktur. Çağdaş dünyanın tüm ülkeleri farklılıklarını yaşatarak bir gelecek kurma iradesini göstermişse, ortak değerleri olan Türkiye toplumunun da bunu başarmaması için hiçbir neden yoktur. Türkiye'de yaşayan herkes bu toprakların, eşit ve özgür yurttaşıdır. Aynı şekilde ülkemizde var olan her etnik ve dinsel topluluk, bu ülkenin değerleridir ve öyle de kalacaktır” diye konuştu.
 
BİZ TÜRKİYE’YİZ BURADAYIZ
Ülkedeki toplumsal barışı sağlama adına önemli adımlar atan iktidarın, bu adımlara sonuna kadar sahip çıkması gerektiğini vurgulayan Ademhan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Hiçbir siyasi partinin ve STK’nın da ülkedeki huzuru bozacak bir açıklamada ve tutumda olmaması gerektiğini savunuyoruz. Bin yıldır nasıl ki bütün savaşlara ve yıkımlara rağmen bir arada yaşama iradesini gösterdiysek şimdi de bunu başarabileceğimize inanıyoruz. Barış ve toplumsal birliktelik en akılcı ve nihai yoldur.
Gelin hep birlikte bu ülkenin kardeşlik inşasına bir harç taşımak için el ele verelim.
Ege’nin kıyısı ve Anadolu’nun her tarafı buna hazırdır.
Barışı, kardeşliği, dostluğu istemeyenlere inat sesleniyoruz:
Biz Türkiye’yiz ve buradayız.”
 

 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası