Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), TBMM 15 Temmuz FETÖ Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu’na gönderdiği “gizli” damgalı raporunda öne çıkan bazı değerlendirmeler şöyle:
- HL PSİKOLOJİK HAREKT YÜRÜTÜYOR: Örgüt okullarında görev yapan öğretmen ve sorumlu düzeydeki şahısların, okulların kapatılması akabinde, örgütsel bağlılığın/ilişkilerin devam etmesi açısından eski öğrenciler ve aileleri ile irtibatlarını devam ettirmelerini sağlamaktadır. Yakalanma ihtimali bulunan örgüt mensuplarını yurtdışına kaçmaya teşvik etmektedir. Sosyal medya üzerinden toplumsal huzursuzluk meydana getirmeye matuf paylaşımlarda bulunmakta ve profesyonel bir psikolojik harekât çalışması yürütmektedir.
- FİDAN’I ALIP HÜKÜMETİ DEVİRECEKLERDİ: MİT Müsteşarı’nın 07.02.2012’de ifadeye çağrılması; FETÖ/PDY’nin devlete yönelik ilk komplosu olup hükümeti devirmek amacıyla, MİT Müsteşarı’nın, eski MİT Müsteşarı, eski Müsteşar Yardımcısı ve iki teşkilat mensubuyla birlikte sorgulanmak istenmesi olayıdır.
- MİT’İ YIPRATMA GİRİŞİMİ: FETÖ/PDY, söz konusu komploya ilişkin operasyonel çalışmasını Eylül 2011’de Oslo görüşmelerini basına sızdırarak başlatmıştır. Nitekim bu girişimiyle örgüt, devlet içindeki hegemonyasının önünde bir engel olarak gördüğü Milli İstihbarat Teşkilatı’nı yıpratmayı amaçlamıştır. Bilahare Sn. Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan olduğu dönemde Ankara’da bulunan ikametgâhı ile resmi konutundaki çalışma ofisine yerleştirdiği dinleme cihazlarının, Aralık 2011’de teşkilatımız tarafından bulunması üzerine örgüt daha da agresif bir hareket tarzı izlemiştir. Bu kapsamda cihazların bulunmasının hemen ardından Aralık 2011’deki Uludere olayı teşkilatımıza mal edilmeye çalışılmıştır. Bu girişimiyle de istediği sonucu elde edemeyince örgüt, 7 Şubat komplosunu hayata geçirmiştir.
- TIRLARIN DURDURULMASI DARBEYE ZEMİN: MİT’e ait TIR’ların Ocak 2014’te FETÖ mensuplarınca durdurulmasının temel amacının, Türkiye’yi uluslararası kamuoyunda zor duruma düşürmek, MİT’in operasyonel imkan ve kabiliyetini zayıflatmak, kamuoyunda devlet birimleri arasında uyumsuzluk olduğu algısını yaratmak, örgüt olarak hükümet ve kamuoyu nezdinde güç gösterisinde bulunmak, uluslararası kamuoyunda Türkiye’nin DAEŞ’e destek verdiği algısı oluşturulmasına zemin hazırlamak, Suriyeli Türkmenlere gerekli yardımdan yoksun kalmak suretiyle yok olmalarını sağlamak, DAEŞ’e karşı savaşan muhaliflerin zayıflatılması suretiyle örgütle mücadeleye zarar vermek, gerçekleştirmeyi planladıkları darbeye zemin hazırlamak; yargı, emniyet, TSK ve kamudaki güçlerini denemek amaçlı olduğu değerlendirilmektedir.
‘BİRDEN ÇOK SERVİSLE ÇALIŞTILAR'
“Örgüt yapılanmasının perde arkasında dış destek vardır. Nitekim örgütün kod isim ve operasyonel hat/telefon kullanma gibi gizliliğe ilişkin yöntemler uygulaması, stratejik kurumlarda ortam dinlemesi yapma, telefon kayıtlarını ele geçirerek yasa dışı dinlemeler gerçekleştirme ve delil üretme gibi illegal faaliyetlerde bulunması, örgütün faaliyetlerini bir ya da bir kaç istihbarat servisinin şemsiyesi altında geliştirdiği düşüncesini güçlendirmektedir. Karşılıklı çıkar ilişkisi, FETÖ/PDY’nin istihbarat kuruluşlarının etki alanına daha fazla girmesine zemin oluşturmaktadır.”