Ege Postası
Geri

Tarım ve Orman Bakanlığı'na taklit ve tağşiş çağrısı: Daha sık duyurun

TMMOB'a bağlı Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toprak, taklit ve tağşiş yaptığı açıklanan firmaların daha sık aralıklarla duyurulması, caydırıcı boyutlara çıkarılan cezaların ise uygulanması gerektiğini belirterek, "Bakanlığın ürünleri ne zaman aldığı, analizi ne zaman yaptığı da şeffaf olarak bildirilmesi gerek. Çünkü bu ürünlerin tüketilip tüketilmediğini bilmiyoruz. Belki de bu listedeki ürünlerin son tüketim tarihi geçti, gitti. Bu listeler yapıldıktan sonra, bu ürünlerin piyasadan toplatılıp, imhalarının gerçekleşip bunun da kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılması gerekiyor" dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı'na taklit ve tağşiş çağrısı: Daha sık duyurun
Haberler / Güncel
3 Mart 2022 Perşembe 15:02
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş

Tarım ve Orman Bakanlığı, taklit veya tağşiş yapılan, aralarında et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri, bitkisel yağ, bal, takviye edici gıdalar ile çikolataların yer aldığı 371 firmaya ait 559 parti ürünü kamuoyuna açıkladı. Taklit ve tağşiş yaptığı belirlenen işletmeler ve ürünlerinin parti numaraları ilan edildi. Taklit ve tağşiş yapan gıda işletmecilerine, gayrisafi gelirlerine bağlı olarak 50 bin liradan 2 milyon liraya kadar idari ceza, hapis, adli para ve gıda sektörü faaliyetinden men cezaları getirildiği belirtildi.

Ancak bakanlığın bu açıklaması bazı eleştirileri de beraberinde getirdi. ANKA Haber Ajansı'na konuşan Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Toprak, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın Eylül 2020’den yaklaşık 18 ay sonra bu taklit ve tağşiş listesini yayınladığına dikkat çekti.

"AT, EŞEK ETİ VAR"

Toprak, şunları söyledi:

"Kabaca bu ürünlere bakıldığında alkollü içkiler, alkolsüz içkiler, arıcılık ürünleri, baharat, çay kahve ürünleri, bitkisel yağlar, çikolata, süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri listede yer alan başlıca ürünler. En fazla taklit ve tağşiş yapılan gruplara bakarsak süt ve süt ürünleri, et ve et ürünleri başı çekiyor, hemen arkasından da bitkisel yağlar geliyor. Özellikler alkollü içkilerde dışarıdan alkol katılımı, alkolsüz içeceklerde ilaç etken maddesi ürünlerin katılması, baharatta ve çay, kahvede boya katımı, bitkisel yağda diğer tohum yağları ya da daha düşük kaliteli yağların katılması, et ve et ürünlerinde kanatlı eti, tek tırnaklı eti ve sakatat katılmasını görebiliyoruz. Kanatlı eti dediğimiz tavuk, hindi eti gibi ürünler, tek tırnaklı dediğimizde de at eti, eşek eti ve domuz eti gibi ürünlerin katıldığını görüyoruz. Listede yaklaşık 17-18 kalem üründe at eti, eşek eti, domuz eti kullanıldığını görebiliyoruz. Bunlarda dana sucuğu, dana köfte diye geçen bazı et yemeklerinde ve kıymada bu ürünlerin kullanıldığını görebiliyoruz. Süt ve süt ürünlerinde ise en çok yapılan hile bitkisel yağ katımı, natamisin bolca kullanılmış. Bu listelerde nişasta ve jelatin katımı da bu tür ürünlerde kullanıldığını gösteriyor. Bu ürünlerin mutlaka toplatılıp hızlıca imha edilmesi ve imha tutanaklarının da kamuoyuna şeffaf şekilde paylaşılması gerekiyor."

