POLİTİKA
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türkiye ile Rusya arasındaki dış ticaret hacminin 100 milyar dolara çıkarılmasının hedeflendiğini belirterek, İzmir'de düzenlenen iş forumunun yeni dönemin temellerinin atılması anlamında son derece önemli olduğunu bildirdi.
Özlü, Ege İhracatçı Birlikleri ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonunda "Ticari ve Ekonomik İşbirliğinde Yeni Dönem" başlığıyla İzmir'de düzenlenen Türkiye - Rusya İş Forumu'nun açılış oturumunda, İzmir Enternasyonal Fuarı'nın ve forumun her iki ülke ilişkileri için yeni bir dönemin başlangıcı olmasını dilediğini söyledi.
Fuarın partner ülkesi Rusya'nın geniş bir heyetle geldiğini ifade eden Özlü, bunun iki ülke ilişkilerine verdikleri önemin bir göstergesi olduğunu belirtti.
Türk-Rus ilişkilerinin her açıdan önemli ve değerli olduğunu kaydeden Bakan Özlü, gelecekte de iki ülkenin iş birliğinin artarak devam edeceğini vurguladı.
Türkiye-Rusya ilişkilerinin sadece bölgesel ilişkilerle açıklanamayacağını aktaran Özlü, şöyle konuştu:
"Bizlerin ilişkileri, komşu olmanın çok üzerinde, sınırları aşan anlamlar taşımaktadır. Çünkü Türkiye ve Rusya Federasyonu, hem bölgesel hem de küresel açıdan birbirlerini etkileyen, destekleyen, yön veren ve hepsinden önemlisi birbirini anlayan iki ülkedir. Türkiye-Rusya Federasyonu iş forumu boyunca, ülkelerimiz arasında üst düzeyde görüşmeler, istişareler, anlaşmalar yapılacaktır. İş forumunun başlığında da belirtildiği gibi 'yeni bir dönemin' temelleri, prensipleri, ortaklıkları açısından bu toplantı son derece önemlidir."
Dış ticaret hedefleri
İki ülke arasında tarımdan enerjiye, teknolojiden turizme, eğitimden sanayiye kadar, çok geniş bir yelpazede uzun yıllara dayanan ticari ilişkiler bulunduğunu dile getiren Özlü, "Türk işadamları ve Türk özel sektörü, Rusya Federasyonu'ndaki paydaşlarıyla, ortaklarıyla ve partnerleriyle, her koşulda iyi ilişkiler içinde olmuşlardır." dedi.
Türk İşadamlarının tüm dünyada fark yaratan işlere imza attığını vurgulayan Özlü, Türkiye'nin artık dünya standartlarında küresel rekabet gücüne ve güçlü sektörlere sahip olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin sektörel birikim ve tecrübeyle 2023 hedefine kilitlendiğini anlatan Özlü, bilim ve teknolojiyi, sanayinin, üretimin odağına koymak için sayısız projeye, teşvik sistemine, desteğe, yasal düzenlemelere imza atıldığını dile getirdi.
Özlü, iki ülke arasındaki ticaret hacminin son 10 yılda yıllık ortalama 30 milyar dolar olduğunu, ancak 2016'da bu rakamın 17 milyar dolara düştüğünü belirterek, "Son 10 yılda 30 milyar dolar civarında seyreden dış ticaret hacmimizin yeniden bu düzeye ulaşması, bizlerin bu forumdaki hedefi olmalıdır. İki ülke arasında gelecekteki hedef 100 milyar dolardır. İlk olarak 50 milyar dolar sonrasında da 100 milyar dolara çıkartmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Ülkeler arasında bazen siyasi krizlerini yaşanmasının normal olduğunu aktaran Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye-Rusya Federasyonu birbirini anlayan, birbirine saygı duyan, birbiriyle her durumda ilişkilerini geliştirme niyetini beyan eden dost ülkelerdir. Bu dostluğun ticaretle taçlandırılmasından daha doğal bir durum yoktur. Avrasya'nın iki güçlü devletinin her alandaki ilişkileri, olağanüstü değerdedir. Bizler ve Rus dostlarımız bunun farkındayız. Ankara-Moskova arasındaki mesafe Ankara-Brüksel arasındaki mesafeden daha yakındır."
