Ege Postası
Geri

Soylu: Deniz Yücel Aziz Bey'in noter makamı

Kent ve siyaset gündeminin değerlendirildiği 8’inci Gün Programı’nda gündem 24 Haziran seçimleri, CHP ve AK Parti’deki son gelişmeler oldu. CHP İl Başkanı Deniz Yücel’in geliş şekliyle bir misyona hizmet ettiğini kaydeden Mithat Umutoğulları, Yücel’in bu kimlikten kurtulamayacağını savundu: “Deniz Yücel geliş şekliyle bir misyona hizmet ediyor. Bu kimlikten kurtulamaz” dedi. CHP İl Başkanı Deniz Yücel’in seçim koordinasyon merkezi başına Alaattin Yüksel ve Yekta Varnalı’yı getirerek, süreci yönetemeyeceğini itiraf ettiğini savunan Mithat Umutoğulları, “Bunun tek açıklaması var, ben ve yönetim kurulum bu işi beceremiyoruz, gelin bizi kurtarın" dedi 8. Gün'de gündem 24 Haziran, CHP ve AK Parti
Soylu: Deniz Yücel Aziz Bey'in noter makamı
Haberler / Yerel Politika
15 Mayıs 2018 Salı 11:06
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

HAZIRLAYAN: HALİDE DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-CHP İzmir İl Disiplin Kurulu eski Başkanı Birol Soylu ve Radyo Egepostası Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Umutoğulları, 8’inci Gün’de siyaset ve kent gündemini değerlendirdi.

CHP’de beş ilçe başkanının temayül yoklamasına itirazını değerlendiren Mithat Umutoğulları, “Beş ilçe başkanının temayül yoklamasına itirazları var. Genel merkezin eli çok güçlü. Hızlı bir seçim var. Buradaki hikaye Alaattin Yüksel’e ve Aziz Kocaoğlu’na yarar. En az 20-25 ilçede etkisi var. Yarın Ankara’ya gidip Tezcan’a isimleri vereceklermiş. Bu beş ilçe başkanının yaptığını şuna benzetiyorum; il başkanına güvenmiyorlar. Sonuçta bu zarfların açılabileceği, değiştirilebileceği konuşuluyor. İl başkanı adayı olmuştu bir tanesi. Bu da biz seni takmıyoruz anlamına geliyor” dedi.

SOYLU: O BEŞ İLÇE BAŞKANINI KUTLUYORUM

Beş ilçe başkanını kutladığını belirten Birol Soylu, “O beş ilçe başkanını kutluyorum, alnından öpüyorum. Duruş doğru. Deniz Yücel beyefendi, kibar, yakışıklı da. Ama il başkanı olması için yeterli değil bu özellikler. İnsanlar militan il başkanı istiyor. Aydın Şengül ile Deniz Yücel’i getir bir programa. Paramparça eder” diye konuştu.

UMUTOĞULLARI: DENİZ YÜCEL GELİŞ ŞEKLİYLE BİR MİSYONA HİZMET EDİYOR

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in geliş şekliyle bir misyona hizmet ettiğini kaydeden Mithat Umutoğulları, Yücel’in bu kimlikten kurtulamayacağını savundu.

SOYLU: DENİZ YÜCEL AZİZ BEY’İN NOTERLİK MAKAMI

Birol Soylu ise Deniz Yücel’in İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun noter makamı gibi davrandığını iddia ederek, “Aziz beyin noterlik makamı. O temayül nasıl olaca? Aziz Bey yapacak listeyi ofisinde. İl başkanına verecek, temayül yapılmış olacak. Deniz Yücel ortak akıl m? Aziz Abinin aklı İzmir’in aklı. Herhalde yoruldu. İlk dönemi mükemmeldi Aziz Kocaoğlu’nun. Yemeğini belediye tesisinde yedi, cebinden parasını çıkarıp verdi. Doğruluğuna dürüstlüğüne bir şey diyemeyiz. Onunla bir sıkıntım yok. Siyasette doğru ve yanlışlar vardır. Yanlışlarını söylüyorum” şeklinde değerlendirme yaptı.

