Tekin; ‘CHP olarak başından beri, mülteci krizini iç politika malzemesi yapmayan, mültecilerin insan haklarını koruyan, kalıcı bir anlaşmayapılması gerektiğini savunuyoruz. Ancak geldiğimiz noktada milyonlarca mülteci siyasi propaganda malzemesi yapılmış, dünleri, bugünleri ve yarınları, siyasilere hizmet eder hale getirilmiştir’ dedi.
Ülkelerindeki savaştan kaçan insanların sığınma ve iltica gibi temel haklarının gasp edileceği yönündeki endişelerini defalarca gündeme taşıdıkları belirten Gürsel Tekin, söz konusu anlaşmanın insanlığın temel değerlerine aykırı olduğunu belirterek, bu anlaşmanın Türkiye ile AB arasında bir ‘suç ortaklığı inşa edecek’ benzetmesi yaptı.
Tekin olası çatışmalara dikkat çekerek, açıklamaları şöyle devam etti:
‘’Bugün ise Suriyeli mültecilerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hiçbir kurum, kuruluş ya da uzmanla istişare etmeden bir gece aklına gelen bir planın ortasında kaldığı görüyoruz. Bizler kalıcı politikalar izlenmesini hep destekledik. Ancak bir gece akla esince hadi vatandaşlık veriyoruz demek çok farklı bir düzlemde tartışmalara neden olacaktır. Bu süreç iyi yönetilemezse çatışmalara da neden olur.
Türkiye’de bugün 2.7 milyon Suriyeli Mülteci var. Bunların neredeyse yarısın çocuk. Yani Erdoğan 1 milyon çocuğun hayatını kendi siyasi emellerine alet etmekten, nefret söylemini körüklemekten, Suriyeli ‘’Kardeşlerimiz’’ derken, en derine düşmanlık ekmekten vazgeçemiyor.
Dün, Suriyeli mültecileri vatansız bırakan dış politikanın mimarı olanlar, bugün onlara vatandaşlık vaat ediyorlar. Ne acı... ‘’
POLİTİKA
Sayfa başına git