Bakanlık olarak Rusya ile bilim, teknoloji, sanayi, tasarım, Ar-Ge ve inovasyonda yeni ortaklılar, yeni projeler ve yeni anlaşmaları hayata geçirmekten memnuniyet duyacaklarını bildiren Özlü iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin "kazan-kazan" anlayışı çerçevesinde devam edeceğini bildirdi.
Tataristan Özerk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Minnihanov:
"Bizler, Türk iş dünyasının Tataristan'daki projelerine büyük önem veriyoruz. Bu projelere katkı sağlamak isteriz. Partnerlerimize en iyi şartları oluşturmaya hazırız. Sizleri, hükumetler arası seviyesinde olsun, heyetler halinde olsun Tataristan'a davet ediyoruz"
DEİK Türkiye-Rusya İş Konseyi Başkanı Özilhan:
"Birbiri için çok önemli olan Rusya ve Türkiye arasında 2015 yılının kasım ayından sonra çıkan sorunlar son 1 yıldır yapılan yoğun temaslar sonucu büyük ölçüde ortadan kalktı. Kalan bazı küçük sorunların karşılıklı anlayışla iyi niyet çerçevesinde çözüleceğine olan inancımız tam"
Türk-Rus İş Konseyi Eş Başkanı Ahmet Palankoyev:
"Yüzde 20 artış var ticaretimizde. Bu dinamizmi bu rakamlarda görüyoruz. Her iki taraf bundan mutluluk duyuyor"
Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan Özerk Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Rustam Minnihanov, Türk iş dünyasının Tataristan'daki projelerine büyük önem verdiklerini belirterek, Tataristan'a yatırım yapmak isteyenlere iyi şartlar oluşturmaya hazır olduklarını söyledi.
Ege İhracatçı Birlikleri ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonunda "Ticari ve Ekonomik İşbirliğinde Yeni Dönem" başlığıyla İzmir'de düzenlenen Türkiye Rusya İş Forumu'nun açılış oturumunda konuşan Minnihanov, sözlerine Türkçe "merhaba", "günaydın" ve "hayırlı günler" sözleriyle başladı.
İş forumuna kalabalık bir heyetle gelerek aktif çalışmak istediklerini dile getiren Minnihanov, bölgeler arası iş birliğine katkı sağlayan Türkiye'ye teşekkür ederek, yakın zamanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın da iş dünyasının bazı temsilcileriyle Tataristan'ı ziyaret ettiğini, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin katılımıyla Tataristan'da faaliyet gösteren Türk fabrikalarının açıldığını hatırlattı.
Minnihanov, Tataristan ile Türkiye arasındaki iş birliğinin başarıyla gerçekleştiğinin, Türkiye'nin Tataristan'ın iyi bir ortağı olduğunu altını çizerek, ülkelerine yatırım yapan Türk şirketlerini desteklemeye devam edeceklerini ifade etti.
Türkiye ile turizm, kimya, makine, otomotiv, sağlık turizmi, bilişim ve inşaat gibi alanlarda iş birliğinin olduğunu aktaran Minnihanov, "Tataristan Cumhuriyeti her yıl 35 milyon ton petrol üretmektedir. Bizim ürettiğimiz ürünlerin yüzde 60'ı ihracata yöneliktir. Bunun dışında tarımsal önemli aletler üretiyoruz. Tataristan yatırım iklimi açısından önemli bir ülkedir." ifadelerini kullandı.