UMUTOĞULLARI: BUNUN TEK AÇIKLAMASI VAR, BU İŞİ BECEREMİYORUZ, GELİN BİZİ KURTARIN

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun davranışlarıyla CHP örgütünü yıprattığını savunan Mithat Umutoğulları, CHP’de oluşturulan SKM’nin başına Alaattin Yüksel ve Yekta Varnalı’nın getirilmesini de eleştirdi:

“Örgütü çok yordu. Çok hırpaladı. Örgütün bu kadar yorgun olmasının temel sebeplerinden birisi Aziz Kocaoğlu. Seçime gidiyorsunuz il başkanı seçimi yürütmek için iki adam getiriyor. Alaattin Yüksel ve Yekta Varnalı. İkisi de Aziz Kocaoğlu’na yakın. Alaattin Yüksel’i anlarım, backraund’u geniş. Yekta Varnalı’yı tanıyoruz. Ne akar ne kokar. Siyasette ne varlığı olabilir. Bunun tek açıklaması vardır, ben ve yönetim kurulum bu işi beceremiyoruz, gelin bizi kurtarın”

SOYLU: İNŞALLAH ALAATTİN ABİ KURTARIR ONU

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in Başkan Aziz Kocaoğlu’na karşı gelme ihtimalinin sıfır olduğunu savunan Birol Soylu ise, Yücel’in iki kişiye seçimi teslim etmek yerine Danışma Kurulu oluşturmasının daha iyi olabileceği görüşünü dile getirdi:

“Aziz Kocaoğlu’na karşı çıkma ihtimali sıfırdır. Eline keçeli kalemi alır, Deniz Yücel’i bir çizer bir daha da bulamazsın ortada. Deniz Yücel’in Kocaoğlu’na karşı bir hamle yapabileceğini düşünüyor musu? Deniz Yücel değerli kardeşim, bu partide birbirinden kıymetli insanlar var. Ben olsam Danışma Kurulu kurardım, başkanlığını da ben yapardım. Genel başkanın temsilcisi sensin, örgütün başısın. Eski il başkanları, eski örgüt emekçilerinden, belediye başkanlarından oluşan bir kurul kurardım. Kimse bir şey diyemezdi, helal olsun derdi. Geniş katılım sağladı. Gene gittin Alaattin Abi kurtar beni, daha önce seçim yapmadım. İnşallah Alaattin Abi kurtarır onu. Onda o yetenek var da o da yanında 7-8 kişi var, hiçbir zaman 9’uncu kişiyi koyma gereği duymadı. Soldan sağa aynı adamlar.”

SOYLU: DEMİRTAŞ VAKASI BENCE İZMİR’DE BİR DEVRİN KAPANIŞIDIR

İZTO seçimlerinden çekilen ardından CHP’den Milletvekili aday adaylığı başvurusu yapan Ekrem Demirtaş’ın aday olmadığını açıklamasını da değerlendiren Birol Soylu, “Ona çok yakın bir isimle konuştum. 27 sene başkanlık yaptı. İTO başkan adaylığından çekildi. Ona çok yakın bir isme sordum nedir bu dedim. Öyle bir baskı vardı ki yukarıdan dayanılacak gibi değildi. Ekrem Bey de bu baskıya dayanamadı ve çekildi. Baskıya niye dayanamaz bir insan. Demek ki dayanamayacağı bir şeyleri var. Adaylıktan da çekildi. İTO Başkanlığını da bıraktı. Oraya buraya yuvarlandı. Yeter abi. Sen imparatorluk yaşamışsın. Git balık tut. Torun torba sahibi. Ben o günlere gelsem asla ve asla koşturmam. Demirtaş vakası bence İzmir’de bir devrin kapanışıdır” diye konuştu.

