Vural: Bu Başbakanın terörle mücadeleye...

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Başbakan Binali Yıldırım'ın "Terör örgütünün bugünlerde 'görüşebiliriz, silahları bırakabiliriz, konuşalım' gibi doğrudan dolaylı haberleri geliyor" sözlerine tepki gösterdi. Oktay Vural “Bu, sayın başbakanın terörle mücadeleye vurduğu bir darbedir. Süratle AKP ve başbakan bu sözlerini düzeltmelidir. Bunlar AKP hükümetinin kafasının karışık olduğunu ortaya koymaktadır" dedi.

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında 7 Haziran'dan beri 550 şehidin olduğunu bunun bitmiş terör örgütünü cesaretlendiren politikaların getirdiği bir tablo olduğunu söyledi.

Oktay Vural Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Terörle mücadele kıyamete kadar sürecek" sözlerinden terörle birlikte yaşanması gerektiğinin anlaşıldığını söyleyerek Başbakan Binali Yıldırım'ın da terör örgütüyle müzakereden bahsettiğini belirtti. Oktay Vural, Binali Yıldırım'ın "Terör örgütüyle bugünlerde görüşebiliriz. 'Silahları bırakabiliriz' Doğrudan uzantılarından böyle haberler geliyor" dediğini savunarak,  "Bu açıklama terör örgütünü doğrudan doğruya muhatap almaktır. Yeni Habur, Oslo, Dolmabahçeler hazırlığıdır. Eli kanlı katillerle müzakere için yer yapma girişimleridir. Bu hangi akla hizmettir. Bir başbakan terör örgütüyle nasıl doğrudan doğruya haber geliyor der. Terör örgütüyle ne zaman görüştüğünüz ey hükümet. Alçakça vatan evlatlarını şehit ederken başbakan teröristlerle onların uzantılarıyla doğrudan dolaylı haberleşme kanalı odluğunu ifade ediyor. Terör örgütünün muhatabı nasıl hükümet olabilir. Nasıl başbakan bunu söyleyebilir. Şehitlerimizin kanı kurumadan nasıl böyle mesajlar gönderiliyor, bu nasıl gafletti? Kandille AKP arasında kırmızı telefon hattı mı va? Bu terör örgütüyle hükümet arasında bir ilişki olduğunun itirafıdır. Bir taraftan terörle mücadele edeceksiniz diğer yandan terör örgütünden doğrudan haberler geldiğini ifade edeceksiniz. Çözüm sürecini buzdolabında indirme görevi başbakana mı verildi saray tarafında? Bu iş havuz yönetmeye benzemez. Terörle müzakere olmaz, pazarlık olmaz. Türkiye Cumhuriyeti muhatabı olmaz terör örgütünün. Eli kanlı terör örgütünün eli sıkan ve niyeti olanlar o kanda kendileri boğulacağını bilmelidir. Bunlar terör örgütüyle bir müzakere zemini oluşturmak için bir takım faaliyetlerin olduğunu göstermektedir. Sayın başbakan bir de bayrağımızı tartışabileceklerini söylüyor. Bir başbakan gel buyur konuşmalım diyor. Neyi konuşacaksın se? Türkiye'nin egemenliğini, sembolünü terör örgütüyle konuşabileceğini söyleyen zihniyet neyi konuşacaktı? Ne demek bayrağı konuşalım. Bu, sayın başbakanın terörle mücadeleye vurduğu bir darbedir. Süratle AKP ve başbakan bu sözlerini düzeltmelidir. Bunlar AKP hükümetinin kafasının karışık olduğunu ortaya koymaktadır. Sen git o görüşmelerini havuzda kimlerle yapıyorsan yap, devlet yönetmek ciddi bir iştir. Bu konuda zafiyet kabul edilemez. Bu ciddi bir zafiyettir. Terörle mücadeleyi güçlendirmek için kanun tasarısı gönderildiği ortam içinde terör örgütlerine doğrudan haber geldiğini söylemesi asker ve polisin mücadele azmini zedeler" ifadelerini kullandı.

"HERKESİN ÜSLUBUNA DİKKAT ETMESİ GEREKİYOR"

Oktay Vural, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na cenaze töreninde mermi atılmasının anımsatılması üzerine şöyle konuştu: "Terör örgütünün arzuladığı toplum içinde ayrışma ve fay hatlarını  kullanmaktır. Herkesin üslubuna dikkat etmesi gerekiyor. Bu üslupta Binali Yıldırım'ın ifadeleri, Kılıçdaroğlu'nun hapiste yatan DHKP-'liyi ziyareti. Bunları televizyonda söylemenin ne anlamı va? Kime mesajdı? Keskinlikle cenazede yapılanlar doğru değil. Terör örgütüne karşı saf tutuyorsak onların bozulmaması gerekiyor. Bütün bunlar terörle mücadele karşısında saflarımızı zayıflatmaktadır. Hedefimiz terör örgütü, bölücüler olmalıdır. Cenaze törenine gelen bir muhalefet liderine yapılması gereken husus orada acıları paylaşma iradesi ortaya koymalıdır. Bir numaralı sorumlusu bu süreçlerin terör örgütüne karşı zafiyet içinde olan politikalardır. Çözüm süreçleridir. Bu sorumluluk sahibi olanların bunların bedelini ödemesi gerektiği açık ve net. Terör örgütünün uzantıları dışındaki vatandaşlarımız terör örgütünün güçlendirecek hak etmediği bir takım desteklerin verilmesini sağlayacak girişimlerden uzak durmaya davet ediyorum. Asıl sorumlu olanlarında bu sorumluluklarını başkasının üzerine atarak kaçınması mümkün değildir. Sürekli başkasının üzerine attılar sorumlulukları bu konuda terörle mücadele konusunda bir numaralı sorumlunun hükümet olduğunu ve hükümetin bu sorumluluğun gereğini yapması gerektir. Bu safları sıklaştırmak bir ve bütün olmamız gerek teröre karşı. Bu deklarasyonda bu safları teröre karşı dik tutmamız ve teröre karşı saflarda bu mücadeleyi güçlendirmemiz kanaatindeyim. Bunlara dikkat edilmesi gerekiyor. Bu konuda hapishanelerde vekiller suçsuz insanları mı ziyaret ediyo? Suçluları ziyaret ediyorlar zaten bu zaten kanun tarafından insan hakları komisyonuna verilmiş görev çerçevesinde. Kamuoyunun çok merak ettiği hususlar değil. Cezaevi koşullarıyla ilgili bir değerlendirmedir."

"TEKLİFİ NEDEN 15 GÜN BEKLETTİ"

Oktay Vural Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dokunulmazlıklarla ilgili anayasa değişikliğini son gün onaylamasını doğru bulmadığını söyleyerek, "Teklifi 15 güne mal olması terörle mücadele uzantılarına karşı yargının harekete geçmesini 15 güç geciktirmiştir. 15 gün neden bekletti, neden son gün imzaladığını açıklaması gerekiyor" dedi.