Minnihanov, yurt dışından birçok partnerlerinin olduğunu belirterek, "Mevcut olarak potansiyeli daha etkin bir şekilde kullanmalıyız. Bizler, Türk iş dünyasının Tataristan'daki projelerine büyük önem veriyoruz. Bu projelere katkı sağlamak isteriz. Partnerlerimize en iyi şartları oluşturmaya hazırız. Sizleri, hükumetler arası seviyesinde olsun, heyetler halinde olsun Tataristan'a davet ediyoruz." diye konuştu.
"Katılım, verilen önemin göstergesi"
DEİK Türkiye-Rusya İş Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan da bu yılki Uluslararası İzmir Fuarının partner ülkesinin Rusya olmasının kendileri için büyük anlam ifade ettiğini kaydetti.
Özilhan, 1930'lu yıllarda başlayan Türkiye-Rusya ticari ve ekonomik ilişkilerin son bir kaç yılda Avrasya bölgesinin ekonomik dinamiklerini belirleyen faktöre dönüştüğünü belirterek, Türkiye'nin en büyük ikinci ticaret ortağı konumuna gelen Rusya'nın 2008'te Almanya'yı geride bırakarak ilk sıraya yerleştiğini ifade etti.
Karşılıklı yatırımların artmaya, çeşitlenmeye başladığını, özellikle enerji konusunda dev projelerin hayata geçirilmesi için somut adımlar atıldığını dile getiren Özilhan, "Bugün Rusya Türk müteahhitlerin en fazla proje üstlendiği ülkedir. Yaklaşık 300 kişilik heyetin İzmir fuarına ve iş formuna katılması Rusya tarafının ikili ticari ve ekonomik ilişkilere verdiği önemin göstergesi olarak memnuniyet verici. Bu sene düzenlenen İzmir fuarının ana konusu inovasyon ve enerjidir. Rusya ve Türkiye'nin ulusal ekonomilerinin kalkınması ve ikili ülke arasında ticari iktisadi işbirliğinin artırılması açısından hayati önem sahip bu konuların önümüzdeki dönemde daha sık gündeme geleceği şüphesiz." ifadelerini kullandı.
Özilhan, gelişmiş ülkelerin 4. sanayi devrimine hazırlanırken bu sürecin dışında kalınmasının düşünülemeyeceğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Hem Türkiye hem de Rusya önemli bir sanayi ülkesi. Fakat ekonomik altyapı olarak yeni sanayi devrimine öncülük yapan ülkeleri geriden takip ettiğimiz gerçektir. Aradaki farkı kapatmak ve endüstri 4.0'a sağlıklı bir şekilde geçiş yapabilmek için önem vermemiz gereken başlıca konu inovasyondur. Bu alanda daha yakın işbirliği yapmamız, bilimsel teknolojik konularda ortak projelere üretmemiz gerekmektedir. Enerji alandaki iş birliğimiz çok ileri düzeyde. İlerleyen yıllarda bu sektörde de çeşitliliğe gitmemiz, yenilenebilir kaynaklara daha fazla odaklanmamız büyük önem taşımaktadır. Birbiri için çok önemli olan Rusya ve Türkiye arasında 2015 yılının Kasım ayından sonra çıkan sorunlar son 1 yıldır yapılan yoğun temaslar sonucu büyük ölçüde ortadan kalktı. Kalan bazı küçük sorunların karşılıklı anlayışla iyi niyet çerçevesinde çözüleceğine olan inancımız tamdır. Bu açıdan özel sektörede de büyük görev düşmektedir. Eskisinden daha çok çalışarak ticari ve ekonomik alanda yaşanan kayıpları en kısa sürede telafi etmeye çalışacağız."
"Ticaret hacmimizi artırmaya devam edeceğiz"
Türk-Rus İş Konseyi Eş Başkanı Ahmet Palankoyev de iş konseyinin faaliyetlerinin iş adamlarının birbirini yakınlaştırmaya yönelik sürdüğünü, Rus ve Türk iş adamları için olumlu iklim yakalamak, yatırımların artması ve çeşitlendirilmesi için görev yaptıklarını söyledi.