İŞTE PROGRAMIN SATIR BAŞLARI:

Mithat Umutoğulları: İzmir CHP’nin güçlü olduğu bir kent. İnce örgüte hareketlilik getirdi. Bir yandan da İYİ Parti’ye gidecek olan oyların bir bölümünü kesti. İnce’nin adaylığı ve performansını nasıl değerlendiriyorsun'

Birol Soylu: Beklenenin üzerinde bir ilgi var. İlk kez bir partilimizi aday gösteriyoruz, Ekmeleddin’den sonra. Artık kendi partilimiz kendi partimizin bir neferi. Bu insan CHP’li, bir öğretmen, Atatürkçü, ağzı çok iyi laf yapan, iyi bir hatip. Erdoğan’ı da rahatsız etti. Erdoğan eskisi gibi atışlar yapamıyor. Elinde raket bekliyor İnce. Topu vurduğunda Erdoğan karşılık veriyor. Deli deliyi görünce sopayı saklarmış. İnce çok güzel konulara değiniyor. Her açıklamaya mantıklı ve nüktedan cevap veriyor. Seviyeyi bozmuyor, siyasi ahlaka da dikkat ediyor. Seçmenlerin sempatisini toplamış durumda. Adayları ziyaret etmesi de sempati kazandırdı. Kürt seçmene karşı Selahattin Demirtaş’ı zindanda da olsa yok saymadı. Gitti görüştü. Fikrini, anlayışını, dilini, mezhebini, ideolojisini beğenmeyebilirsin. Kardeşim yüzde 11 oy vermiş, saygı göstereceksin. Yüzde bir bile alsa saygı göstereceksin. Demokrasi budur. Mitinglerine katılım giderek büyüyor. Hakkari’de miting yaptı. Manisa’da yaptı. Yeni bir sima, ses heyecan yaratır. Erdoğan’ın kolay lokma olmadığını, tankıyla topuyla, valisiyle kaymakamıyla jandarmasıyla polisiyle gövdesini koyacağını düşünüyorum.

Mithat Umutoğulları: Erdoğan tabi ki imkanları kullanacak. Bunu CHP de olsa kullanacak. İşçiler geri alınacak. Bu işin içinde Yücel’in rolü var mı bilmiyorum ama Kani Beko’nun bu işe müdahale ettiğini biliyorum. İki üç gündür bununla ilgili görüşme yaptığını, Aziz Bey ile görüştüğünü, Akpınar’ı arayarak rica ettiğini, Akpınar’ın da bu arkadaşları işe alacağım, bilginiz olsun diye Aziz Beyi aradığını biliyorum.

Birol Soylu: Akpınar’ı tebrik ediyorum. Partilidir, emekçidir. Daha duyarlı oluyor. Onun serüveniyle Aziz Beyinki farklı tabi.

Mithat Umutoğulları: Beş ilçe başkanının temayül yoklamasına itirazları var. Genel merkezin eli çok güçlü. Hızlı bir seçim var. Buradaki hikaye Alaattin Yüksel’e ve Aziz Kocaoğlu’na yarar. En az 20-25 ilçede etkisi var. Yarın Ankara’ya gidip Tezcan’a isimleri vereceklermiş. Bu beş ilçe başkanının yaptığını şuna benzetiyorum; il başkanına güvenmiyorlar. Sonuçta bu zarfların açılabileceği, değiştirilebileceği konuşuluyor. İl başkanı adayı olmuştu bir tanesi. Bu da biz seni takmıyoruz anlamına geliyor.

Birol Soylu: O beş ilçe başkanını kutluyorum, alnından öpüyorum. Duruş doğru. Deniz Yücel beyefendi, kibar, yakışıklı da. Ama il başkanı olması için yeterli değil bu özellikler. İnsanlar militan il başkanı istiyor. Aydın Şengül ile Deniz Yücel’i getir bir programa. Param parça eder.