"EN BÜYÜK ETKEN GIDA ENFLASYONU"

Toprak, şöyle devam etti:

"Taklit ve tağşişin en önemli etkenlerinin başında ne yazık ki gıda enflasyonu geliyor. Gıda enflasyonunun yüksek seyretmesi, asgari ücretin açlık sınırının altında kalması, yurttaşın alım gücünün düşük olması bir arz-talep durumu oluşturuyor. Ve hepimizin bildiği üzere, özellikle pazaryerlerinin kapanmasına doğru oralara giden, halk ekmek kuyruklarında bekleyen, market market hangi ürün nerede indirimli diye dolaşıp bütçelerini ayarlamaya çalışan yurttaşlarımız oldukça yüksek. Açlık sınırı 4 bin 250 lira, yoksulluk sınırı 13 bin liranın üzerinde... Asgari ücretin de 4 bin 253 lira olduğunu düşünürsek özellikle pandemi dönemiyle birlikte en çok kullanılan gıda olduğu için burada da alım gücü düşük olan insanları bu tip ürünleri almaya mecbur bırakıyor. Bunun önüne geçebilmek için açlık sınırının asgari ücretin üzerine çıkartılması, halkın alım gücünün artırılması gerekiyor. Bununla birlikte en önemli taklit ve tağşişin önüne geçmenin en önemli unsuru da denetimlerdir. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın daha fazla denetim yapması gerekiyor. Dolayısıyla bakanlıkta çalışan veteriner, gıda mühendisi, su ürünleri mühendisi arkadaşların üzerindeki yükü azaltarak orada istihdamın artırılması gerekiyor. Bu şekilde denetimlerin etkinliğini artırmaları gerekiyor."

"CAYDIRICI BOYUTA ÇIKARILAN CEZALAR UYGULANSIN"

Taklit ve tağşiş listelerinin daha sık aralıklarla yayımlanmasını isteyen Uğur Toprak, şunları söyledi:

"Özellikle 2020 yılında beş ifşa listesi yayınlanmıştı, bu makul bir rakamdı. Ama bununla birlikte mutlaka cezaların caydırıcı boyutlarda olması; mesela ticaretten men, meslekten men, hatta sicile işleme ve hatta hapis cezası getirilmesi gerektiğini dile getiriyorduk. Bununla ilgili adım atıldı. Kasım 2020’de kanun çıkartıldı ve Nisan 2021’de de bunun yönetmeliğiyle cezalar caydırıcı boyuta da çıkartıldı. Ne yazık ki o zaman da ‘Bu kanun çıkması yeterli değil, uygulamasını görmememiz lazım’ dedik. Ama ne yazık ki bunun uygulamasını göremedik. Çünkü Eylül 2020’de çıkan listeden sonra bakanlık liste açıklamadı, ta ki 1 Mart akşamına kadar. Bu 18 aylık sürede de bu ürünlere baktığımız zaman yeterli olmadığını, sürenin uzun olduğunu görüyoruz."

"BAKANLIK ŞEFFAF ŞEKİLDE PAYLAŞSIN"

Toprak, şöyle devam etti:

"Listeye bakıldığında, bu listede taklit, tağşişin duyuru tarihi, firma ismi, marka, ürün ismi, içeriği ve parti seri numaraları bulunuyor. Bu numaralara bakıldığında Mart 2020 olanı görebiliyoruz, Nisan 2023 olanı görebiliyoruz. Parti seri numaraları, tabii ki bazı ürünlerde üretim tarihi, bazılarında son tüketim tarihi, bazılarında da firmaların kendi belirleyeceği rakamlar yer alıyor. Bu uzun süreçte, bu ürünlerin ne zaman numune alındığı, ne zaman analiz yapıldığına dair ne yazık ki bilgiye erişemiyoruz. Bakanlığın ürünleri ne zaman aldığı, analizi ne zaman yaptığı da şeffaf olarak bildirilmesi gerek. Çünkü bu ürünlerin tüketilip tüketilmediğini bilmiyoruz. Belki de bu listedeki ürünlerin son tüketim tarihi geçti, gitti. Bu listeler yapıldıktan sonra, bu ürünlerin piyasadan toplatılıp, imhalarının gerçekleşip bunun da kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılması gerekiyor." (ANKA)

YORUM EKLE

Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır

YORUMLAR


   Bu haber henüz yorumlanmamış...

DİĞER HABERLER

Sayfa başına gitSayfa başına git
Facebook Twitter Instagram Youtube
POLİTİKA YEREL POLİTİKA GÜNCEL İZMİR EGE 3. SAYFA YAZARLAR FOTO GALERİ VİDEO GALERİ SPOR YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ DÜNYA KÜLTÜR - SANAT GENEL MAGAZİN SEÇİM
Masaüstü Görünümü
İletişim
Künye
Copyright © 2024 Ege Postası