İş konseyinin Türkiye Cumhuriyetinin Moskova Büyükelçiliğinin çok katkısını gördüğünü ifade eden Palankoyev, "Bizler bölgesel işbirliğine hayli önem veriyoruz." dedi.
Palankoyev, bu sene Rus heyetinin fuara hem nitelik hem sayı olarak çok geniş bir katılım sağladığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Federal temsilimiz üst düzeyde, yerel yönetimlerin başkanları burada. Bu da bizim Rus - Türk ilişkilerine önem verdiğinin bariz göstergesidir. 2008'deki dünyadaki ekonomik krizinden sonra, ülkelerimiz arasındaki kriz de buna dahil, enflasyonla ilgili de olumsuzluklarımız oldu. Düşüş yaşadık ama şu andaki veriler iyi olduğunu söylüyor. Yüzde 20 artış var ticaretimizde. Bu dinamizmi bu rakamlarda görüyoruz. Her iki taraf bundan mutluluk duyuyor. Bundan sonra daha nitelikli çalışmalarla ticaret hacmimizi artırmaya devam edeceğiz. Bütün sektörler hala tam potansiyelini harcamamıştır ve bu potansiyeli ortaya çıkarmak bizim amacımız."
Rusya Federasyonu Enerji Bakanı Novak:
"İş birliğimiz boyunca hem Rus hem Türk tarafı zor dönemden geçti. O zorlukları aşabildiğimizi söyleyebiliriz. Rusya'nın İzmir'deki fuara partner ülke olması da çok güzel bir imkan yaratmaktadır"
"İzmir Fuarı'ndaki faaliyetimizin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bugünkü ekonomik gündemimizi çok olumlu etkileyecektir. Burada pozitif bir ortam yaratıldığını söylemek isteriz"
Rusya Federasyonu Enerji Bakanı Aleksandr Novak, "İş birliğimiz boyunca hem Rus hem Türk tarafı zor dönemden geçti. O zorlukları aşabildiğimizi söyleyebiliriz. Rusya'nın İzmir'deki fuara partner ülke olması da çok güzel bir imkan yaratmaktadır." dedi.
Novak, Ege İhracatçı Birlikleri ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonunda "Ticari ve Ekonomik İşbirliğinde Yeni Dönem" başlığıyla İzmir'de düzenlenen Türkiye Rusya İş Forumu'nun açılış oturumunda, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in selamlarını iletti.
Rusya'nın partner ülke olduğu 86. İzmir Enternasyonal Fuarı'nın iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunacağını belirten Novak, "İzmir Fuarı'ndaki faaliyetimizin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bugünkü ekonomik gündemimizi çok olumlu etkileyecektir. Burada pozitif bir ortam yaratıldığını söylemek isteriz. Ülkelerimizin yönetimleri tarafından çok önemli şartlar oluşturuldu. Rus-Türk ilişkilerinin onarılmasına yönelik önemli çalışmalar yapıldı." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 10 Mart'ta Moskova'yı ziyaret ettiğini hatırlatan Novak, iki ülke arasındaki ticaret hacminin 100 milyar dolara ulaştırılmasının hedeflendiğini dile getirdi.
Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkilerde çok ciddi hukuki zemin oluşturulduğuna işaret eden Novak, bilimsel ve kültürel iş birliği için de çalışmalara başlandığını aktardı.
Hizmet ve yatırımla ilgili hükümetler arası anlaşma üzerinde çalıştıklarını ifade eden Novak, bu konudaki hazırlık dönemini yıl sonuna kadar tamamlamayı amaçladıklarını belirtti.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile 22 Ekim'de Tataristan'ın Kazan şehrinde karma ekonomi toplantısı yapılması konusunda anlaştıklarını anımsatan Novak, tüm bunların dışında ticaret, yatırım, sanayi, bölgeler arası iş birliği konusunda görüşmeleri sürdürdüklerini kaydetti.