Mithat Umutoğulları: Alaattin Yüksel gelmiş geçmiş üç il başkanı say desen odur. Rıfat Nalbantoğlu il başkanlığı yaparken, 29 ilçeyi kazandı. Ali Engin. İyi il başkanlığı yapmıştır ama 2014 yerel seçimlerinde duvara vurmuştur, trafik kazası yapmıştır. Oradaki tavrı tartışılır ama iyi il başkanlığı yaptı. Asuman Ali Güven. Ne Alaattin Yüksel’in ne Aziz Kocaoğlu’nun adamı oldu, herkese eşit durdu. Güven yakın olsaydı belki de yeniden il başkanıydı. Ama Deniz Yücel için bunu söyleyebilir miyi? İnanç Yıldız ondan küçük. O da genç. İnanç’ın konuşmalara ve eylemlere bak. Aynı yere Deniz Yücel’i getir, heyecan yok, devlet memuru ve bürokrat gibi gelip mıy mıy mıy konuşuyor. Bu karakterdeki adam İzmir’e olmaz. Şakir Başak’ı seversin sevmezsin ama adam alana çıktı mı bağırıyor, eylem yapıyor. En başarılı ilçe başkanlarından biri.

Birol Soylu: Utku Gümrükçü olur muyd? Partili, militan. Çiğli ilden daha fazla çalışıyor. Deniz Yücel de ama babası asıl yoldaşımızdır. Deniz’i yargılamıyoruz, sorguladığımız o değil. Deniz’in orda olmasına neden olan zihniyet. Deniz bizim kardeşimiz. Konu o değil.

Mithat Umutoğulları: Deniz Yücel geliş şekliyle bir misyona hizmet ediyor. Bu kimlikten kurtulamaz.

Birol Soylu: Aziz beyin noterlik makamı. O temayül nasıl olaca? Aziz Bey yapacak listeyi ofisinde. İl başkanına verecek temayül yapılmış olacak. Deniz Yücel ortak akıl m? Aziz Abinin aklı İzmir’in aklı. Herhalde yoruldu. İlk dönemi mükemmeldi Aziz Kocaoğlu’nun. Yemeğini belediye tesisinde yedi, cebinden parasını çıkarıp verdi. Doğruluğuna dürüstlüğüne bir şey diyemeyiz. Onunla bir sıkıntım yok. Siyasette doğru ve yanlışlar vardır. Yanlışlarını söylüyorum.

Mithat Umutoğulları: Örgütü çok yordu. Çok hırpaladı. Örgütün bu kadar yorgun olmasının temel sebeplerinden birisi Aziz Kocaoğlu. Seçime gidiyorsunuz il başkanı seçimi yürütmek için iki adam getiriyor. Alaattin Yüksel ve Yekta Varnalı. İkisi de Aziz Kocaoğlu’na yakın. Alaattin Yüksel’i anlarım, backraund’u geniş. Yekta Varnalı’yı tanıyoruz. N e akar ne kokar. Siyasette ne varlığı olabilir. Bunun tek açıklaması vardır, ben ve yönetim kurulum bu işi beceremiyoruz, gelin bizi kurtarın.

Birol Soylu: Bu bir belediye seçimi değil. Bu bir genel seçim.

Mithat Umutoğulları: Genel seçim ideolojik bir seçim. Buranın en büyük mülki amiri il başkanı. Ben bu işi yapamıyorum, lütfen Alaattin Bey ve Yekta Bey gelin siz yapın diyor. O zaman bu koltuğu bırakacaksın. Ben il başkanı olsam, o yönetim kuruluna SKM kuracağız ve başına da Yüksel ve Varnalı’yı getireceğim desem yüzüm kızarır. Madem bu işi yapamayacaksın ne işin var orada, niye meşgul ediyorsun'

Birol Soylu: Aziz Kocaoğlu’na karşı çıkma ihtimali sıfırdır. Eline keçeli kalemi alır, Deniz Yücel’i bir çizer bir daha da bulamazsın ortada. Deniz Yücel’in Kocaoğlu’na karşı bir hamle yapabileceğini düşünüyor musu? Deniz Yücel değerli kardeşim, bu partide birbirinden kıymetli insanlar var. Ben olsam Danışma Kurulu kurardım, başkanlığını da ben yapardım. Genel başkanın temsilcisi sensin, örgütün başısın. Eski il başkanları, eski örgüt emekçilerinden, belediye başkanlarından oluşan bir kurul kurardım. Kimse bir şey diyemezdi, helal olsun derdi. Geniş katılım sağladı. Gene gittin Alaattin Abi kurtar beni, daha önce seçim yapmadım. İnşallah Alaattin Abi kurtarır onu. Onda o yetenek var da o da yanında 7-8 kişi var, hiçbir zaman 9’uncu kişiyi koyma gereği duymadı. Soldan sağa aynı adamlar.

