ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi 17-19 Haziran tarihlerinde “Dayanıklı Sağlıklı Şehirler: Herkes İçin Sürdürülebilir Gelecekler Yaratmak” temasıyla Bursa’da yapılan Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı 2025 Yıllık İş Toplantısı ve Teknik Konferansı’nın devamı olarak “Dünya Sağlık Örgütü Çalıştayı”na ev sahipliği yaptı.
İzBB Başkanı Cemil Tugay ise gerçekleştirilen çalıştayın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“HİÇBİR DELİL YOK, CHP’NİN İTİBARI SARSILMAYA ÇALIŞILIYOR”
CHP’nin 81 il başkanı Ankara’da bir araya gelerek kurultay soruşturmasıyla ilgili bir açıklama gerçekleştirdi. Yapılan açıklamada iktidarın kurultayla ilgili vereceği kararların tanınmayacağı vurgulandı. Bu konuyla ilgili Tugay, “Ben de tabi herkes gibi dikkatle takip ediyorum bu süreci. Ben de kurultayla ilgili suçlanan kişilerden biriyim. Hiçbir yanlışın içerisinde olmadığımız halde saçma sapan bir iddianın muhatabı olarak bu sürecin içerisindeyim ama bunun elle tutulur bir tarafı yok. Ben kurultay içerisinde herhangi bir kimsenin benim bilgim dışında usulsüz bir şey yapıp yapmadığını bilmiyorum. Bildiğim her şey gayet ahlaki, usule uygun yapıldı. Ama bilmediğim bir şey varsa gerçekten bilmiyorum. Bu yaşadığımız sürecin siyasi olarak CHP’yi yıpratmayı amaçlayan bir süreç olduğu hepimizin hissettiği ve inandığı şey. Normalde suçlanmamızı gerektirecek hiçbir delil olmadığı halde ve partinin kurultayını yasa dışı gibi gösterecek hiçbir sorun yaşanmadığı halde hatta aksine Türkiye tarihinde demokrasiye not düşecek şekilde ilk defa bir partinin genel başkanını kurultay delegelerinin oylarıyla değiştirdiği için çok önemli bir demokratik kazanımı aslında Türkiye’ye kazandırdığı için çok saygıyı hak ettiğini inandığım kurultayın karalanması bu gerekçeyi göstererek CHP’nin toplum gözündeki itibarının sarsılmaya çalışılması hiçbirimizin kabul edebileceği bir şey değil. Ben de partimizin gelirinde olan iradeye aynen katılıyorum.” dedi.
“İLERİDE UTANÇLA HATIRLANACAK BİR DÖNEM”
Bütün CHP’liler birlik beraberlik içinde üzerlerine düşeni yapmaları gerektiğini belirten Tugay, “Bugün de yarın da yapmalılar. Ama önümüzdeki süreç tahmin ettiğimizden zor olabilir. Ben böyle durumlar için her zaman baktığımız yönü kaybetmememiz gerektiğini düşünüyorum. Ne olursa olsun Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bir cumhuriyette onun demokrasi, insan hakları, laiklik gibi temel konularda koymuş olduğu ilkeler üzerinden tüm vatandaşlarımızın eşitliğini savunduğumuz kimsenin devlet karşısında bir adaletsizliğe uğramamasını savunduğumuz bir mücadeleyi devam ettirmek zorundayız. Ben de siyaset yaptığım sürece bu mücadelenin bir parçası olmaya devam edeceğim. Çok üzüntüyle takip ediyoruz bu dönemleri. İleride de belki Türkiye için utançla karşılanacak bir dönem olabilir. Buna karşı hem siyaset yapıcılarıyla hem destekleyici halkla birlikte CHP bir irade ortaya koyacaktır. Ben bu sürecin bir şekilde eninde sonunda doğru noktaya geleceğini düşünüyorum. Şu an için üzülsek de sonuçta mutlaka doğru olanın, haklı olanın, halkın kazanacağını düşünüyorum. Çok endişeli hissetmiyorum kendimi.” diye konuştu.
Zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını öngören kanun teklifi komisyonda görüşülmeye başlandı.
“AĞAÇ KATLİAMINI KABUL EDEMEYİZ!”
Tugay bu konuyu yanlış bulduğunu belirterek, “Üzülerek takip ediyorum ama bu pek çok yanlış kararın sonuncusu. Türkiye’de hemen hemen tüm maden işletmeleri çevre ile ilgili sorunlar yaratacak, doğayı bozacak, sağlık açısından zararlı hale getirilecek şekilde işletiliyor. Bu böyle olmak zorunda değil. Madenlerimizi ağaç kesmeden, çevreye zarar vermeden, insanları zehirlemeden, canlıları öldürmeden de işletebiliriz. Ama ne yazık ki işletenler bunu en ucuz yoldan yapmak istiyorlar, gerekli önlemleri almıyorlar. Onlara alan açacak şekilde kararlar alınıyor. Hangi zeytine hangi maden için kıyabilirsiniz bilmiyorum ama ağaçları yok etmek de bir katliam. Böyle bir şeyi kabul etmiyoruz. Edemeyiz de. Ama bunların değişmesini isteyenler, bu anlayışla ülkeyi yönetenleri iktidardan uzaklaştırmalı. Bunun yolu seçimdir, demokrasidir ve demokratik tepkidir. Sosyal medyadan hepimizi zaman zaman hedef alan algı çalışmaları oluyor. İnsanlar bunlar hemen inanmak yerine her şeye bilinçle bakmalı ve doğru anlamaya çalışarak karar vermeli. Türkiye’de bu gerçekleşirse ne ağaç kesilebilir ne usulsüzlük yapılabilir ne hırsızlık yapılabilir.” ifadelerine yer verdi.
POLİTİKA
Sayfa başına git