İkili görüşmelerde yatırıma çok büyük önem verdiklerini vurgulayan Novak, "Rus şirketlerinin Türkiye'deki yatırım miktarının 10 milyar dolardan fazla olduğunu görüyoruz. Türk partnerlerin Rusya Federasyonu'ndaki yatırımları da aşağı yukarı o miktardadır." dedi.
"İş birliğimiz çok boyutlu"
Özellikle inşaat, altyapı ve sağlık alanlarındaki yatırımları önemsediklerini dile getiren Novak, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin gaz ihtiyacının Rusya tarafından karşılanması büyük önem arz ediyor. Türk Akımı Projesi çok başarılı şekilde ilerliyor. Fener niteliği taşıyan bir başka projemiz ise Akkuyu Nükleer Santrali'dir. Bu projenin yatırım miktarı 22 milyar dolardır. Söz konusu proje, yap işlet devret sistemiyle yapılıyor. Santralin Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yıl dönümünde tamamlanması planlanmaktadır. Türkiye ve Rusya arasındaki iş birliği çok boyutlu. Ziraat, inşaat ve turizm sektörlerinde de çalışmalar yapılıyor. Tüm bunların Rusya ve Türkiye arasındaki iş birliğine büyük katkı sağlayacağına eminim. İş birliğimiz boyunca hem Rus hem Türk tarafı da zor dönemden geçti. O zorlukları aşabildiğini söyleyebiliriz. Rusya'nın İEF'de partner ülke olması çok güzel bir imkan yaratmaktadır."
Ekonomi Bakanı Zeybekci:
"Rusya ve Türkiye birbirinin kaderidir. Birbirinin rakibi olan iki ülke değildir. Birbirini tamamlayıcı özelliği en yüksek olan iki ülkedir"
"Engelleme ile kaybettiğimiz zamanı bir anca unutmak istiyorum. Boşuna zaman kaybettik, yaşanan olaylar elbette üzücüdür ama iyi ve güzel ilişkiler ağaç yetiştirmek gibi onlarca sene alır, iyi ilişkileri yok etmek ağacı kesmek gibi birkaç dakikanızı alır. Kaybedeceğimiz çok fazla, ortak menfaatlerimizin sepeti ise çok büyük"
"AB ile olan gümrük birliği anlaşmasından ayrılmadık ama Avrasya Gümrük Birliği anlaşmasına girmek istiyoruz. Milli paralarla ticareti hedefliyoruz, bunu yaparsak kur dalgalarında ekonomilerimizin etkilenmesini dışlamış oluruz"
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, coğrafyanın kader olduğunu belirterek, "Rusya ve Türkiye birbirinin kaderidir. Birbirinin rakibi olan iki ülke değildir. Birbirini tamamlayıcı özelliği en yüksek olan iki ülkedir." dedi.
Zeybekci, Ege İhracatçı Birlikleri ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonunda "Ticari ve Ekonomik İşbirliğinde Yeni Dönem" başlığıyla İzmir'de düzenlenen Türkiye Rusya İş Forumu'nun açılış oturumunda yaptığı konuşmada forumun büyük fırsatlar barındırdığını ve Rusya’nın İzmir Enternasyonal Fuarı’nın daimi partner ülkesi olmasını istediklerini söyledi.
Ülkelerin üzerinde bulunduğu coğrafyaların kaderi olduğuna işaret eden Zeybekci, "Coğrafya kaderdir, seçemediğiniz, mecbur olduğunuz bir şeydir. Nasıl çocuğunuzu, anne, babanızı ve kardeşinizi seçemezseniz, coğrafyayı böyle da seçemezsiniz." dedi.
