BERİVAN KAYA/EGEPOSTASI- Eski Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, kent gündemine ilişkin çaprıcı açıklamalarda bulundu.
Gültepe ve Beştepeler planlarına ilişkin açıklamalarda bulunan CHP’li Pekdaş, “Biz Gültepe planlarını yaptık. ODTÜ’lü bir grup şehir plancısından destek aldık. Tüm kurumların görüşlerini alarak, bölgedeki insanlarla, muhtarlar ve STK’larla defalarca toplanarak yaptığımız planlardı. Dönemin sonuna doğru İZSU’nun görüş değiştirmesi sonucunda yeniden incelenmek üzere gönderildi. Dolayısıyla plan tüm hazırlıkları bitmiş olmasına rağmen kesinleşmedi. Beştepeler planlarını biz başlatmıştık. Oturup plan çalışmakla olmuyor, onun altlıkları var. Jeolojik etütlerinden, yer altı suları haritaları, sosyal etki değerlendirmeleri için tüm kurumlardan görüş aldık” dedi.
MERKEZİ İDARE VE YEREL YÖNETİMLER BİR ARADA ÇALIŞMADAN KENTSEL DÖNÜŞÜM OLMAZ
Kentsel dönüşümün çok boyutlu olduğunu belirten Pekdaş, “ Kentsel dönüşüm dirençli kent yaratma projesidir. Çeşitli nedenlerle metropollere göçler oldu. Günümüz insan hareketliliğinin çok fazla olduğu 70’li yıllarda Türkiye pek çok çalkantılar yaşadı. O çalkantılar sonrası ülke içinden ciddi göçler alındı. İnsanlar için yaşam hakkı önemli sorun oldu. Bu nedenle İzmir ciddi bir göç aldı. Ekonomik durum, hava koşulları, sosyoloji bunda etkindi. Bu sebeple barınma ihtiyacı ortaya çıktı. Çeşitli biçimlerde gecekondular yapıldı. Ancak daha sonrasında artık barınma ihtiyacı yetmedi. Günüüzde sağlıklı çevrede, eşverişli koşullarda barınma hakkı ortaya çıktı. İzmir öyle bir şehir ki geleni kısa bir süre sonra İzmirli yapıyor. İzmir’in cazibe merkezi olması, yoğun nüfus göçü kentin planlanmadan yaşam alanı haline dönüşmesine neden oldu. Biz genişlemesi mümkün olmadığı bir yerde dönüşümü yapmak zorundayız. Rezerv alanlar yaratmak iktidarın, kabinenin anladığı şekilde değildir. Rezev alan İzmir’in en merkezinde en değerli alan değildir. Rezerv alan genişlemeye müsait alanlardır. Rezerv alanlar yaratılarak doldur-boşlat mantığıyla kentlerin yenilenmesi lazım. Tek yapı ölçeğinde yenileme kentsel dönüşüm değildir. Biz sağlıklı çevrede de yaşamak istiyoruz. Tüm bunlar hükümet, merkezi idare ve yerel yönetimler bir arada çalışmadan olmaz” diye konuştu
ZİHNİYET DEĞİŞİKLİĞİNE İHTİYAÇ VAR!
Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasal ortam nedeniyle sorunların çözümü için ortak mücadele vermek gerektiğine dikkat çeken CHP’li Pekdaş, “ Toplumun yarısını itekleyerek, onları görmezden gelerek, yaşam hakkı ve çalışma hakkı tanımadan, benden değilse yapmasın, engelleyelim diyerek kentleri dirençli kent haline getiremeyiz. Bir kişi hiçbir şeydir. Hep birlikte olursa olur. İzmir’in yoğun göç olması, genişlemesinin mümkün olmaması nedeniyle sadece belediyelerin yapacağı iş değildir. Bu iş merkezi yönetim ile planlanması gereken ciddi işlerdir. Türkiye’nin zihniyet değişikliğine ihtiyacı var ve onun da yolu açıldı” ifadelerine yer verdi.
NASIL BORÇSUZ BİR BELEDİYE BIRAKTI?
Konak Belediyesi’ni nasıl borçsuz bıraktığını anlatan Pekdaş, “Biz doğru dürüst çalıştık. Türkiye’de çok iyi bürokratlar var. Konak Belediyesi’nin iyi bürokratları vardı. Biz bürokrat arkadaşlarla birlikte planlamaları yaptık. Bütçeyi kullanırken gelecek projeksiyonumuz vardı. Zorunlu ihtiyaçları ödeyebilir bir belediye olmayı hedefledik. Biz dönemimizde çok fazla kamulaştırma yaptık. Merkezde kamusal alan kalmamıştı. Kamusal ihtiyaçlar için alan yarattık. Ben her hafta başkan yardımcılarımla toplanırdım. Ödenekler verilirken, ihaleye çıkarken, müdürlüklerin tek başına karar veren değil, mali ,işlerdne ödeneğini isteyen ve ihalesini destek hizmetlerin yaptığı yani kontrollü bir sistem getirmiştik. Her şey bir müdürlükte bitmiyordu. Biz müdürlüklerin de birbirini kontrol ettiği, belediyenin birbirinden haberdar olduğu bir sistem geliştirdik. Bütçeyi hazırlarken ve harcarken gelecek projeksiyonunu sürekli yapan başka yardımcılarının kendi müdürleriydi. Sürekli işleyen bir mekanizma oluşturduk. Her müdürlük kendi işlerini kendi başına hareket eden değil, belediyenin bir parçası olan müdürlük olmalı. Şimdi biraz daha sıkıntılı belediyeler. Ancak bürokrasi çok önemli. Mevzuatı bilmek çok önemlidir. Esneme, daralma, küçülme alanlarını iyi bilmek gerekiyor. Bu da yapıyı, gelirleri, mevzuatı bilmekle mümkündür. İyi bürokratlarla çalışmak önemli. Liyakat önemli” dedi.
KURULTAY TARTIŞMALARI BOŞTUR!
Kurultay tartışmalarının gereksiz olduğunu dile getiren, “Türkiye’nin o kadar çok gündemi varken CHP kendi içine dönmemeli. Biz savaşların ortasında yaşayan bir ülkeyiz. Geçmişten beri pek çok sorunu biriktirerek geldik. Çakı gibi sağlam bir devlet olması lazım. CHP en önemli aktör ve kurumdur. Kurultay tartışmaları boş tartışmalardır. Biz politika yapmalıyız. Türkiye’nin sorunlarına çözüm önermeliyiz" ifadelerine yer verdi.
ŞEHRİN KALBİ YAŞAMALI...
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Basmane çukuru hissesini Belediye binası yapılması karşılığında TMSF’ye devretmesini değerlerindiren Sema Pekdaş, “Ben kent merkezinde belediye yapılmasını doğru buluyorum. Kent merkezleri canlı, yaşayan yerler olmalıdır. Adliye varken Kemeraltı çok daha canlıydı. Büyükşehir’in Konak Meydanı’ndan ayrılmasıyla orası zayıf haline geldi. Merkezi canlı olmayan hiçbir şehrin yaşaması mümkün değildir. Çeşitli merkezler olur ama kentin kalbinin attığı yer vardır. Geçmişte o alanda hükümet konağı vardı. O alan kurtuluşun sembolü bir mekandır. Şehrin kalbi olan mekanın yaşaması lazım. Yaşayabilmesi için orada belediyenin var olması gerekir. Demokrasilerde belediyeler, halk önemlidir. Halkın olduğu yerde belediye binası yapılmalı” dedi.