ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Kentteki meslek odaları, sendikalar ve sivil toplum örgütleri bugün TBMM’de oylanmaya başlanacak yeni anayasa paketine karşı mücadele sürecinin startını verdiklerini duyurdu. Yeni anayasa düzenlemesinin demokrasi ve toplumsal barışa darbe vuracağına işaret eden KESK, DİSK, TMMOB ve birçok sivil toplum örgütü ile çeşitli derneklerin temsilcileri Nisan’daki olası referandum için de önemli mesajlar verdi.
İZMİR’DEN SÜRECE ORTAK TEPKİ
TBMM’de başlayacak ikinci tur görüşmeleri için İzmir milletvekillerine çağrıda bulunan platform adına ortak açıklama yapan TMMOB Dönem Sözcüsü Melih Yalçın, “Bildiğiniz üzere, 10 Aralık 2016 tarihinde AKP üyesi 316 milletvekilinin imzasıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına 21 madde olarak sunulan ve Anayasa Komisyonu’ndan 18 madde olarak çıkan Anayasa değişikliği paketinin ilk tur oylamaları meclis genel kurulunda tamamlandı.
Anayasalar, sadece devletin örgütlenme biçimini değil, aynı zamanda bütün yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini hukuki güvence altına alan metinlerdir. Dolayısıyla Anayasa değişikliği iktidarın oy çokluğuna dayalı basit bir usul işlemi değildir. Demokratik bir anayasa elde edebilmek için, ancak metin üzerinde toplumun tüm kesimlerince özgür koşullarda tartışılarak uzlaşılması gerekmektedir. Maalesef önümüzdeki değişiklik teklifi bu özelliklerden yoksundur. Mevcut değişiklik çalışmaları, gerçekte, parlamentoda grubu bulunan iki siyasi parti ile sınırlı kalmıştır” diye konuştu.
İZMİRLİ MİLLETVEKİLLERİNE ÇAĞRI
18 maddelik anayasa değişikliğine karşı hazırlanan ortak mektubu basın yayın organlarında reklam yoluyla yayınlanmasına yönelik taleplerinin basın kuruluşları tarafından kabul görmemesine de tepki gösteren Yalçın, “Unutulmamalıdır ki, 1982 Anayasası yüzde 92 oranında oy almasına karşın meşruiyet kazanamamıştır. Üstelik temel hak ve özgürlükler halka oylatılarak yok edilmiş, çoğunluk oyu yani “milli irade” yönünden hiçbir sorunu olmamasına karşın meşruiyeti hep tartışılmıştır. Oylamalar sırasında, muhalefet partileri milletvekillerinin tüm uyarı ve itirazlarına karşın Anayasa’nın 175’inci maddesinde belirtilen gizli oy şartına iktidar partisi milletvekillerinin uymadığı görülmüştür. Eğer açık hükümlerine, kendisine sadakat yemini etmiş milletvekillerince bile uyulmayacaksa bir Anayasa’ya neden ihtiyaç vardı? Sizi, ikinci turda kendi kullanacağınız oyun gizli kullanılması ve gizli kullanılmayan oyların ya da gizlilik şartına uyulmayan oylamaların iptali konusunda üzerinize düşen görevi yapmaya davet ediyoruz” dedi.
“NE HALK, NE DE TARİH AFFEDER…”
Yeni anayasa değişikliği önerisinin meclisten oyçokluğuyla geçmesinin toplum kanadında kabul edildiği anlamına gelmediğinin ve getirilmek istenen rejim değişikliğinin demokrasiye aykırı olduğunun altını çizen Yalçın sözlerini şöyle tamamladı: “Anayasa değişiklik paketinin hayata geçmesi halinde Türkiye’de rejim değişmiş olacak, “Partili Cumhurbaşkanlığı” adı altında tek kişilik bir diktatörlüğün kurulmasına olanak tanınacaktır. Zira parlamenter demokratik sistemin temel kıstası olan yasama-yürütme ve yargıdan oluşan kuvvetlerin ayrılığını ortadan kaldırmakta, yasama organını yürütme karşısında işlevsiz ve yetkisiz bırakmakta, yasama ve yürütme organlarının tasarruflarını denetleme görevi olan yargı organını ise doğrudan yürütmeye bağlamaktadır. Üstelik farkında olunmayan asıl tehlike ise bu paketin yasalaşması halinde; partili Cumhurbaşkanı’nın iradesi ve onayı olmadıkça, yasama faaliyeti yolu ile “Partili Cumhurbaşkanı” sisteminden geriye dönülmesinin imkansız olmasıdır. Bu paket, Türkiye’de bırakın istikrarı sağlaması, var olan kaosu artıracak, halk arasında var olan kutuplaşmayı derinleştirecek, toplumsal barışı yok edecektir. Yarın birçok şey için çok geç olabilir. Bu tarihi süreç ülkemiz için önemli bir sınavdır. Bu nedenle demokrasi ve toplumsal barışa inanan tüm milletvekillerini bu pakete “hayır” demeye davet ediyoruz. Ülkemizi diktatörlüğe teslim edecek bu değişiklikte payı olacak milletvekillerini ne halkımız, ne de tarih affedecektir…”
VEKİLLERE MEKTUP GÖNDERECEKLER
Yalçın açıklamanın ardından, olası referandum süreci ve yeni anayasa paketi karşısında başlatacakları mücadele süreci ve eylemler hakkında bilgi verdi. Buna göre, İzmir Emek ve Demokrasi güçleri ilk olarak yarın öğlen saatlerinde Cumhuriyet Meydanı’ndaki Merkez Postanesi’nden TBMM’deki milletvekillerine hayır yazılı kart ve mektuplar atacaklar. Yalçın ayrıca anayasa değişikliği halka sunulduğu takdirde olası referanduma karşı “Hayır” kampanyasına başlayacaklarını ilan etti.