Rusya ve Türkiye'nin birbirinin kaderi olduğunu söyleyen Zeybekci, "Birbirinin rakibi olan iki ülke değildir. Birbirini tamamlayıcı özelliği en büksek olan iki ülkedir. Birinde olmayan diğerinde var, birinde olmayan da ötekinde var. Rusya ve Türkiye, dünyada 1+1’in 2 değil, 3, 4, 6, 8 ve 10 yaptığı nadir iki ülkeden biridir." diye konuştu.
"Kaybettiğimiz zamanı unutmak istiyorum"
İki ülkenin, yasaklama ve kısıtlamaların yaşandığı dönemde büyük bir zaman kaybı yaşadığına işaret eden Zeybekci, şunları kaydetti:
"Engelleme ile kaybettiğimiz zamanı bir anca unutmak istiyorum. Boşuna zaman kaybettik, yaşanan olaylar elbette üzücüdür ama iyi ve güzel ilişkiler ağaç yetiştirmek gibi onlarca sene alır. İyi ilişkileri yok etmek ağacı kesmek gibi birkaç dakikanızı alır. Kaybedeceğimiz çok fazla, ortak menfaatlerimizin sepeti ise çok büyük."
Zeybekci, iki ülkenin ortak ticaret ve yatırımlar açısında zengin bir gelecek vadettiğini dile getirerek, karışlıklı yatırım yapılan alanların yanı sıra henüz yatırım yapılmamış pek çok sektörün ciddi potansiyel barındırdığını, bu alanlarda da yatırımların yapılması durumunda iki ülke arasında hedeflenen 100 milyar dolarlık ticaret hacminin ulaşılması oldukça kolay bir hedef olacağını vurguladı.
Türk müteahhitlik firmalarının gerçekleştirdikleri projelerle kalitesini ispat ettiğini vurgulayan Zeybekci, Türkiye ve Rusya’nın aralarındaki işbirliği bir ileri boyuta taşıyarak, 3. ülkelerde yapılacak yatırımlarda ortak olmalarının iki ülke ekonomisine büyük katkılar sağlayacağını dile getirdi.
"İş birliği sepetini doldurmalıyız"
Zeybekci, şöyle devam etti:
"2016’da bizim başımıza gelen, başka ülkelerinde başına gelseydi belini doğrultmazdı. İhanet girişimine rağmen yüzde 5 büyüyen bir ülkeden, G20 içinde de hızlı büyüyen ikinci ülkeden bahsediyoruz. Bu yıl ihracat rekoru kıracak ülkeden bahsediyoruz. Şu algıyı çok iyi oturtmamız gerek. Ortada bir iş varsa herkes demeli ki, 'Bunu yaparsa Ruslar ve Türkler yapar.' Çünkü ekonomik ilişkilerimiz geliştiği zaman bağlarımız geliştiği zaman siyasi olaylardan dolayı problem yaşamak zorlaşıyor. Ortada bir sepet var; içi boş olursa aklına gelen herkes onu kolayca tekmeler ama sepet dolu ise içindekilerin kırılacağını ya da ayağını acıyacağını düşünür ve sepete zarar gelmez. Biz de iki ülke olarak o sepeti doldurmalıyız."
İki ülkenin ilişkilerde 2015 yılının kasım ayı öncesine dönmeye yakın bir konuma geldiğini ifade eden Zeybekci, kısıtlamaların kaldırılmasının ardından ticarette tam anlamıyla serbestliğe geçmeyi, hizmetler ve yatırımlar alanında Serbest Ticaret Anlaşmasını bu yıl bitmeden imzalamayı hedeflediklerini aktardı.
"Avrasya Gümrük Birliği'ne girmek istiyoruz"
Türkiye’nin Avrasya Gümrük Birliği görüşmelerine başlamak istediğini dile getiren Zeybekci, "AB ile olan Gümrük Birliği Anlaşmasından ayrılmadık ama Avrasya Gümrük Birliği anlaşmasına girmek istiyoruz. Milli paralarla ticareti hedefliyoruz. Bunu yaparsak kur dalgalarında ekonomilerimizin etkilenmesini dışlamış oluruz. Bunu önemsiyor ve kendimize hedef olarak belirliyoruz." ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Hüseyin Diriöz de Türkiye ve Rusya ilişkilerin zor bir süreci geride bıraktığını, bunda başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ve iki ülke bakanlarının önemli katkısı olduğunu belirtti.