Mithat Umutoğulları: Alaattin Abiye söyleyeyim de seni alsın yanına.

Birol Soylu: Gelir sabahlara kadar da çalışırım, bayrak da asarım, bildiri de dağıtırım, hamallık da yaparım. Gider sandığın başında da beklerim. Yaptık bunları. Üşenmem. Örgüt olmasa hiçbirimiz bir şey ifade etmiyoruz. Kimse tek başına kerameti kendinde aramasın. Ama Aziz Abi'de bu oldu. Cumhurbaşkanlığını bile hayal edebilecek düzeye geldi. İl başkanını yerden yere vurmanın da gereği yok. Şu seçimi kazasız belasız götürelim, sandıkları patlatalım, tamam diyelim. Halk zaten örgütten önde. Halk uçurtma uçuyor, uçurtmaya güveniyorum, size örgüte, halka güveniyoruz biz. Bunlara güvensek var ya hapı yuttuk. İnşallah sonuç tamam’dır.

Birol Soylu: AK Parti’ye oy vermeyeceğim diyen Reisçiler var. AK Parti ve MHP’nin milletvekili toplam sayısının 300 civarında olacağını düşünüyorum. Yüzde 47’lerde alır milletvekilini. Yüzde 45, yüzde 7 de hile yaparlarsa. Sayın Cumhurbaşkanımıza bana kimse hile yapıyor dedirtemez.

Mithat Umutoğulları: Neden Alaattin Yüksel veya Yekta Varnalı. Ali Engin de deneyimli. Rıfat Nalbantoğlu iki dönem üst üste il başkanlığı yaptı. Selçuk Ayhan yok muyd? Çağır kardeşim çağır. Gelsinler il başkanları düzeyinde bir danışma kurulu oluştursaydılar. Neden Aziz Kocaoğlu’na yakın iki isim'

Birol Soylu: İl, ilçe, dernekler, STK’lar benim olsun. Hepsi benim olsun. Eleştirdiğimiz AK Parti zihniyetinden ne farkı var. Bizim olsun bizim. Bu partide herkese yer var. Herkese yer verecek kadar büyük bir parti. 24’üne kadar bölünmüşlükleri kaldırın. Memleket elden gitmiş biz neler konuşuyoruz. Zaman bir olma, iri, diri olma zamanı. Yaptıkları eylemlerle bıraktırtmıyorlar ama.

İzmir’de İzmir Marşı okutmuyorlar. Nereye gidiyoruz. Atatürk Lisesi’nde mezuniyet balosu var, İzmir Marşı programdan çıkartılıyor. Veliler ve öğrenciler hep bir ağızdan okuyunca hoparlörü sonuna kadar açıyor, çılgına dönüyor. Olmaz yani olmaz.

Mithat Umutoğulları: Ekrem Demirtaş adaylıktan çekilmiş.

Birol Soylu: Ona çok yakın bir isimle konuştum. 27 sene başkanlık yaptı. İTO başkan adaylığından çekildi. Ona çok yakın bir isme sordum nedir bu dedim. Öyle bir baskı vardı ki yukarıdan dayanılacak gibi değildi. Ekrem Bey de bu baskıya dayanamadı ve çekildi. Baskıya niye dayanamaz bir insan. Demek ki dayanamayacağı bir şeyleri var. Adaylıktan da çekildi. İTO Başkanlığını da bıraktı. Oraya buraya yuvarlandı. Yeter abi. Sen imparatorluk yaşamışsın. Git balık tut. Torun torba sahibi. Ben o günlere gelsem asla ve asla koşturmam. Demirtaş vakası bence İzmir’de bir devrin kapanışıdır.

 

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası