Cuhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla AK Parti'de devam eden "yerel yönetimler yasa taslağı" çalışmalarında sona gelindi. AK Parti'nin 9 ana başlıktan oluşan taslağına göre; belediye başkanları, akrabalarını işe alamayacak.
AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki yerel yönetimler yasa taslağının detaylarını anlattı.
9 ANA BAŞLIKTAN OLUŞUYOR
AK Parti'nin 9 ana başlıktan oluşan yasa taslağında imar ve planlama, görev alanları, finansman, belediye organları, teşkilat ve personel, denetim, izleme ve şeffaflık, işlevini yitirmiş yasaların kaldırılması, belediye başkanlarının özlük hakları ve istişareye bırakılan konular yer alıyor.
AKRABALARA İŞ YOK
Denetim, izleme ve şeffaflık konusunun da taslakta yer aldığını bildiren Özhaseki, belediye başkanlarının akrabalarını işe almasının önüne geçen yasal bir düzenleme olmadığını, bunun önüne geçmek için taslakta bir madde olduğunu ifade etti.
"ŞAHIS LEHİNE PARSEL BAZLI PLAN TADİLATI YAPILAMAYACAK"
Keyfi olarak parsel bazlı şahıs lehine plan tadilatını engelleyeceklerini bildiren Özhaseki, taslakta "şahıs lehine parsel bazlı plan tadilatı yapılamaz" ifadesinin bulunacağını aktardı.
Özhaseki, bir bölgede kentsel dönüşüm olacaksa, toplum namına kamu yararı varsa topluca ada bazlı daha büyük alanlarda mahalle ölçeğinde yeniden planlanabileceğini ama şahıs lehine parsel bazlı yoğunluk artışlarını yasaklamak gerektiğini kaydetti.
Plan tadilatlarının yapılabileceğine de işaret eden Özhaseki, "Ama orada bir değer artışı ortaya çıkıyorsa ki en çok konuşulan ve 5 senedir tartışılan bu, o değer artış payını kamu almalı. Planda değişiklik yapıldığında bir rant elde ediliyor mu edilmiyor mu, buna bakılacak. 'Bir rant elde ediliyorsa, bundan kamu istifade etsin' diyoruz." diye konuştu.
PLAN TADİLATLARI
Şeffaflık olduğu zaman bütün kötülüklerin önünün kesileceğini vurgulayan Özhaseki, "Plan tadilatlarının artık aleniyetle yapılması gerekir. Hangi mahallede plan tadilatı yapıldıysa mahalle muhtarlıklarında asılacak. Elektronik ortamda, her yerde yayınlanacak. Tadilat yapılacak parsel üzerinde geriden bakıldığında okunacak kadar büyük bir levhayla plan tadilatı ilan edilecek." bilgisini verdi.
Yapılan plan tadilatından rahatsız olan vatandaşların bunu mahkemeye taşıyabileceğini ve mahkemenin konuyu bilirkişiye havale edeceğini anlatan Özhaseki, bilirkişinin bu konuyu inceleyerek plan tadilatını iptal edebileceğini kaydetti.
Kentsel dönüşümde kabul ettikleri temel prensibin "yerinde dönüşüm" olduğunu, bunu hazırladıkları kanun taslağına da dercettiklerini bildiren Özhaseki, "Kentsel dönüşüm yapıp da 'vatandaşı alıp 30 kilometre ileriye götüreyim, daha lüks evler vereyim' diyemezsiniz. Ancak 100 tane ev yıkıyorsanız, 100 tane ev yapacaksınız değil m? Bir taraftan oradaki evler 7 katlı, biz 'yüksek olmasın' diyoruz, 5 kata indireceğiz. Bir de müteahhitlik masrafları var. Kim karşılayacak bun? O zaman rezerv alan dediğimiz bir şey giriyor devreye. O rezerv alanlarda daha çok belediyelere yardım edip, daha çok ev yapılmasını sağlamak sonra tercihli olarak bunu vatandaşa sunmak... Yerinden gitmek istemeyen vatandaşı yerinden göndermemek... Temel prensip bu." değerlendirmesinde bulundu.
YATAY MİMARİ
Yeni planlanacak alanlarda yatay mimari ve kimlikli bir mimariyi öne çıkarmaya çalışacaklarını belirten Özhaseki, "Hiçkimse artık 15-20 katlı kutucuklar yapıp da 'Ben ev yaptım' diyemeyecek. Meydanı, kimliği olan, komşuluk ilişkilerinin daha çok görüleceği, en fazla zemin artı 5'e doğru giden bir yatay mimari hedefleniyor." dedi.
Bu yasa taslağı ile görev alanları konusunu da netleştirmeyi hedeflediklerini anlatan Özhaseki, aynı yerde iki farklı uygulamanın olduğunu, bu tür hizmetlerin tekleştirilmesi ve kanunen düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.
VERGİ, ZAM DALGASI YOK
Finansman konusunda ise yasa taslağında bazı çalışmalarının bulunduğunu aktaran Özhaseki, "Büyükşehirler arasında pay dağılımında büyük bir dengesizlik var. Yanlış anlaşılmasın diye AK Parti'li büyükşehir belediyesinden örnek vereyim. İki AK Parti'li belediyeden bir büyükşehir belediyesiyle, diğer büyükşehir belediyesi arasında kişi başına düşen gelir itibarıyla neredeyse 4 kat fark var. Bu dengesizliğin giderilmesi lazım." diye konuştu.
Belediyelerin öz gelirlerinin artırılması gerektiğini vurgulayan Özhaseki, "Finansman noktasında belediyeleri rahatlatmak lazım. Belediyelerin değişik gelir kalemleri var. Bu gelir kalemlerinden biraz güncelleyerek, merkeze giden payların yerel yönetimlere doğru yönelişini sağlayarak bunları yapabilmemiz mümkün. Bizim taslağımızda vatandaşa yönelmiş yeni bir vergi, zam dalgası yok." bilgisini verdi.
Taslakta mevcut gelirin paylaşımı noktasındaki dengesizliğin giderilmesi ve yeni gelir kaynaklarının eklenmesi konularının yer aldığını ifade eden Özhaseki, belediye organları konusu üzerine de taslakta çalışıldığını açıkladı.
Mevcut düzenlemeye göre, belediye meclis üyelerinden herhangi birisinin istifa etmesi durumunda, başka bir partiden bir ismin meclis üyesi olabildiğine değinen Özhaseki, "Partiler, 'Benim partimden istifa ettiyse, yeni seçilecek meclis üyesi benim partimden olmalı. A partisinden istifa ettiyse, A partisinden yedeği gelsin' diyor." ifadelerini kullandı.
BELEDİYE BAŞKANLARININ ÖZLÜK HAKLARI
Belediye başkanlarının özlük hakları konusunda da hazırladıkları yasa taslağında bazı maddeler olduğunu bildiren Özhaseki, "Şöyle birtakım adaletsizlikler var; büyük bir ilçe belediyesinden emekli olup da bin 500 lira emekli maaşına bağlananlar var. Bu da hak, adalet değil. Kendi emsalleriyle kıyaslamaktır önemli olan. İlçe veya belde belediye başkanısınız, yanınızda çalışan memurlar yeşil pasaport alıyor, başkanın yok yeşil pasaportu. Emekli olduktan sonra büyükşehir belediye başkanına yeşil pasaport verilmiyor. 15 sene büyükşehir belediye başkanlığı yapmış ama emekli olunca bir yeşil pasaportu esirgemişsiniz. Böyle tuhaflıklar var. Bunların dengelenmesi lazım. Nihayetinde seçilmiş bir insan." dedi.
Muhalefet partililerin de belediye başkanlarının bu özlük hakları konusunu kendisine ilettiklerini anlatan Özhaseki, "Meclise teklif de getirmişler. Ben 'Biraz bekletin, bu kanun içerisinde hepsini beraber çözelim' dediğim için duruyor." bilgisini verdi.
HAYATI KOLAYLAŞTIRMAK
Taslak içerisinde hayatı kolaylaştıracak çok fazla konu olduğunu vurgulayan Özhaseki, "30 büyükşehirde köyleri kaldırdık, mahalle dedik buralara. Kırsal yerlerde 10 dönüm tarlasının içerisinde bir evi olan vatandaş oraya bir oda yapacağı zaman öyle bir prosedürden geçiyor ki perişan oluyor. Biz taslağımızda, 'Vatandaşı perişan etmeye gerek yok, bunu kolaylaştıralım. Bir taslak proje alsın, ilgili belediyeye müracaat etsin. Oradaki belediye izin verince devam etsin. Vatandaşı yormayalım. Uzun masraflar ettirmeyelim. Köylü 15 bin liraya bir oda yapacak, 10 bin lira masraf ettirmeyelim.' diyoruz. Su bedelleriyle ilgili bazı sıkıntılar oluyor. Bazen köy statüsü içinde kalıp da istisnalardan istifade eden sanayi tesisleri ve alışveriş merkezleri oluyor. Ne yapacağız, vergi muafiyeti mi getirelim alışveriş merkezlerin? Bunun için yeni bir kavram geliştirmek lazım. Onun da belediye meclislerinde kararlaştırılması lazım: 'Kırsal alan' kavramı." ifadelerini kullandı.
"İDEOLOJİK KAMPLAŞMAYLA YAPILACAK İŞ DEĞİL"
MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ile yerel yönetimler yasa taslağı üzerine birer görüşme gerçekleştirdiğini bildiren Özhaseki, "Eğer olursa bir konsensus içerisinde çıkarabiliriz bu konuyu." dedi.
MHP ve CHP'nin de bu konuya ilişkin taslak çalışmaları olduğunu kaydeden Özhaseki, "'O çalışmaları da getirin, bir gün oturalım çalışalım üzerinde' dedim. Çalışmamızı bir hafta içerisinde netleştirdikten sonra, onların da çalışması bittikten sonra önümüzdeki günlerde üstünden tek tek geçeriz." ifadelerini kullandı.
Bu konunun üzerinde objektif olarak çalışılması gerektiğini vurgulayan Özhaseki, "Bu iş, ideolojik kamplaşmayla yapılacak bir iş değil." yorumunu yaptı.
BELEDİYE BORÇLARI SİLİNMEYECEK
Büyükşehir belediyelerinin borçlarının faizlerinin silinmesi önerisinin hatırlatılması üzerine Özhaseki, yasa taslağında yer almadığını ancak siyasi iradeye böyle bir teklif yapılabileceğini kaydetti.
Belediye başkanlarının, belediyelerinin öz gelirlerini artırıcı yönde kendilerini zorlamaları gerektiğini ifade eden Özhaseki, kendi belediye başkanlığı döneminde bu yönde yaptığı icraatları örnek gösterdi.