İki ülke arasında sanayi, enerji, ticaret, müteahhitlik ve turizmi gibi alanlarda ciddi ortaklıkların olduğuna işaret eden Diriöz, "Ben mevcut ortaklığımızı, daha ileri taşıyabileceğimize inanıyorum. Birçok alanda ikili ilişkileri geliştirmek için gerekli irade mevcuttur. İki devlet geniş Avrasya coğrafyasının en önemli aktörleri arasında yer almaktadırlar. İki ülkede de hedeflenen 100 milyar dolarlık ticaret hedefinin iradesini ve potansiyelini görüyorum." dedi.
Diriöz, ilişkilerin iyileşmesinin ardından bütün kısıtlamaların kaldırılmasını işi adamlarını da kapsayacak vize muafiyetinin sağlanmasını beklediklerini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Türk ve Rus firmaları arasında iş birliği anlaşmaları imzalandı.
"Türkiye ve Rusya ticaret hacmi 100 milyar dolara ulaşabilir"
Rusya Sanayi ve Ticaret Bakan Yardımcısı Georgiy Kalamanov, Türkiye ile sanayi yatırımlarının karşılıklı olarak geliştirilmesini istediklerini söyledi.
Kalamanov, Türkiye - Rusya İş Forumu kapsamında düzenlenen Sanayi İşbirliği Oturumu'nda, Rusya'nın 2004 yılında da İzmir Enternasyonal Fuarı'na (İEF) partner ülke olarak katıldığını anımsattı. Bu yıl daha kalabalık heyetle geldiklerini dile getiren Kalamanov, fuar kapsamında bin metrekarenin üstünde stant kurduklarını anlattı.
Türkiye ve Rusya ilişkilerinin hızla daha iyiye gittiğini vurgulayan Kalamanov, "Liderlerimizin kazandırdığı ivme bize ciddi bir dinamik içinde ilişkileri geliştirme fırsatı yarattı. Sanayi yatırımlarının karşılıklı olarak geliştirilmesini istiyoruz." dedi.
Forumun açılış konuşmasında Türkiye ve Rusya ticaret hacminin 100 milyar dolara çıkılmasının konuşulduğunu anlatan Kalamanov, "Şu an bu mümkün değil ama belli alanlarda yapılacak yatırımlarla bu rakama ulaşabiliriz." diye konuştu.
Oturuma katılan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik ise İEF'in tarihi bir öneme sahip olduğuna dikkati çekti.
Fuarın ekonomik ve ticari anlamda Türkiye'nin güçlü devlet geleneğinin göstergesi olduğunu kaydeden Çelik, Türkiye ile Rusya arasındaki siyasi ve kültürel gelişmelerin ticari, ekonomik ilişkilere yansıdığını ifade etti.
Türk Eximbank Genel Müdürü Adnan Yıldırım ise banka olarak ilk defa İEF'e katıldıklarını belirtti. İki ülke arasında ticari ilişkilerin geliştirilmesinin önemine değinen Yıldırım, "Türk Eximbank olarak önümüzdeki günlerde Rus Eximbank'ı ile iş birliği anlaşması imzalayacağız." dedi.
Rusya İhracat Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Konstantin Yevstyühin de Türkiye'nin Rusya'nın en çok ihracat yaptığı 5'inci ülke olduğunu belirterek, "Türk pazarına girmek için 45 Rus şirketi bizden destek aldı ve 580 milyon dolar ihracat yapıldı." ifadelerini kullandı. (AA)
Sayfa başına git
